Bir ülkeye düşman iseniz ve buraya silah ile elinizi kolunuzu sallayarak girip işgal edemeyeceğinizi iyi biliyorsanız, farklı arayışlara girersiniz. Hedef ülke üzerine çeşitli sosyolojik, ekonomik ve psikolojik işgal girişimlerinde bulunabilirsiniz. Güçlü amirallere generallere ilk aşamada ihtiyacınız yoktur. Hedef ülkenin iç dinamiklerini bilen sosyal bilimcilerle çalışırsınız. Ülkenin içerisinde satın alınabilen ‘kanaat önderleri’ni muhbir ve ajan olarak alırsınız. Toplumu çürütürsünüz, ekonomisini çökertirsiniz.
Çöken ahlak ve ekonomi, kısa süre içerisinde en sağlam kurumlara ve ilişkilere dahi etki eder, parçalar, ülke içerisinde pek çok olaya sebep olur. Bu olayların düşmanlar tarafından en çok istenileni ve en son safhası bir iç savaştır. İç savaş dediğiniz durum, birbirine sıkı sıkıya kenetlenmiş toplumlarda dahi patlak verebilir. Takdir edersiniz ki küçük bir fitne koca bir toplumu yok edecek fitili ateşlemeye her zaman yeter de artar bile.
Çıkarılan iç savaş ile kırılan milli otoriteyi işgalci güçler ve örgütler doldurmaya başlar. Hedef ülkenin topraklarında herkes ayrı bir düdük öttürür. Saadete gelelim. Bu satırlar dünya üzerinde defalarca yaşandı ve yaşattırıldı. Tek temennimiz ülkemizde bu senaryoların yaşanmaması. Fakat gelin görün ki uyanık olmazsak bir fitneye bakar.
SOSYAL MEDYA İMAMI
İlber Ortaylı‘nın çok güzel bir sözü var: “Yunanistan’da din adamlarının çoğu Yunan milliyetçisi; Rusya’da din adamlarının çoğu Rus milliyetçisi, Ermenistan’da din adamlarının çoğu Ermeni milliyetçisi ama Türkiye’deki din adamlarının çoğu Türklük düşmanı!”. Bu sözün altına defalarca imzamı atarım.
Keşke haklı bir söz olmasaydı ama günümüzde maalesef buna sürekli şahit oluyoruz. Türk Devleti’nde resmi imam konumunda bulunan bazı kişilerin etraflarındaki kişilere verdikleri vaazları duyuyoruz. Bunlar arasında son dönemde bir ‘sosyal medya imamı’ dikkatleri fazla üzerine topluyor. Halinden de çok memnun görünüyor, şimdilik. Tabi memnun olacak! Klasik insan tavrıdır, söylediği sözler bir grup tarafından alkışlanınca ‘tamam, bu iş oldu der’ ve cesaret alıp sözlerinin dozunu arttırır.
Bu ülkenin belli başlı değerleri ve kesimleri vardır. Bunlar arasında Kemalizm ve Kemalistler önemli bir yere sahiptir. Sen, bugün cesaret aldığın grubun ‘gazıyla’ bu ülkenin kurucu değerlerine, vazgeçilmez ilkelerine, diline, kadınına, gönüllere ve zihinlere kazınan Kemal’ine dil uzatırsan… Kemalistlerin cevabına da hazırlıklı olman gerekir. Kemalist görür, tabir yerinde ise deftere yazar. Hesap günü gelince o defterler açılır…
Ülkenin dindar imamlarına, dürüst, mütevazı din adamlarına saygımız sonsuz. Ama şov tutkunlarını görüyoruz, not ediyoruz. Türk’ün değerlerine saldıranlar, bir tarafları sıkıştıkları zaman Türk’ün gölgesine sığınanlar, zamanı gelince Türk hukukuna hesap verecekler.