Bu yazıda Ermenistan’la olan ilişkilerimizi inceleyeceğim. Takip edeceğim sıra Ermenistan’ın bağımsızlığını kazandıktan sonra Azerbaycan’a ve Türkiye’ye karşı takındığı tutum, akabinde günümüze kadar meydana gelen gelişmeler, AKP Hükümeti’nin Ermenistan’la yürüttüğü diplomatik ilişkiler ve bu konu ile ilgili değerlendirmelerim şeklinde olacaktır.
Ermenistan, Sovyetler Birliği’nin içindeki 15 Cumhuriyet’ten biri iken Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra 1991 yılında bağımsızlığını kazandı. Ermenistan Parlamentosu, 1991 yılı Şubat ayında aldığı bir kararla 1921 yılı “Kars Antlaşması" ile çizilmiş olan Türkiye sınırlarını tanımadığını ilan etti. Böylece Ermenistan, Türkiye’den toprak talep ettiğini resmen açıklamış oldu. Bu talebin (tarihte benzerleri yaşandığı gibi Allah korusun ülkemizin zayıf bir duruma düşmesi halinde) Batılı Devletlerle Rusya’nın yardımıyla uygulamaya konulmak isteneceğinden kimsenin şüphesi olmamalıdır.
Ermenistan, bağımsızlığını kazanmasından sonra aynı zamanda “Sözde Ermeni Soykırımı” konusunu devamlı gündemde tuttu. Ermenistan’ın bu konudaki amacı “Sözde Ermeni Soykırımı” nı dünyaya tanıtmak, böylece Türkiye’nin bunu kabul etmesini sağlamak ve arkasından Türkiye’den tazminat alınmasını sağlamaktır.
Yukarıda açıklamaya çalıştığımız üzere Ermenistan’ın Türkiye’ye yönelik politikalarının temelini toprak talebi ile “Sözde Ermeni Soykırımı” konusu oluşturmaktadır. Bu sebeble Türkiye Cumhuriyeti Hükümetleri Ermenistan’a karşı politika geliştirirken bu iki hususu mutlaka dikkate almalıdırlar.
Ermenistan, sadece Türkiye’ye karşı saldırgan tavırlar göstermiyor. Ermenistan, 1992-1993 yıllarında Rusya’nın kışkırtması ve desteği ile Dağlık Karabağ Bölgesi dahil olmak üzere Azerbaycan Topraklarının %20’sini işgal etti. Bu işgal halen devam ediyor. Ermenistan’ın Azerbaycan topraklarını işgal etmesi üzerine Türkiye, Ermenistan sınırını kapattı. Türkiye, 2009 yılına kadar sınırın açılması için Azerbaycan topraklarındaki işgalin sona ermesini şart koşuyordu.
AKP Hükümeti, 2009 yılında hiçbir sebeb yokken Ermenistan’la ortak sınırın açılması konusunda bir protokol imzaladı. Protokolde Ermenistan’ın Türkiye’den toprak talebinden ve soykırım iddiasından vazgeçeceğine, Azerbaycan topraklarında sürdürdüğü işgali sona erdireceğine dair hiçbir hüküm yoktu. Bu protokolle Ermenistan hiçbir şey vermeden çok şey kazanıyordu. Sınırın açılması ekonomik yönden tam bir darboğazda olan Ermenistan’ın rahat nefes almasını sağlayacaktı. Türkiye ise bu protokolle hiçbir şey kazanmadığı gibi çok şey kaybediyordu. Türkiye’nin kaybedeceği en önemli şey Kardeş Azerbaycan’nın dostluğu ve bize duyduğu güvendi. Nitekim, Azerbaycan Hükümeti Ermenistan’la imzalanan protokole çok büyük tepki gösterdi. Azerbaycan, bu tepki ile kalmadı. Ucuza sattığı petrolün fiyatını artırdı. Azerbaycan, protokol imzalanmadan önce uluslar arası ilişkilerde Türkiye ile ortak hareket etmeye özen gösteriyordu. Protokolün imzalanmasından sonra Azerbaycan Türkiye’nin hoşuna gitmeyecek şekilde Rusya ile anlaşmalar yaptı. Azerbaycan, halen Türkiye’den bağımsız bir dış politika izlemeye devam ediyor. Sonuç olarak protokolün imzalanmasıyla Türkiye hiçbir şey kazanmadığı gibi Azerbaycan’ın dostluğunu kaybetti.
AKP Hükümeti’nin Ermenistan’la imzaladığı protokol kamuoyunda da büyük tepki topladı. AKP, hızla güç kaybetmeye başladı. Bunun üzerine AKP Hükümeti ister istemez fren basmak zorunda kaldı. Protokolün yürürlüğe girmesi için TBMM’de onaylanması gerekiyordu. AKP, kamuyundan gelecek tepkilerden çekindiği için bu güne kadar protokolü Meclis gündemine getirmedi. 12 Haziran seçimlerinden başarılı çıkarsa çok büyük ihtimalle seçimin akabinde bu protokolü Meclis gündemine getirecektir. 12 Haziran seçimleri bu yönüyle de oldukça önemlidir.
BU KONUDAKİ AÇIKLAMALARIMIZI ÖZETLEYECEK OLURSAK; AKP HÜKÜMETİ ERMENİSTAN’LA YÜRÜTTÜĞÜ DİPLOMATİK İLİŞKİLERDE MİLLİ ÇIKARLARIMIZI KORUYAMADIĞI GİBİ ÇOK ŞEY KAYBETTİRMİŞTİR. KARDEŞ AZERBAYCAN’IN DOSTLUĞUNU VE GÜVENİNİ TEKRAR KAZANMAK UZUN YILLAR ALACAKTIR. AKP HÜKÜMETİNİN ERMENİSTAN’LA YÜRÜTTÜĞÜ DIŞ POLİTİKAYA VERİLECEK NOT 10 ÜZERİNDEN SIFIR BİLE DEĞİL, ANCAK EKSİ İLE İFADE EDİLEBİLECEK BİR NOTTUR.
