Irak’ın kuzey bölgesindeki kukla reis Mesut Barzani’nin ilan ettiği “ Birleşik Kürdistan” hedefinin haberi, basına bomba gibi düşmüştü. Hâlbuki Barzani’nin böyle bir hayalinin olduğunu biz bundan seneler öncesi yazmıştık. Büyük Kürdistan hayalini gerçekleştirmek için Barzani kollarını daha Saddam rejimi düşmeden sıvamıştı. 19. Asrın doksanıncı yılından başlayarak, Irak’ın kuzeyi, Saddam Ordusundan Çekiç Güçleri tarafından korunmaya başlayınca, Barzani de o yıldan beri, Birleşik Kürdistan Devleti’nin alt yapısını kurmaya başlamıştı. Geçen 22 yılda Irak’ın kuzeyindeki Kürdistan Devleti’nin kendi ayakları üstünde durması için, yasa dışı yollarla tüm gerekenler yapılmıştır.
Ayrıca, bilinen Saddam İktidarı 9 Nisan 2003’de düştü. Yani aradan dokuz yıl geçti ve bu dokuz yılda Barzaniler ile Talabani’ler Kürt Devleti’nin gün ışığına çıkması için birçok dünya ülkelerinden desteği almaktan da geri kalmadılar. Hatta değil Birleşik Kürdistan, Irak’ın kuzeyinde kurulacak Kürt Devletine her zaman karşı çıkan Türk Hükümeti’nin, Barzani ayakları altına kırmızı halıyı serip bir devlet başkanı gibi karşılaması, Barzani için büyük avantaj olmuştu. Hayal bile etmediği bu davranışı gören Barzani’ye kalsaydı çoktan Kürt Devletini ilan edip eline yüzüne bulaştırırdı. Çünkü eninde sonunda göründüğü gibi, ABD yine Kürtlere sırtını dönüp ve yine onları Kürdistan hayalleriyle baş başa yolda bırakırdı. Maalesef Kürtler kendilerinin başkaları tarafından maşa olarak kullanılacaklarını hiç bir zaman anlamayacaklardır. İşin tuhaf tarafı bir bakıyorsun Mesut Barzani Basın ordusunu ayağa kaldırıp hayalindeki Kürdistan Devletini Eril’den başlayarak ilan etti edecek, diğer taraftan ise bakıyorsun Kürt Halkının Barzani saçmalarıyla uğradığı hayal kırcınlığını gidermeye bu kez Celal Talabani devrede. Tilki gibi kurnazlğı ile dört düvele ün salmış Irak reisi Talabani, Barzani’nin hatalarını örtbas ederek aynen şöyle söylüyor:
“Biz, halkımız kaderini belirler söylemekle, Irak Devleti’nden ayrılmayı kast etmiyoruz. Halkımız özerk Federal Devleti’ne Birleşik Irak içerisinde kavuşmuştur.”
Bence bu iki kuklaları anlamak çok zordur galiba. Bir bakıyorsunuz ikili biri birilerinin kuyusun kazıyorlar. Birde bakıyorsunuz belirli nedenlerden ötürü birisi o birinin avukatlığını yapıyor. Saddam sonrası, Barzani Irak Başkanlığını sesini çıkarmadan eski düşmanı Talabani’ye kaptırdı çünkü, onun sandığına göre, kendi hedefi daha büyüktür. Onun hedefine ulaşması için önce, tüm Kürtleri kazanması şart. Onun için de Irak başkanlığını Talabani’ye bırakıp Kürt Bölgesi’indeki halkın başkanlığıyla yetinmişti. Barzani Her zaman kendisini hayali bir Birleşik Kürdistan Devleti’nin kahramanı gibi görmektedir. Bir yandan Irak’ın kuzeyinde Iran, Türkiye ve Surıyeli Kürt teröristlerini barındırarak onlara her türlü yardım ve desteği sunmaktadır, diğer yandansa kendi çıkarları için barındırdığı o teröristlerin ülke hükümetleriyle işbirliği yapmaktadır. Barzani Sanıyor ki Irak’ın kuzeyinde Kürt Devleti kurulursa İran ve Suriyeli Kürtler de onu liderleri kabullenerek, hedefi olan Birleşik Kürt Devletine onay vereceklerdir. Ama böyle bir hedefin düşünülmesi bile hem Kürt halkına hem de kendisini Kürt dehası sanan Barzaniye çok pahalıya mal olacaktır. Üç devletin arazileri üstüne yeni birleşik bir devlet kurmasına değil Türkiye, İran ve Suriye, ABD, İsrail ve Avrupa ülkeleri bile izin vermiyeceklerdir çükü onların da dengeleri altüst olacaktır. Bence Barzani’nin Birleşik Kürt Devleti hedefi doğudan batıya, Arapları bir araya getirmeyi hedefleyen Arap Baas Partisi sloganının aynısıdır. Böyle bir hedef Barzani’nin kursağında kalacaktır ve onu hayal bile edemediği sonuna yaklaştıracaktır.