Makale, Mehmet Özkendirci tarafından kaleme alınmış, Cumhurbaşkanı Erdoğan yönetimine yönelik keskin eleştiriler içeren ve siyasi ikiyüzlülük iddialarına odaklanan polemik tarzında bir kaynaktır. Yazar, Fatih Sultan Mehmet ve Atatürk’ün prensiplerini terk etme işareti olarak gördüğü Papa’nın İznik’te askeri törenle karşılanması olayını sert bir dille eleştirmektedir. Ayrıca, iktidarın ömür boyu iktidarda kalma hedefi doğrultusunda, daha önce “katil” dediği Abdullah Öcalan (Apo) partisiyle yakınlaşma çabalarına ve PKK taleplerini içeren sivil anayasa yapma girişimlerine karşı çıkmaktadır. Kaynak, bu siyasi hamlelerin yanı sıra, Erdoğan ailesi üyelerinin (özellikle Burak Erdoğan ve damat Berat Albayrak) karıştığı iddia edilen yolsuzluk ve tartışmalı mali işleri (128 milyar doların buharlaşması) gündeme getirmektedir. Metin, komşu ülkelerin Türk karşıtı faaliyetleri ve Türk vatandaşlarına yönelik haksız uygulamalar konusundaki endişelerle birlikte, mevcut siyasi ortamın trajikomik bir tablosunu çizmektedir. Son olarak yazar, Apo’ya gösterilmeyen ilginin Papa’ya gösterilmesi üzerinden iktidarın değerler sistemini sorgulamaktadır.
Anladık cumhuriyet ve Atatürk ile sorunlarınız var ya dilinizden düşürmediğiniz Osmanlı Devleti’nin çağ kapatıp çağ açan Fatih Sultan Mehmet ile de mi sorununuz var ki her iki liderin topraklarına girmesini yasakladığı Papa’ya hem de İznik’in kuruluş günü törenlerle karşılayıp Türk askerine hazır olda selam verdiriyorsunuz? Bu ara Ayasofya cami oldu diye minbere kılıçla çıkan eski Diyanet başı Ali Efendi’yi de anmış olalım. Sanki İstanbul’u fethedip Ayasofya’yı cami kapan kendisiymişçesine gurur ve azametle… Ali Efendi’yi bir kenara bırakıp konumuza dönecek olursak bazıların ümmetin başı halife ilan ettikleri asrın lideri Sayın Erdoğan’dan biraz söz edelim. Yıllar önce Milli Görüş Gömleği kendisine dar geldiği için bıraktığını söyleyen Sayın Erdoğan emir komuta merkezim emretsin, papaz elbisesi giyerim derken kim bu merkez diye nedense hiç aklımıza gelmemişti. Trump, “Dostum Erdoğan, siz hileli seçim yapmayı iyi bilirsiniz” derken birçok Akapeli bunun Sayın Erdoğan’ın zekasına bir övgü olduğunu sanmıştı. Yine o toplantıda Atatürk’ün zararlı faaliyetleri nedeniyle kapattığı Heybeli ada Ruhban okulunun açılma isteğinde olumlu bulunmuştu. Papanın ziyareti ardından devlet başkanı gibi dünya turuna çıkan Fatih Kaymakamlığına bağlı Ortodoks başpiskoposu Bartelamos’u hayalinin gerçekleşme isteği sırada olabilir mi askeri törende İstanbul içinde Vatikan tarzı bir devlet fena olmaz değil mi? Sayın Erdoğan binlerce asker sivili bebek kadın yaşlı demeden katleden Apo’nun partisiyle yakınlaşmak üzere, hem de dün katil dediği kişiyle. Her şey ömür boyu Cumhurbaşkanlığı koltuğundan kalmak için PKK isteklerini de kapsayan sözde sivil bir Anayasa yapmak olabilir mi? Kürt seçmen ile kent uzlaşısı yaptı diye CHP Belediyeleri suçlayıp DEM dahil birçok belediyeye kayyum atamışken sormazlar mı daha önce aklınız neredeydi diye… Burada trajikomik durum DEM partiden Belediye Başkanı seçilen Ahmet Türk’ün koltuğunda ikinci kez Akapeli kayyum oturuyor hem de Ahmet Türk analar ağlamasın özgürlük ve demokrasi dayanışma platformunda canla başla çalışırken…Sizi bilmem ama benim kafam fena karıştı İmralı’ya giden Akapeli vekil kadar olmasa bile malûm vekilin İmralı’ya gittiğinden haberi bile yokmuş. Olsaydı gittim derdi İmralı hapishanesi önünde poz verirken buna da şantaj montaj derse hiç şaşırmayalım.

İçerde bunlar yaşanırken Sırbistan’a maç yapmaya giden sporcularımıza tribünden dev poster asıldı. Savaş bitmiş Sırplar yenilmiş o anda pusu kuran bir sırplı Osmanlı Sultan 1 Murat karnından bıçakla öldürülme bıçakla öldürme sahnesi büyük tezahüratlar eşliğinde. Allahtan sporcularımız evlerinde onları yenip gerekli yanıtı efendice verdi. Tabi Sırp yapar da Yunan ve Rum durur mu? Yapay zekâ çağında tam bir geri zekâ örneği vererek Kıbrıs’ta Türk katliamı başlatan Grivas’a İstanbul’u Türklerin elinden alma senaryosunda başrol veriliyor… Bütün bu olaylar üst üste gelmeden önce ABD destekli PKK ve yan kuruluşları barış şemsiyesi altında palazlanmayı sürdürüyorlar. Türkiye de sadece Türk olmanın suç sayıldığı günler yaşanırken birkaç yüz dolarla ev satıp seçmen yaptıklarımız binlerce atama bekleyen Türk öğretmen adayları varken okullara atanıyorlar. Ohhhh ne alâ memleket. Kıskananlar çatlasın değil mi. Allahtan Sayın Erdoğan ailesi ülke yararına aralıksız çalışıyorlar. Nazar değmesin oğul Bilal maliyemizin başına geçecek şimdilik en ideal aday. Babasının ald8ğı eski küçük bir gemiden modern gemiler sahibi olma başarısı gösteriyor… Erkek kardeşi Ankara’nın göbeğinde TSM sanatçısı Sevim Tanyürek’e çarpıp onlarca metre sürükleyerek öldürürken tanımıştık. İsmi birkaç gün sonra unutulan Burak Erdoğan’dan başka kızları ve damatlarını Allah zenginlikle sınıyor olabilir mi? Berat Albayrak zamanında Merkez Bankasının faizlerin artışlarını durdurmak uğruna buharlaşan 128 milyar dolarla hatırlıyoruz. Bu para yakılıp yıkılan Gazze’nin yeniden inşasının iki katı kadar. Bir de cuma perşembeden, perşembe çarşambadan, çarşamba salıdan iyi olacak dahiyane sözleriyle unutulmaz siyasiler arasına girdi. Diğer damat Selçuk Bayraktar savunma sanayiine yaptığı katkılarla Türkiye’nin vergi rekortmeni oldu. İHA ve SİHA üreticisi. Emine Hanım ilkokul mezunu olarak her konuda profesörlere sunum yapacak kadar donanımlı.
Evet APO ya yazık oldu Papa’ya gösterilen ilgi ve alaka Apo’ya neden bu kadar gösterilmedi? Her ne kadar duble emekli Bahçeli kahvede tavlaya davet eder gibi gelsin TBMM’de konuşsun diye nasıl sevdiklerini haykırsa bile. Binlerce kişinin katilinin umut affıyla İmralı’ya veda ederken kırk gün kırk gece Bayram ederek hatanızı telafi edersiniz, Apo seviciler.