Yepyeni bir Ay. Yepyeni umutlar. Adı üstünde ,ekilen önümüzdeki yılın umutları. O umutlardan beklenenler , kurulan hayaller , görülen pembe rüyalar… Nasıl , insanoğlu ebedi hayatını , yeyüzündeki hareketleriyle şekillendirirse , Ekim Ay’ ı da önümüzdeki yılın şekillenmesine sebep olacak hareket ve davranışlara gebe… Bu hamilelikten , düşük mü doğar , pramatüre mi doğar yoksa nur topu gibi bir hayat mı Dünya’ ya gelir , hep birlikte yaşayarak göreceğiz… Merhabalar olsun can dostlar…
Ülkücülükten değil ama MHP lilikten vazgeçtiğim için ne kadar isabetli bir karar almışım , geçtiğiniz haftalarda bir kere daha gördüm… Herzaman ki gibi gelişmeleri sindirdikten sonra , sizlere olan bir iki kelam borcumu da ödemeye karar verdim…Ağzından sadece salya değil , kin ve nefrette saçılan , insanlıktan şikayetçi hale gelmiş eski Siverek’ li Ca-Ce yi , Kayseri’ de izleyince onun adına ve geçmiş yıllarıma bir kere daha yandım… Tenezzül meselesi olsa da , kendimi , bir kaç yalnışa cevap verme ihtiyacında hissediyorum…
Hazret , TC için ,Osmanlı’nın gücüne güç katmış halidir diyor. Ağzı olduğu için de ” Diyebilir ” diyor ve ” MazAllah “diye de ilave ediyoruz…Evela , bu azgının , ilkokul hocasından başlamak gerekir… Osmanlı’nın hangi gücünden bahsediyor. Namluları Saray’ a çevrilmiş ve işgal edilmiş İstanbul’ dan mı esinlenerek ; Yoksa güneyi İtalyanlar , güneydoğusu Fransızlar ,Ege ve Anadolu’ su Yunanlılar tarafından işgal edilmiş durumundan mı esinlenerek ,Osmanlı’ nın gücünü gündeme getiriyor. Orta Anadolu’ da ki birkaç şehrin de , ortak bir idareyle yönetilmesi planları yapılan bütün Ordu’ su dağıtılıp , silahlarına el konulması gerçeğinden mi güç alıyor bu Osmanlı… Almak hadi de birde güç transferi yapıyor , Ca-Ce ye göre… Ne kadar acı tebessümler ettiğinizin farkındayım ama gülücükleri ağzınızla yapmadığınızından da eminim… İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı hergelenin , hiç lüzûm yokken böyle bir konuşma yapmasını son derece lüzûmsuz ve rakibe açık verici buluyorum. Konuşacağı çuvalla laf varken , farklı konulara girmesi , kritik durumlar da ” Akılsız dostum olacağına , akıllı düşmanım olsun ” lafını çağrıştırıyor. Gelelim karşıyaka’ ya. Sakın , İzmir’ in en mutena semti Karşıyaka’ yı algılamayın. Bahsetmek istediğim , siyasi karşı yaka… RTE verilen yalnış pası yakalayarak atağa kalktı. Ejdat , hilafet , ihanet üçgenini değerlendirip topu köşeye bıraktı. İlk başta bakıldığında makûl gelebilir ama aynı konularda ki yaklaşımları , samimiyetsizliğini işaret ediyor… Sorarlar adama , sen kurucuna sövülürken , lânetler okunurken nerelerdeydin. Sebeb-i hayatın kişiye ve TC nin kurucusuna her türlü hakaret serbestte , İstanbul’ un anahtarını bir İngiliz zabitine teslim eden Vahdettin’ i eleştirmek suç mu… O zaman’ ın gerçeklerine , Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün Nutuk eserini okuyarak ulaşabiliriz. İstanbul’la yapılan her türlü telgraf yazışması muhtevada saklıdır. Bizler için altın değerinde olan bu kaynağı sindirdiğimiz de , bütün gerçeklere ulaşmış oluruz. Gelelim yavru iktidara… Eyyy Ca-Ce , rahmetli Alparslan Türkeş’ in bir lafı vardır…” Savaş içinde ki gaflet , hiyanete eşdeğerdir ” bu lafı başucundan eksik etme , olur mu…Ülke’ si işgal altında ki bir yöneticinin , bir Padişahın hata yapma lüksü yoktur. Yaparsa da mevkiiyle öder. Kapatıyorum… Ey RTE , eğer halâ bir hak gaspı noktasındaysan , mevcut Osmanlı’ lardan birini 2023 te aday göster. Bakalım kaç oy alacaklar. Ayrıyeten , beni de sorgulayan Savcı Soyer üzerinden Oğlu’ nu sorgulayamazsın suçlayamazsın…
Bir ara EYT liler için , Siyasi neticesi olsa da , durum devam edecek diyenler , her konuda olduğu gibi çark etti. Şimdi , Aralıkta gündeme geleceği söylenen yeni düz enlemeleri bekliyoruz. Bizler ne olur ne olmaz ve her ihtimale karşı her ikisini de cansiperane alkışladık. Gözünü sevdiğim , seçimi sen nelere kadirsin. Her konuda Bahar havası esmeye başladı. Batarız denilen konularda , kesenin ağzı sonuna kadar açıldı. Biz bunların , seçim sonrası misliyle geri alınacağını biliyoruz ama bilmediğimiz şey , değirmenin suyu nerden geliyor. Elimizde ki tek dayanak “Bazı dost Ülkelerden aldığımız borç ” lafı… Bu arada doğal olarakta merak ediyoruz. Bu dost Ülke’ ler hangileri… Yahu onu da anlayıver diyenlere , nasıl anlayayım. Bizim dostluğumuz , düşmanlığımız , günlük bile değil saatlik borsaya tabi… Gelelim ana konuya. Bir vatandaş olarak soruyorum. Bu dost ülkeler kimler. Adları niye açıkça söylenmiyor. Bu Millet adına alınıp , seçilmemizi sağladıktan sonra , Milletin sırtına yıkılacak borçları kime , ne kadar ve ne zamana kadar ödeyeceğiz. En azından muhtesem beşlere karşı vademizi ve miktarı biliyoruz burada O’da belli değil… Film piyasasında meşhurdur. ” Bir Dost ” imzalı yazılar , esasında bir düşman tarafından kaleme alınan iletilerdir. Dost Ülkeleri bu çağrışımla değerlendiriyoruz… Esâs, önemli konu , dostlarımıza karşılık olarak neler gösterildi veya neler vaat edildi. Gelip geçici değil , bu Memleketin gerçek sahibi olarak bunları bilmeye hakkımız var diye düşünüyorum. Bu arada , Saray güdümlü adli davalar hız kesmeden devam ediyor. Ederken anti demokratik yaklaşımlar da yanında promosyon olarak ikram ediliyor. Avukatların , Adliye önünde basın açıklama yapmasına bile yasaklar uygulanıyor… İBB Başkan’ ı Ekrem İmamoğlu Dava’ sıda , bu uygulamalardan nasibini alıyor… Beyler , yaptığınız icraatlerle her geçen gün , Ekrem Başkan’ ın ekmeğine yağ sürüyorsunuz. Reytingi inişe geçmişken sayenizde toparladı.
Çok düşündüm ama neticede değinmeye karar verdim… RTE geçen hafta Sakarya’ da gençleri topladı. Sakarya Savaş’ının yeri konusunda Kılıçtar ile polemiğe giren , Reyis ” Allah’ ın sopası yok ” türünden bir olayla karşı karşıya kaldı… Bütün kameraların önünde , herkesin gözünün içine bakarak ” Daha önce oy verme yaşı Otuz du biz geldik önce yirmibire sonra da onsekize düşürdük , bizden önce otuzuna gelmeden oy kullanamıyordunuz ” dedi ve çılgınca alkışlandı. Bu konuda yapacağım gerçek yorumlar , bana Silivri tatili olarak dönebilir. En iyisi burda bırakmak…
Yarına da talibim. Hepiniz Allaha emanet. Hoşça kalınız…