Çok ikaz ve tenkit alıyorum. Adaletin son durumu hakkında niye bir şey bahsetmiyorsun, diyorlar… Bana göre, ihtilaflı konularda, fikir beyan ederek çözüm için alternatifler oluşturabilirsiniz ama burada böyle bir durum yok. Yani Adalet külliyen yok… En basitinden Zafer Partisi Genel Başkanı hala tutuklu. Harıl harıl çalışmalarla da olmadık suçlar icat ediliyor. Gerçi bulunmazsa da problem değil. Bir yerde “Yağmur yağacak” demişse, “bize ördek demek istedi” diye iddianame hazırlanabilir… İş çığırından çıktı. Şu unutulmamalı ki, bu hukuk, vakti gelecek sizlere de lazım olacak… O zaman kalabalıklarda yapılan islere, tenhalarda ağlamak işe yaramayacaktır…
Fahişe dendiğinde akla tek şey gelir. Ama, gelen o şey diğerlerinin yanında çok masumdur… Onun zararı bir tek kendisinedir. Laf ve söz fahişlerinin cezasını ise bütün toplum çeker. Bugün beyaz, yarın siyah diyenler yüzünden bu hallerde olduğumuzu asla unutmamak gerekir… Hepinize merhabalar olsun… Türkiye birden büyüktür…
Bugün konularıma bir Dünya zavallısı ile başlamak istiyorum. Sovyet Bloku çökse bile, paylaşma bağımlılığını muhafaza eden, ABD ve Rusya, kendi aralarındaki “Kazan kazan” sistemi için her turlü kumpası mubah görmekteler. Bunlara gönül vermiş̧ kimselerde, istisnasız “Vur abalıya” sistemine dahildirler… Bahse konu abalımız, Zelenski‘dir… Son zamanlarda “Komedyen” diye aşağıladıkları kimse ortak hedef haline gelmiştir… Bir zamanlar, İstanbul Belediye Başkanlığı için aday olan komedyen rahmetli Levent Kırca’yı, yere göğe sığdıramayanlar, simdi Zelevski’ye hakaret ve suçlama yarısına girenlerdir... Hümanist (!!!) yaklaşımlarla mangalda kül bırakmayanlar, düşüncelerinin zıddına, gülmeyi unutan bir komedyene saldırarak, kimisi ABD, kimisi Rusya adına çığırtkanlık yapmaktadırlar. Topraklarını, Rusya’ya, doğal kaynaklarını da bana bırakacaksın, seçeneğinden başka bir plan ortaya koymayanlar, ibretlik halleriyle bizlere örnek olur inşallah… Nasıl Türk’ün, Türk’ten başka dostu yoksa, Ukraynalılar da dostu içeride aramak durumundadır.
Bolu-Kartalkaya’da 73 kişi feci şekilde hayatını kaybetti. Doğal olarak haftalarca konu edildi… Amma, Ankara ve İstanbul’da 150-200 kişi kaçak içkiden oldü, Anadolu’da kaç̧ kişi basına yansımadan gitti belli değil. Haberlerde, basit bir trafik tartışması kadar bile yer almadı. Bir kimya mühendisi ve de köse yazarı olarak, düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istiyorum… Etil alkol(C2OH5)den yapılan içkinin hiç̧ bir zararı olamaz. Öldüren Metil Alkol COH3) olanıdır. Kaçak içkiyi üretip, belli bir karla satanlar, öldüren Metil alkolü kullanarak ayaklarına sıkmazlar. Kazanç̧ kapılarının yok olması denecek bu durum bir kenarda dursun… Devlet bir şişe içkiden 1000 TL’nin üzerinde vergi alıyor… Çok muazzam bir gelir. Tek basına bütün imamların maaşını rahatlıkla ödeyebilir. Kaçağın artması bu kaynağın azalması anlamına geliyor. Buna mâni de olunamıyor, çünkü vatandaş̧ 1000-1500 TL. verip yasal olanı alamıyor… Taktir edilecek bir durum değil ama, müptelasına da fiyat bazında orantısız bir eziyet yapamazsınız. Mantıken, ekonomik ve kazanç̧ odaklı yaklaşım olarak, imalat aşamasında akla uygun olmayan zehirli malzeme kullanımı, azalan aşırı vergi eksilmesi de dikkate alındığında, zihinlerde türlü türlü şüpheler oluşturuyor. Her neyse o düşünceler bana kalsın, başımız belaya girmesin…
Milli tebessümümüz Nasrettin Hoca‘yı tanımayanınız yoktur… Hoca’nın evinde uç̧ fincan pekmezden başka bir şey kalmamıştır… Hali vakti yerinde bir dostu ziyarete gelir. Garibim ne yapsın, bir fincan pekmez ikram eder… Misafir “Ohhh Hoca, öldüm yahu, bir fincan daha ver” deyince, mecburen ikinci daha sonra, misafir ölmeye devam edince üçüncü fincan da gelir. Aynı tepki üzerine Hoca’mız, “Bırak da biraz da biz ölelim” der… Eli mi, beyni mi, yüreği mi taş biri var ya, ne diyor “Emeklilere fazla verirsek mutsuz olurlar” Beyim (Lafın gelişi) Allah sizi ve sülalenizi her daim mutlu (!!!) etsin… Karabaşoğlu gibilerde dikkate alındığında milletvekili seçilme startları arasına, en az ilkokul IQ’su startı getirilmelidir diye düşünüyorum…
Çok ikaz ve tenkit alıyorum. Adaletin son durumu hakkında niye bir şey bahsetmiyorsun, diyorlar... Bana göre, ihtilaflı konularda, fikir beyan ederek çözüm için alternatifler oluşturabilirsiniz ama burada böyle bir durum yok. Yani Adalet külliyen yok… En basitinden Zafer Partisi Genel Başkanı hala tutuklu. Harıl harıl çalışmalarla da olmadık suçlar icat ediliyor. Gerçi bulunmazsa da problem değil. Bir yerde “Yağmur yağacak” demişse, “bize ördek demek istedi” diye iddianame hazırlanabilir… İş çığırından çıktı. Şu unutulmamalı ki, bu hukuk, vakti gelecek sizlere de lazım olacak… O zaman kalabalıklarda yapılan islere, tenhalarda ağlamak işe yaramayacaktır…
Hepinizi Yaradan’ıma emanet ediyorum. Hoşça kalınız…
