Nazım Peker
Nazım Peker

MHP’de Neler Olmalı, Neler Olmamalı?

MHP, bu ülkenin köklü, kemikli, omurgalı, idealli, milli ve manevi hassasiyetleri olan bir partisidir. Bu parti zaman zaman isteyerek ya da istemeyerek olumsuz bir şekilde gündeme oturtulmaktadır. Vatan ve millet düşmanlarının amaçları da budur.  Onlar isterler ki MHP, kendi iç işleriyle uğraşsın, ülke meselelerinden uzak kalsın, unutulsun, siyaset yapamasın. Çünkü böyle bir MHP, onların istediği kıvamda bir MHP’dir. Amaaaa! Siyaset yapan, hükümeti zorlayan, fikir üreten, çözümler sunan, aktif, halkın içinde, halka güven veren ve gündemde olan bir MHP’dir Türk insanının istediği.

  Bu zor mudur? Elbette hayır!

  MHP; tabanı olan, ülke için programları olan, yetişmiş siyasetçileri ve fikir adamları bakımından Türkiye’nin içi en dolu partisidir. MHP, yetişmiş eleman bakımından o kadar zengin ki, kendinde istihdam edip değerlendiremediklerini başka partilere kaçırmakta da mahirdir. Pek çok partinin beyin takımı ülkücü kökenli MHP’lilerden oluşmaktadır.

  Bunun neden böyle olduğunu da düşünmek gerek. Gidenleri çağırmak, küskünleri bu şemsiyenin altında toplamak zor olsa da MHP’nin değerli yöneticilerinin görevi olmalıdır. Çünkü söz konusu VATANDIR. Ülke silahsız ve ihtilalsiz, demokratikleşme adı altında dönüştürülmektedir. Pek çok kurum dönüştürülmüş, cumhuriyetin kazanımları özelleştirme adı altında yabancı sermayeye peşkeş çekilmiş. Cumhuriyetin kurumları birer birer ele geçirilmiştir. Bu yapılırken de HUKUK çerçevesi içinde bir görünüm sergilenmektedir. Bunlara dur diyebilecek tek güç yine MHP’dir. Ama kırılmışlar, küsmüşler, bölünmüşler fotoğraflı bir MHP değildir. Dinamik, sevecen, hoşgörülü, kucaklayan bir MHP olacaktır.

  Ben MHP’de 1999-2002 arası KONYA ilde görevliydim. Şu an görevim olmamasına rağmen telefonlarım susmadı. Bunalan, karamsarlığa kapılan, sevinen “Sen basındansın şimdi ne olacak?
 Diğer partililere ne diyeceğiz? Şimdiden basındaki başlıkları görmedin mi: -MHP’de hesaplaşma, MHP’de deprem- bunlara değer mi? Kucaklaşıp büyüyeceğimiz yerde neden budanarak küçülmeye çalışıyoruz, seçimler olsa MHP Konya’da seçimlere katılamayacak mı, bu arkadaşları MHP’nin saygın delegeleri seçmemiş miydi? Bu, delegeye bir tavır olmaz mı? Bunlar çalışmıyorlardı iyi oldu, Genel Merkezle ve vekillerle iyi geçinselerdi. İleri geri konuşuyorlardı, olanlar oldu. Bilmiyorlar mı mühür kimdeyse, sultanın o olduğunu  ” gibi onlarca soru ile karşı karşıya kaldım.

  Bunları sanırım Başkanlık Divanı da düşünmüştür.  Bu tür hareketler belki bazılarını sevindirebilir. Ama bir o kadar da küskün oluşturabilir. Konyalı bu tür davranışları MHP için hoş görmüyor.

  Sanırım yapılacak iş atama yapılırken; şaibeden uzak, yıpranmamış, bütün partilileri kucaklayabilen, olan ve olası kırgınlıkları izole eden, Genel Merkezle iyi iletişim kurabilen, korkmayan, pısırık olmayan, il ve ilçelerinde sevilen, STK’ larla iyi anlaşabilen, tabanın sesi olabilen, sıkıntı ve problemleri Genel Merkeze duyurabilen, Genel Merkezin emir ve direktiflerini iyi algılayıp teşkilatları ile paylaşacak,  MHP’nin programlarını etrafına anlaşılır şekilde anlatabilecek şahsiyetler olmalıdır.

   1963 den beri ülkücü ve MHP’li olan bu insanın naçizane görüş ve istekleridir bunlar. Ülkenin MHP’ye, MHP’nin ülkücü-milliyetçilere her zamankinden daha fazla ihtiyacı vardır. Her kesimden herkes bu gerçeği göz ardı etmemeli, MHP’liler, eteklerindeki olumsuz taşları dökmeli; gönül köprüsü kurarak, ülkücülerle daha sıcak diyaloglar oluşturmalı ve Türk halkını toptan kucaklamalıdır. Ülkücülerin, küsme, darılma, kırılma lüksü yoktur. Ülkücü kadrolarında tabanı küstürme, ayrıştırma, ötekileştirme lüksü yoktur. Yazımı rahmetli ninemin; “Kazdıkça toprak çoğalır, söyledikçe söz çoğalır.” Sözüyle bitirmek istiyorum.

  Bekleyip göreceğiz.

  Esen kalınız? 

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!