Demokratikleşme Paketine Avrupa ve AB’den Övgü Varmış

S. Başbakan,  cümle Türk Ve Türk unsurlardan sır gibi sakladığı “DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ” ni açtı. Ama ne açış; sanırsınız Türklükten kaçış.
 
Öyle görünüyor ki, bir Ali-Cengiz oyunu oynanmıyorsa, memnun etmek için çalıştığı BDP-KCK- KANDİL-İMRALI dörtlüsü başta olmak üzere kimseleri memnun etmedi, PAKETİN İÇERİĞİ.
 
Ama S. Başbakan, BDP’li Hasip Kaplan ve Sırrı Sakık’a adeta, “Üzülmeyin paketlerin devamı var. Yenilerini açacağım” diyerek, “Sabredin şu seçimleri bir atlatalım”  der gibiydi.
 
Başbakan adı gibi biliyor ki,  her açılım paketi, her demokratikleşme paketi, bir türlü etkin muhalefet yaparak, AKP’yi sallayamayan MHP’nin ekmeğine yağ sürecek.
 
Biliyor ki, MHP iktidar olursa; hayallerinin yanında edinimleri de elinden uçup gidecek.
 
Neymiş efendim; sabredilecekmiş, Olaylar çıkartılmayacakmış. Bu ne ilk nede son paket değilmiş.
 
Hepimiz gördük ki,  açılan” Demokratikleşme Paketi” hep Türk’ten koparma yapmış. Andımız gitmiş, vakıf malları iade edilmiş vs.
 
S. Başbakan ya bilmiyor ya da bildiği halde aldığı bir görevi yerine getiriyor. Onun bilmediği; BDP’ye “Haydi Güneydoğu sizin olsun. Ne yapacaksanız yapın. Bizim işlerimize de karışmayın” dese bile; onlar, “Siz doksan yıldır Kürtleri sömürdünüz. O haklarımızı da verin. Güneydoğu bizim amma.. Geriye kalanda hepimizin.”diyecekler.
 
Hiçbir terör, örgütü aldığıyla yetinmemiştir. Hiçbir asalak, asalak olduğu canlıyı öldürmeden bırakmamıştır. Bu, sosyolojik olarak da, biyolojik olarak da böyledir.
 
S. Başbakan kasılarak ve övünerek, “Benim açtığım-Demokratikleşme Paketine- Avrupa’dan ve AB’den övgüler var. Onlar bu paketi öve öve bitiremiyorlar” diye ayakları yere basmıyor.
 
S. Başbakan, saf mı ki bu sözlere inanıyor?
 
Madem Batı ve AB, bu paketi övüyorlar, beğeniyorlar, bir an önce yasal düzenlemeleri de yapıver diyorlar da. Seni ve senin icraatlarını da bu kadar seviyorlar da; Seni neden AB üyeliğine kabul etmiyorlar?
 
Hiç düşündün mü S. Başbakan?
 
NİÇİN ha?
 
Avrupa ve AB’nin niyeti, Türkleri Anadolu’dan boşaltmak ya da hiçbir işe yaramaz hale getirmektir. Onların çok korktuğu iki şey var; Birincisi Türkün asaleti ve cesareti. İkincisi İslam’ın mükemmelliği ve adaleti!
 
Onlar, Türkleri Anadolu’dan atınca ya da etkisizleştirince; yeni bin yılın Türk yılı, yeni bin yılın da Hıristiyanlığın bitip İSLAM yılı olmasında da kurtulacaklar.
 
Hesap bu!
 
Sen bu hesaba, tuz olursan, sen bu hesaba salça olursan adamlar seni niye övmesinler. Seni övmeyip de Sayın BAHÇELİ’Yİ mi övsünler.
 
Buna mantık denir mi?
 
Batının dostluğu, “Ne kadar ekmek o kadar köfte” dostluğudur.
 
ABD, İRAN’la ilişkileri neden düzeltme gayretinde? Ekmek ve köfte meselesi!
 
Eğer siz, bunu kavrayamadıysanız ve AB ve Batı’nın değirmenine su taşıyorsanız; neden sizi ve sizin icraatlarınızı övmesinler?
 
Onlar aptal mı ki, “Altın yumurtlayan tavuğu kessinler ya da kendi bacaklarına kurşun sıksınlar?”
 
O BATI, yıllar önce Osmanlı Cihan Devletine, “MEŞRUTİYET PAKETLERİ” açtırıp “GÜLHANE HATTI HÜMAYUNU”okutturarak; “aferin iyi yoldasınız” diye alkış tutmuşlardı.
 
O Paketler sayesinde, koskoca bir CİHAN DEVLETİ yıkılıp yok olmuştu.
 
Hatırladınız mı?
 
Sizi Batı ve AB’nin övmesi sevindirmesin. Eğer ben övüyorsam siz o zaman sevinin. Yalaka ve yandaş basının pohpohlarına da aldanmayınız. Onlar, sizden öncede birilerine gaz verip göklere çıkarıyorlardı.
 
Şunu asla unutmayınız S. Başbakan, “Dostun lafı acıdır, gerçek olduğu için!”
 
Esen kalınız.