nazim-peker
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Vekil ve Araç Saltanatı

Vekil ve Araç Saltanatı

0
Paylaş

Türkiye’de şu gerçek, saklanamaz ve yadsınamaz odu. Siyasetçiler, gelecek nesilleri değil, gelecek seçimleri,  Milletin seçtiği vekiller, milleti değil kendi gelecek, ikbal ve menfaatlerini düşünmekteler.
 
Yalan mı? 7 Haziran seçimlerinden bu yana vekiller TBMM’de toplandılar mı, halkın lehine bir karar aldılar mı?
 
Hayır.
 
Ama kendilerini ilgilendiren, maaş ve yolluklarla ilgili her türlü karar almakta hem fikirler ve aynı deliğe işemekteler.
 
TBMM’ne seçilen muhalif 292 tane vekil vardı. Özkes CHP’den, Tuğrul MHP’den koparıldı, kaldı 290. AKP, 17-25 Aralık” büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun” görüşülmesi ve yargıya taşınması için 276 imza gerekliydi.
 
Hani neredeler? Samimiyet nerede, söylemlerin arkasında durmak nerede?
 
Hükümet, özellikle de AKP ve onun tepe kurmayları, -3Y- Yolsuzlukla, YASAKLARLA, yoksullukla mücadele edeceklerini söyleyerek iktidar oldular.
 
Kutu kutu dolarlar, yargı da, hukukta, KPSS’de, her türlü sınavlar da, ihalelerde, maden ruhsatlarında, örtülü ödenek harcamalarında ki yapıldığı iddia edilen yolsuzluklar; ülke sınırlarını aştı.
 
Fransa’da en az dört araba markası var. Buna karşın Fransa’da: 9.000 (DOKUZ BİN) resmi araç, Japonya’da 11 araba markasına karşın: 10.000(ON BİN) resmi araç, Almanya’da 11 araba markasına karşın: 11.000(ON BİR BİN) resmi araç var. Türkiye araba üretmiyor. Ama çok iyi resmi bir araç pazarı: 125.000 resmi aracımız var.
 
Bunun neresi yolsuzlukla mücadele?
 
Yoksulluk diz boyu: 2000 yılındaki 120 TL asgari ücretle 26 gram alınırken: 2015 deki 950 TL asgari ücretle 6 gram altın alınabilmektedir.
 
Bunun neresi yoksullukla mücadele?
 
Yasaklara hiç değinmeyeceğim. Cenazede feryat: Cumhurbaşkanına hakaret, neden böyle oldu demek, devlet büyüğüne hakaret. Savcı ve hâkimler, Devlet büyüklerine hakaret suçlarından başka davalara bakamaz oldular.
 
Şimdi soralım: Araba üretmeyen bir ülke, araba üreten ülkelere rağmen resmi araç saltanatı yaşıyorsa.
 
Vekiller, dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan maaş, emekli aylığı ile sosyal haklara ve dokunulmazlığa sahipse; asil olan halkıda; günden güne fakirleşip, korku ve travmalar yaşıyorsa: buna vekil ve araç saltanatı denilmez mi?
 
Osmanlı’yı “LALE DEVRİ” israf ve lüks yıkmıştı. Bizi de galiba SARAY, ARAÇ ve VEKİL saltanatı, ayakkabı kutuları yıkacak.
 
Esen kalınız.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haberiniz ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!