Türkiye 1 Kasımda sandığa gidiyor. Oy verecek. Türkiye’yi dört yıl yönetecek hükümeti seçecek. Buraya kadar olan şeyler: normal ve Anayasal şeylerdir.
Normal olmayan ise partilerin vaatleridir.
AKP 13 yıldır ülkeyi tek başına, etlisine sütlüsüne kimseleri karıştırmadan: “Dediğim dedik, çaldığım zurna” mantığıyla yönetti.
Eğitim bitti. Ne milliliği, ne eğitimi ne de öğretimi kalmadı. Ne idüğü belirsiz bir hale döndü.
Bütün partiler 7 Haziran seçimlerinde: seçmenlerine bazı vaatlerde bulunmuşlardı. En çok hafızalarda kalanlar ise; emeklilere verilecek iki maaş ikramiye, asgari ücretin artırılması, mazotun ucuzlatılmasıydı.
AKP, bu vaatlerde bulunan CHP, MHP’ye, “Kaynak nerede, nerden bulup vereceksin?” sorusuyla dalga geçmiş ve havada vaatler diye de alay etmişti.
Önümüzde 1 Kasım seçimleri var. CHP, MHP seçim vaatlerini açıkladılar. Aşağı yukarı 7 Haziran seçimlerinin bir teyidi idi vaatleri.
Ama bu seçimde en güzel sallamayı AKP yapmış.
Öyle vaatlerde bulunuyor ki, sanırsınız bunlar hiç iktidar olmamışlar ve 13 yıldır da bu ülkeyi yönetmiyorlar. Madem bunları verecektin, 13 yıldır senin elini kolunu bağlayan mı vardı? Saraylara, uçaklara, araçlara Milletvekillerine kıyaklara kaynak buluyordun ve buldun da neden söz konusu emekli, asgari ücretli, işçi-memur olunca kaynak bulamamıştın?
7 Haziran seçimlerine girerken; 20 Nisan 2015 günü AKP’nin maliye Bakanı S. Mehmet Şimşek, katıldığı bir TV programında CHP ve MHP’nin vaatleri için: “Kaynağı nereden bulacaklar, Nereden kesip nereye nasıl aktaracaklar. Eğer kaynağı bulsunlar, cari açığı patlatmadan bunları versinler. Nobel ödülüne layık olurlar. Ben bile CHP’ye oy veririm.” Demişti.
Şimdi Maliye bakanına soralım: AKP ve S. Davutoğlu bu vaatlerinin kaynağını nereden bulacak ya danereden buldu?
Davutoğlu coşku ile 1 Kasım beyannamesini açıklıyor. Söz konusu asgari ücretin 1.300 TL olması bölümüne gelince salondan alkış koparken: Çalışma Bakanı Faruk Çelik, bu vaadi alkışlamadığı gibi yüzünde de acı bir tebessüm oluştu.
Neden acaba?
Hemşehrim S. A. Davutoğlu’na soralım: Madem kaynak vardı, madem verebilecektiniz. Neden 7 Haziran seçimlerinde bunlardan hiç bahsetmediniz? Madem verilebilecekti, sizde iktidarda idiniz de neden bu insanlara bu paraları vermediniz?
İnsanların yoksulluk içinde yaşaması size zevk mi veriyordu?
Ne zaman doğruyu ve gerçekleri bu millet sizden öğrenecek? Her şeyiniz gizli ve muamma? “Çözüm Süreci” n de neyi nasıl çözecektiniz hala belli olmadığı gibi.
Ey asil ve necip ırkım; sen bu vaatlere kanacak ya da kandırılacak insan mısın?
Esen kalınız.
Nazım Peker - Eğitimci/Yazar
Diğer Yazıları
Köşe Yazarı