Aklımızla Alay Eden Satılmışlar!..

Gün geçmiyor ki sanal büyüklükler, kurgu hayaller,  yaşadığımız çöküşün üzerini örtmesin…
Dünyanın yeni siyasi aktörü oluşumuz, önümüze çıkan tarihi fırsatlar, bölge istikrarını ancak bizim sağlayabileceğimiz, sınırlarımızı genişletmekten korku duymamamız gerektiği, neler, neler…
Bu sanal alemden rol kapanlarımız ise kimi gülerek, kimi ağlayıp empati yaparak “caniliği mazlumlaştırma” gayretinde…

Bilenler bilir!

Sahibinin sesi gazeteci-yazarlarımız vardır. Kimisi maaşa bağlanmış, kimisi büyük ödüllere layık görülen! Kimileri de seçilmiştir. Dünyayı dizayn eden özel toplantılara katılımcı olabilen…

Liberal, muhafazakâr, solcu, geniş bir yelpazede belirleyici konum bunlarındır.

Herkesin bilmediğini bilirlerde, nedense herkesin bildiğini bilemezler.

Bu zevata göre; Irak’ta, Suriye’de Türkmen yoktur, Peşmerge vardır. Ermeni denince Karabağ mezalimini hatırlamazlar, sözde soykırım için tarihimizle yüzleşmemiz gerekir yüzsüzlüğünde, ısrarcıdırlar.

Arap coğrafyasında oluşan kan gölünün adı halk hareketi, yapılan vahşetler demokrasinin doğuşudur!..

Bölücülüğün adı Kürt sorunu, alçaklığı savunmak insan hakkı, eli kanlı katili sayın kılmanın bahanesi akan kan!.. İcazet için kapı aşındırmanın adı konjonktür, adaleti zulme heba etmenin adı ise darbeyi önlemektir.

Bunlar güneydoğumuzda cirit atan ajanlardan, ülkemize girişi olup çıkışı olmayan yabancı uzmanlardan, il, il gezen yabancı diplomatlardan, bebek katili gizli tanıklardan, mülteci kamp yeri belirleyen yabancı elçilerden rahatsız olmazlar.

Bunlar için şehit yoktur, teröristi dağa çıkaran sebep vardır. Devlet olmasa daha iyi diyecekler fırsat verilse…  Vatan yoktur, “işgalimiz vardır topraklarımızda.” Türk Milleti yoktur, bilmem kaç tane etnik yapı gözdeleridir!

Pervasızdırlar, cesur denir. Arsızdırlar, istikrarlı sayılır. Hınzırdırlar, ileri görüşlü takdim edilir.
Sahiplerinin gördüğünü görür, dediğini duyar, söylediğini yaparken, İtaat ettikleri kadar güçlüdürler, dokunulmazdırlar…

Beslendikleri yerler bellidir. Lozan’da masada olan, Lozan’ı tanımayan, Ortadoğu’ya parasıyla gelip, kan dökerek yaşayanlar…

Bunlara göre her taşın altından Ergenekon çıkar, Türkiye’de derin devlet denen bir öcü vardır da; beslendikleri merkezlerin bölgemiz ve ülkemizdeki hedefleri, hep halkın iradesiyle tecelli eder…

Sadece medya meşhurları değildir illaki bu anlatılanların sahipleri! Siyasetçisinden akademisyenine, işadamından artistine, bölgemizin yeni sınırlarının çizilmesine hizmeti şiar edinen nice beslemelerimiz vardır…

Peşmerge’nin hamiliğine başlayıp, Suriye’nin bölünmesinin taşeronluğuna soyunurken, bir taraftan da dağa çıkma heveslisi olup, namazı caniye perde kılanlar, aynı güzergâhta ihaneti cilalamakla meşguller…

Büyükşehir teranesinin federasyona göz kırptığı günümüz, sayemizde gerçekleşiyor olan oluşumları koruma çemberine alma zorunluluğumuzun,” sınırlarımızı genişletiyor görüntüsünde tüketilişimizin ilanına,” hızlı gidişin üzerineyiz… 

***
Parçalanmışlığımızla, etrafımızı parçalayıp bölmekte uç karakolu oluverdik birdenbire!
Parçalanmışlık karakterimiz olurken, besleme güruh inatla büyüdüğümüz, serpilip kök saldığımız iddiasında…

Graham Fuller belli ki pek güzel anlatmış vazifelerini bunlara…

Soros; tek ihraç ürününüz askeriniz demişti nede olsa!

Koro her alanda ses veriyor! Bağrımızda ayrık otu olup yeşertilenler, hançer olup saplanıyor istikbalimize…

Rahatlar, eminler; kucağında olduklarının gücüyle sırıtmaktalar pişkince!

Aklımızla alay ediyorlar akıllarınca!..

Bilmezler ki!

Türk Milleti son sözünü söylemedi daha…

Bilmezler ki!

Sahip olduğumuz kudret; zor dönemlerin çetin belirleyicisidir!…  

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!