9 Mart 2020 Pazartesi günü Fox TV’de, İsmail Küçükkaya’nın sunduğu Çalar Saat Programında AKP’nin kurucularından ve AKP içinde de çok önemli mevkilerde, Ekonomiden sorumlu Bakanlık, Dışişleri bakanlığı ve Başbakan yardımcılığı gibi bulunan Ali Babacan vardı.
Ali babacan, AKP’den neden koptuğunu: “AKP son yıllarda kuruluş aşamasındaki ideal ve heyecanlarından çok uzaklaştı, adeta halktan koptu. Biz yasaklarla mücadeleyi hedef almıştık. Halk yasaklardan korkak hale geldi” diyerek açıkladı.
Ülkede madem bir sıkıntı var, ekonomik ve sosyal alanda başarısızlık söz konusu da halk neden hâlâ AKP’ye oy veriyor sorusuna: “Halk, AKP ve Sn. Erdoğan’ın yönettiği bir Türkiye’den memnun olduğu için AKP’ye oy vermiyor ki. Halk acaba daha kötüsü mü gelir endişesiyle AKP’ye oy veriyor.” Dedi.
Sn. A. Gül sizin yanınızda mı? “Sn. Abdullah Gül, bize kuruluş aşamasında ve tüzük çalışmalarında gereken yardım ve yönlendirmeleri yaptı. Ama bizim partimizin kurucuları arasında değil.”
AKP, neden yanlışa yöneldi sorusuna: “Sn. Erdoğan ve AKP, yaptıklarının doğru ve yanlışsız olduğuna inanıyorlar. Zaten eleştiriyi de, eleştirenleri de sevmiyorlar ve istemiyorlar. AKP’nin bu günkü durumu; adam ağır bir hastalığa yakalandığı halde, hastalığını kabul etmeyip de; ben sağlıklıyım diyen kişinin durumu gibidir. Yani her yaptığı şeyin doğru olduğuna inanan bir iktidarla karşı karşıya Türkiye!..”
Sn. Babacan, “Ben defalarca inşaata yatırım yapılmasın, üretime yatırım yapılsın. İnşaatta üretim olmaz rant olur dedim ama dinlemediler. On katlı bir parsele 30 kat inşaat izni verilirse burada rant olmaz mı??
Sistem nasıl işliyor: “TBMM her şeyin üstünde olması gerekirken, ne yazık ki yüce TBMM işlevsizleştirilmiş ve etkinliğinden uzaklaştırılmıştır.”
Basın Özgürlüğü nasıldır?: “Partimizin tüzüğünde ilk sırada basın ve özgürlük maddesi vardır. İnsanlar konuşurlarsa yöneticiler yanlış yapmazlar. Konuşmayan ya da susturulmuş basını olan ülkelerde yönetenler çok yanlış yaparlar.”
AKP neden bu konumda: “ Şu an devlet, liyakat ve kariyer sahiplerine değil yandaşlara ve benim adamım diyenlere sıcak bakıyor. Üniversiteyi derece ile bitirmiş, donanımlı KPSS’den de 90’ın üzerinde puan almış gençler boşta gezmekteler” diye anlamlı bir cevap verdi.
Sn. Babacan karşınızda Sn. Erdoğan gibi güçlü ve zaman zaman da acımasız biri var. Siz Erdoğan’ın hakkından gelebilecek misiniz? “ Bizim şahıslarla işimiz olmaz. Biz Türkiye’yi içine düştüğü durumdan kurtarmaya talibiz. Bize sade Sn. Erdoğan değil diğer siyasi liderlerde rakiptir ve karşımıza çıkacaklardır. Onun için biz, kavgaya, sürtüşmeye değil Türkiye’nin hukuk içinde yönetilmesine talibiz. Kavala dosyasının içi boş, hukuk adına sağlam hiçbir delil yok. Böyle bir hukuk ve yargı sistemine kim güvenir gelirde yatırım yapar?”
İhracat sorusuna: “AKP iktidar olduğunda biz ihracatımızı ilk beş yılda 36 milyar dolardan 125 milyar dolara çıkarmıştık. Şimdi kaç yıldır yerimizde saymaktayız.” Dedikten sonra:
“Benim ekonomiden sorumlu olduğum yıllarda, Türkiye iki kez üst üste % 10 büyüme hedefini yakalamıştı. Şimdi % 3 mü, 3,5 mu olsun hesabını yapıyorlar. Üretim olmadan, fabrika bacası tütmeden ne büyüme olur ne de istikrarlı ihracat.”
Ali Babacan’a göre AKP’nin dönemi bitmiştir. Çünkü AKP, kuruluş felsefesinden de, kuruluş yıllarındaki amaç ve ideallerinden de çok kopmuş ve uzaklaşmıştır.
Sn. İ. Küçükkaya ile Sn. A. Babacan’ın sohbetinden hafızamda kalanlar aşağı yukarı bunlardır.
Türk siyasi hayatı, yeni bir lider ile yeni bir partiye daha kavuşuyor. Hayırlı olsun.
Esen Kalınız.
Ali babacan, AKP’den neden koptuğunu: “AKP son yıllarda kuruluş aşamasındaki ideal ve heyecanlarından çok uzaklaştı, adeta halktan koptu. Biz yasaklarla mücadeleyi hedef almıştık. Halk yasaklardan korkak hale geldi” diyerek açıkladı.
Ülkede madem bir sıkıntı var, ekonomik ve sosyal alanda başarısızlık söz konusu da halk neden hâlâ AKP’ye oy veriyor sorusuna: “Halk, AKP ve Sn. Erdoğan’ın yönettiği bir Türkiye’den memnun olduğu için AKP’ye oy vermiyor ki. Halk acaba daha kötüsü mü gelir endişesiyle AKP’ye oy veriyor.” Dedi.
Sn. A. Gül sizin yanınızda mı? “Sn. Abdullah Gül, bize kuruluş aşamasında ve tüzük çalışmalarında gereken yardım ve yönlendirmeleri yaptı. Ama bizim partimizin kurucuları arasında değil.”
AKP, neden yanlışa yöneldi sorusuna: “Sn. Erdoğan ve AKP, yaptıklarının doğru ve yanlışsız olduğuna inanıyorlar. Zaten eleştiriyi de, eleştirenleri de sevmiyorlar ve istemiyorlar. AKP’nin bu günkü durumu; adam ağır bir hastalığa yakalandığı halde, hastalığını kabul etmeyip de; ben sağlıklıyım diyen kişinin durumu gibidir. Yani her yaptığı şeyin doğru olduğuna inanan bir iktidarla karşı karşıya Türkiye!..”
Sn. Babacan, “Ben defalarca inşaata yatırım yapılmasın, üretime yatırım yapılsın. İnşaatta üretim olmaz rant olur dedim ama dinlemediler. On katlı bir parsele 30 kat inşaat izni verilirse burada rant olmaz mı??
Sistem nasıl işliyor: “TBMM her şeyin üstünde olması gerekirken, ne yazık ki yüce TBMM işlevsizleştirilmiş ve etkinliğinden uzaklaştırılmıştır.”
Basın Özgürlüğü nasıldır?: “Partimizin tüzüğünde ilk sırada basın ve özgürlük maddesi vardır. İnsanlar konuşurlarsa yöneticiler yanlış yapmazlar. Konuşmayan ya da susturulmuş basını olan ülkelerde yönetenler çok yanlış yaparlar.”
AKP neden bu konumda: “ Şu an devlet, liyakat ve kariyer sahiplerine değil yandaşlara ve benim adamım diyenlere sıcak bakıyor. Üniversiteyi derece ile bitirmiş, donanımlı KPSS’den de 90’ın üzerinde puan almış gençler boşta gezmekteler” diye anlamlı bir cevap verdi.
Sn. Babacan karşınızda Sn. Erdoğan gibi güçlü ve zaman zaman da acımasız biri var. Siz Erdoğan’ın hakkından gelebilecek misiniz? “ Bizim şahıslarla işimiz olmaz. Biz Türkiye’yi içine düştüğü durumdan kurtarmaya talibiz. Bize sade Sn. Erdoğan değil diğer siyasi liderlerde rakiptir ve karşımıza çıkacaklardır. Onun için biz, kavgaya, sürtüşmeye değil Türkiye’nin hukuk içinde yönetilmesine talibiz. Kavala dosyasının içi boş, hukuk adına sağlam hiçbir delil yok. Böyle bir hukuk ve yargı sistemine kim güvenir gelirde yatırım yapar?”
İhracat sorusuna: “AKP iktidar olduğunda biz ihracatımızı ilk beş yılda 36 milyar dolardan 125 milyar dolara çıkarmıştık. Şimdi kaç yıldır yerimizde saymaktayız.” Dedikten sonra:
“Benim ekonomiden sorumlu olduğum yıllarda, Türkiye iki kez üst üste % 10 büyüme hedefini yakalamıştı. Şimdi % 3 mü, 3,5 mu olsun hesabını yapıyorlar. Üretim olmadan, fabrika bacası tütmeden ne büyüme olur ne de istikrarlı ihracat.”
Ali Babacan’a göre AKP’nin dönemi bitmiştir. Çünkü AKP, kuruluş felsefesinden de, kuruluş yıllarındaki amaç ve ideallerinden de çok kopmuş ve uzaklaşmıştır.
Sn. İ. Küçükkaya ile Sn. A. Babacan’ın sohbetinden hafızamda kalanlar aşağı yukarı bunlardır.
Türk siyasi hayatı, yeni bir lider ile yeni bir partiye daha kavuşuyor. Hayırlı olsun.
Esen Kalınız.