10 İşçimizin iş cinayetine kurban gittiği şantiyeye inceleme için giden Bakanlık uzmanları, önce işçilerin bulunduğu asansörün çakıldığı eksi 4. katta inceleme yapıyorlar. Sonrasında incelemenin devamı için, asansörün raydan çıktığı 32. kata çıkmak istiyorlar. Şirket görevlileri asansör çalışmadığı için merdivenle çıkmaları gerektiğini söylüyor.
Toplamda 36 kat 24 basamaktan 864 basamak yapıyor. Bayağı zahmetli…. Yorulacaklar belli ki, kan ter içinde kalacaklar!
Biri dönüp "çok da çıkmaya gerek yok" diyor. Diğeri de kafa sallayıp, asansörün kontrolden çıktığı yeri görmeden vedalaşıp gidiyorlar.
Çıksalardı ne mi göreceklerdi?
Asansörü erken durduracak, "switch" denilen düşmeyi önleyici sonlandırma sisteminin olmadığını…
*
Aslında herkes asansör peşinde idi! Anlı şanlı türedi Tv. Kanallarımızın büyük çoğunluğunda pek bilmiş aydınlarımız, asansör halatına öyle bir odaklandılar ki, anlattıkları ile tüm ülke halat uzmanı olduk nerdeyse…
10 Can gitmişti, bir şeyle konuşmak zorundaydılar…
İnsan canı, iş ahlakı, güvenlik tedbirleri konuşulamazdı herhalde. Rant, para hırsı, kayırmacılık, köşe dönmeciliği ele almak mümkün değildi, tabii ki!
İnşaat kimin, nasıl almış, niye acele etmekte, neyden korkuyor, ne kadar kazanacak, neden üstüne gidilmez, medya ile reklam ilişkileri hangi boyutta…
Merak eden yok!
*
Şirket sahibi zaten “sektörel vakalar” demiş, ardından da dikkatsiz bunlar diye devam etmemiş mi idi zaten!
*
“Asansör sık sık arıza yapıyordu” diyor bir işçi. Diğeri “daha birkaç gün önce benzeri bir kazayı ucuz atlattık” diyordu. Konuşanlar artıyor, arttıkça çalışma koşullarının faciaya davetiye çıkardığı apaçık belirginleşirken, “çözüm” gecikmedi!
İşçilerin işine son verilmişti!
*
Facia da kurban giden gençlerimizden birisinin babası, kendisini telefonla arayan Sayın Başbakana tepki gösteriyor. Yüreği yanıyor…
Devletten maaşlı biri durumdan vazife çıkarıyor hemen! İş cinayetine kurban giden gencin babasına; ”seni adam yerine koydu aradı….” diye başlayıp hakaretten çekinmiyor.
*
Tabii ki; Türkiye Büyük Millet Meclisi böylesi bir durumda boş durur mu?..
Özel gündemle tatilden çağrılıp, torba yasa görüşülürken iktidar, bir son dakika golü atıyor. Konumuz yine rant! Bilmem kaç yüz milyon eder bir inşaat alanını, başka partili belediye başkanlığına bağlı mahalleden alıp, iktidar partili belediye başkanlığı olan mahalleye bağlayıveriyor…
Gözleri kararmış!
Rant hırsı için giden canların acısı yakıp kavururken, yine rant hırsı için ülkenin Meclisi paravan olarak kullanılıyor!
*
Vicdanlar belli ki asansörden çok önce çakılmış, yerin yedi kat dibine.
“Cehennem dahi lüzumsuz değil” sözü yeni değil biliyoruz!
Ama bugünlerde çok daha anlam kazandığı apaçık!
Cehennem kesinlikle lüzumsuz değil!..
