Ne acı ve ne yazıktır ki, benim cumhurbaşkanım; sevecenliğiyle, bütün ülkeyi kucaklamasıyla, bütün vatandaşlara eşit davranmasıyla anılmamaktadır.
Bütün bunların tek sebebi; agrasif, öfkeli, azarcı, baskıcı bir cumhurbaşkanı profilinin halkta algılanmasıdır.
AKP’ye oy veren pek çok seçmen de, benim gibi bu durumdan üzüntü duymaktalar. Bunu adım gibi bilmekteyim.
Çünkü, Cumhurbaşkanı’nın her konuşması ve her müdahalesi artık AKP’ye oy kaybettirmektedir.
Bütün AKP’li dostlar bu gidişattan endişe duymaktalar.
Endişelerinde de çok haklılar.
Onlar ve biz istiyoruz ki; Cumhurbaşkanımız, gerçekten cumhurun başkanı olsun.
O partili, şu partili farkı gözetmeden, bütün vatandaşlara eşit mesafede olsun.
Ayrıştırıcı değil, birleştirici, kucaklayıcı olsun.
Bir kesimi, “Benim başörtülü bacım”, “Benim partilim”, “Benim yandaşım”, “Benim gazetecim” diye benimseyip kucaklarken, diğerlerini ötekileştirmesin.
Cumhurbaşkanım, sevecen ve moral yükseltici beyanatlar versin, ayrımcılığı ve ırkçılığı körüklemesin.
Ülke insanını 36 etnik kimliğe, alevi-sünni diye kamplara bölmesin.
Basına ve basın mensuplarına; merhametsiz ve acımasız olmasın. Ekmekleriyle oynamasın.
Türk halkı, yalandan ve terörden bıktı usandı.
Benim Cumhurbaşkanım, teröre taviz vermesin, “Çözüm süresince bunlar silah stoklamış” demesin.
Benim Cumhurbaşkanım, “Teröre lanet mitingi yapmasın” Terörü önlesin. Vatandaşlarımı terör belasından kurtarsın.
Benim cumhurbaşkanım, benim gibi olsun. Lüksten ve israftan uzak dursun ki; her türlü eleştirilerin ve iddiaların odağında olmasın.
Vefalı ve iyiliksever Türk insanım, Cumhurbaşkanıma; Cumhurbaşkanımın eylem ve söylemlerinden dolayı kinle ya da korkuyla bakmasın.
Korkunun saygısı değil, sevginin ve coşkunun bileşkesinde olsun.
En sonunda AKP ve Cumhurbaşkanı sevdalısı Ahmet Taşgetiren bile işin farkına vararak; Cumhurbaşkanını üzecek yazı yazmak mecburiyetinde kalmasın.
Muhalefete ve muhaliflere malzeme olmasın. Onlara da saygılı olsun. Ötekileştirmesin kucaklasın.
Böyle bir Cumhurbaşkanım olsun isterdim.
Çok şey mi istemekteyim?
Esen kalınız.
nazim-peker
Diğer Yazıları
Köşe Yazarı