Gök ışıklı kurdumuz
Dünya bizim yurdumuz
Varlığın teminatı;
Beş bin yıllık ordumuz.
Attila’yla Avrasya
Göktürklerindi Asya
Kısrak başı uzandık;
Dedik yurda Ön Asya.
Alp olduk yola geldik
Bengisu dola geldik
Anadolu bağrında;
Yunus’la dile geldik.
Selçuklu çinisiyle
Kilimi zilisiyle
Nakışlar neler söyler;
Gönül var gerisinde.
Söğüt’te güzel rüyâ
İstanbul kutlu hülyâ
Çağları aydınlattı;
Kubbede Kızılelma.
Altı yüz yıl nam bizim
Şeref bizim şan bizim
Ecdâdın hâtırası;
Ebediyyen, cân; bizim.
Bir gün talih dönünce
Koca devlet çökünce
ATA’yı önder bildik;
İşler başa düşünce.
Kutlu bir karşı duruş
Tarihe geçen döğüş
Yirmi Altı Ağustos;
Otuzunda bir doğuş.
İzmir’in dağlarında
Çiçekler bağlarında
Zeybekler oynanmıştı;
Konak Meydanlarında
Şeref dolu mâziyiz
Ya şehit ya gâziyiz
Özümüzü bilirsek;
Umut dolu âtiyiz.
Türk milletin bilirsek
Aklı fikre verirsek
İri, diri oluruz;
Hak yolunda yürürsek.
Şerif KUTLUDAĞ
Yarın 30 Ağustos Zafer Bayramı…. Tarihimizin bir şeref levhası.
26 Ağustos Büyük Taarruz diye adlandırılan ilk zaferimizdi; işgalci güçleri yurdumuzdan kovma konusunda yapılan. 30 Ağustos ise Başkomutanlık Meydan Muharebesi diye adlandırılır savaşlar tarihinde.
Tekrar etmem gereken bir bilgi olarak şu var ki; 30 Ağustosta yaşanan bir futbol maçı değildir. Bu vatan toprakları işgal ordularınca işgal edilmiştir. Bütün gerçekliği ile bir savaş yaşanmıştır. Eğer o savaş kazanılmamış olsaydı bugün bu topraklar yine var olurdu da bizler nerede olurduk onu artık Allah bilirdi.
Dünü unutursak yarınları kurmamız mümkün değildir. Köklerini kurutarak ağaçları yaşatmamız nasıl mümkün değil se dünü unutarak yarınlarda var olmamız da mümkün değildir.
26 Ağustosları, 30 Ağustosları Unutmamak dileğiyle… Bugünleri bizlere hazırlayan Mustafa Kemalleri, Millî Mücadele kahramanlarını, şehitlerimizi, gazilerimizi ve o yılların bütün zorluklarını yaşayarak bu toprakları vatanlaştıran ecdâdımızı rahmetle ve minnetle anıyoruz.
Muhabbetle