Erol Sunat
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Emekli Dökemedi İçini

Emekli Dökemedi İçini

0
Paylaş

Metin, Erol Sunat tarafından kaleme alınan “Emekli Dökemedi İçini” başlıklı yazıdan alıntılar sunmaktadır ve temel olarak Türkiye’deki emeklilerin ve asgari ücretlilerin yaşadığı ekonomik zorlukları konu edinmektedir. Yazar, emeklilerin içlerini dökme, yani dertlerini anlatma ve rahatlama ihtiyacına karşın, finansal sıkıntılar nedeniyle bunu yapamadıklarını vurgulamaktadır. Bu kesimin faturalarını ödeyememe, çarşıya pazara gidememe ve çocuklarına bağımlı hale gelme gibi ağır sorunlarla karşı karşıya kaldığı belirtilmektedir. Yazıda, bankaların sunduğu promosyonların veya küçük zamların (pansuman tedbirler) bu büyük sorunları çözmekten çok uzak olduğu ve emeklilerin çaresizlik içinde çözüm bekleyişini sürdürdüğü ifade edilmektedir. Emekliler, dertlerini sokaklara ve meydanlara dökerek seslerini duyurmaya çalışmakta, ancak görülmeme ve duyulmama hissiyatıyla başa çıkmaya çalışmaktadırlar.

 

İçini dökmek, birine derdini, sıkıntılarını ve duygularını anlatmak.

İçini dökmek bir yerde dertleşmek…

İçini döken rahatlar, hafifler, ferahlar…

Şöyle içinden geldiği gibi içini dökemedi emekli.

Meydanlarda sokaklarda her yerde kendini anlatmaya çalışmaktan yoruldu.

Simit alamaz, çay içemez, çarşı pazara gidemez, gitse canının çektiğini alamaz. Faturalarını evlatlarına havale eder. Bu durum emekliyi kahreder.

Kolay mı bu yaşta evlatların eline bakmak?

Nasıl döksün içini, kolay mı öyle?

Onun içindir ki…

Gör beni…

Duy beni artık diyor her defasında…

Emekli duygusal…

Emeklinin gözleri dolu, dokunsanız ağlayacak…

Kızsa, sinirlense, strese kapılsa kalp var, şeker var, tansiyon var…

Düşüp kalması işten bile değil…

Madem o kadar kronik rahatsızlıkları var, ne işleri var sokaklarda meydanlarda diyenlere ne mi diyor emekliler….

Onları bize değil, bizi duymayanlara, görmeyenlere söyle diyorlar.

*****

Emekli, benim buralarda ne işim var diyor aslında…

Beni görmesi ve duyması gereken görseydi duysaydı ne olurdu? Ne kaybederdi?

Emekli böyle de asgari ücretli ondan farklı mı? Ya fakir fukara?

Dökemediler içlerini dökmeleri gereken yerlere…

Bir zamanlar içimi döktüm rahatladım sonra oturdum bir güzel ağladım diyenler vardı.

Derdini söylemeyen derman bulamaz derlerdi ya…

Derdini söyleyenin derman bulamaması konusu ise izaha muhtaç…

Öyle olunca da…

Emekli attı kendini dışarı…

Meydanlara döktü içini…Sokaklara döktü…Dağlara taşlara döktü…

Rahatlayamadı bir türlü…

*****

Bankalar yıl sonu yaklaştıkça promosyon miktarlarını yükseltmeye başladılar.

Teselli ikramiyesi gibi bir şey…

Promosyon nereye kadar çıkar, nereye kadar gider, yükselir beklenti büyük.

Emekli, asgari ücretli bekliyor.

Bir parmak bal çalınacak amma…

İçimizi dökememek gibi bir meselemiz var.

Promosyon meselesi rahmetli Erbakan’ın pansuman tedbir tabirini çağrıştırıyor diyenler pek çok…

Emekli gibi birçok kesim dökemedi içini.

Hani içimde ukde kaldı denir ya…

İşte öyle bir şey…

Farkına varılmak güzel bir şey…

Bilinmek de öyle…

Bekleyen sıkıntı ve dertlerimiz tepe idi, dağa dönüştü…

Bir ihtimal aşılabilirdi belki…Şimdi o ihtimalde kalmadı gibi…

Önümüzde var üç koca ay daha…

En az 12 hafta…

En az 90 gün…

Nasıl geçecek çözülmesi zor bir düğüm…

*****

Rakamlarda anlamadı emekliyi…

Yüzde iki artı iki dört…

Artı küsuratlar…

Rakamları en iyi enflasyon toplar…

Refah payları seyyanen denen güzellikler ufukta gözükmüyor.

Yüzde iki, altı ayda en fazla ne yapar?

Varsayalım ki etti on iki…

Kasım aralık ocak…

Bakalım ne olacak?

Emekli nasıl döksün içini…

Soramıyor nedenini, niçini…

Keşke, benim emeklim, benim asgari ücretlim, benim fakirim, benim fukaram diyen, kendini unutulmuş hisseden kesimleri bir duyan olsaydı.

Hangi bir gün bizi bir anan, bir hatırlayan oldu ki diyen insanlar onlar.

Aylardır hatırlayan yok…

Sonra biliyoruz, unutmadık, farkındayız, hem neden unutalım ki babından cümleler kuruluyor.

Bu cümleler insanları umutlandırmıyor sadece daha da fazla üzüyor…

*****

Emeklilerin ve asgari ücretlinin durumlarını iyileştirme yönünde bir çalışma var mı?

Henüz ufukta öyle bir şey yok…

Emekli derdim çoktur, hangisine yanayım lafının tam ortasında…

Ne yapacağını bilemiyor…

Garip bir çıkmaz…

Kimseler aramaz, sormaz…

Dostlar arkadaşlar kafa yormaz…

Hısım akraba vurdumduymaz…

Ölüyorum dese kapısını açmaz…

Cümlesi bayramlarda, kandillerde yalandan bir mesajın ardına sığınmışlar.

Ne yapsın insanlar?

Kalmışlar bir Köroğlu, bir Ayvaz…

Oturmuşlar neyi beklediklerini kendileri de bilmiyorlar.

*****

Şimdi diyeceksiniz ki, bu insanların canları sıkkın…

İnsan bir tatile falan gider…

Bu mevsimde İtalya pek güzel oluyor…Hele İspanya nasıl anlatılır bilmem. Hiç değilse bir Balkan turuna gidilirdi…

Hiçbir şey yapamıyorsan, şöyle uzan bir Karadeniz’e Trabzon, Rize, Artvin dolaş gel, havan değişsin…

İyi de neyle gitsinler? Hangi parayla?

İşin en anlaşılamayan tarafına gelince…

Maaşın kiraya yetmediği bir durumda insanların çırpınışlarının nasıl görülemediği…

Konuşanlar sanıyor ki bizim emeklimiz, asgari ücretlimiz avro ile maaş alıyor.

Avrupa’nın emeklisinin bizim sahillerde gezmediği yer kalmadı. Bizim emeklimizin hali ortada…

Nasıl görülmez, nasıl bilinmez işin en anlaşılamayan tarafı da orası…

*****

Benim emeklim ne yapıyor?

Tatil yörelerini gösteren kanalları izliyor.

Teselli babından…

Bir yere gitmeye kalksa ne yapacak?

Kredi çekecek…

Borç alacak bankaların birinden…

Gidebilirse…

Ya kızın yanına gidecek ya oğlanın.

Ya da memlekete…

Adına da buruk bir şekilde tatil diyecek…

Bizim tatilimizde böyle diyecek…

Tatil mevzuunu böyle kapatacak

Ömrü yeterse şayet, bir yıl borç ödeyecek…

*****

Emeklinin, asgari ücretlinin maaşına yılbaşında ne kadar zam gelecek? Bu zamma refah payı gibi seyyanen gibi destekler gelecek mi?

Artış doğalgaza yetecek mi?

İş dönüp dolaşıp rahmetli Yıldırım Gürses’in şarkısının dizeleriyle örtüşecek…

“Yine mevsimler dönecek / Yine yapraklar düşecek…”

Ve ekleyecek emekli…

Emekli yine içini dökemeyecek, galiba yine hiçbir şey değişmeyecek…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haberiniz ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!