‘Suriye ve Irak’ın bir daha üniter bir devlet olamayacağını, bağımsız bir Kürdistan’ın zamanı geldiğini ve SYKES-PICOT dönemi sona erdiğini ve Ortadoğu için yeni bir uluslararası anlaşma gereklidir’ diyen Barzani Türkiye’ye geldi.
Başbakan Yıldırım ile Barzani geçen hafta da Almanya’da Münih Konferansı sırasında görüşmüşlerdi.
Barzani’ye bayrak jesti!
Barzani, Münih’te ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence ile de görüşmüştü. Barzani-Pence buluşmasından sonra Barzani’nin danışmanlarından Hemin Hawrami, görüşmede Kürt heyeti için ana konu başlığının ‘bağımsız Kürdistan’ olduğunu açıklamıştı
Barzani’nin ziyareti sebebiyle, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda ve Ankara Esenboğa Havalimanı’nda AKP’nin yönetimindeki Türkiye’de ilk kez Irak Kürt Bölgesel Yönetimi bayrağı asıldı.
Barzani’ye yakınlığıyla bilinen yayın organı Rûdaw‘ın yaptığı paylaşımda, ‘Kürdistan bayrağı ilk kez İstanbul’da gönderde‘ ifadeleri kullanıldı.
Barzani, Türkiye’ye gelmeden önce de ‘HDP’nin Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ve diğer HDP’lilerin serbest bırakılmasını’ istemişti.
Yunanistan tehdit ediyor!
Yunanistan’la Kardak konusunda yaşanan gerilim zirveye vurmuş durumdadır. Nitekim Yunanistan Dışişleri Bakanı Kardak kayalıklarıyla yaşanan gerginlikle ilgili, olarak Türkiye’nin hamlelerini ‘tahrik’ olarak niteleyerek “Türkiye, Yunanistan’ın ne Suriye ne de Irak olmadığının bilincine varmalıdır” diyerek tehdit etmişti.
Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos‘tan Kardak polemiğine ilişkin yeni bir açıklama geldi. Kammenos, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, “Genelkurmay Başkanı Kardak kayalıklarına çıkmak isteseydi, çıkardı” sözlerine yanıt verdi.
Kammenos, Kardak’ın Yunan toprağı olduğunu ima ederek, “Yunan adasına ayağını basacak olanlar, oradan geri dönerler mi görürüz” ifadesini kullandı.
ABD PYD’yi ağır silahlarla donatıyor!
Türkiye’de yapılan birçok açıklamada terör örgütü PKK’nin Suriye uzantısı olan YPG’ye verilen silah desteğinin Türkiye-ABD ilişkilerine zarar verdiğinin özellikle altı çizilmişti.
Buna rağmen ABD Merkez Kuvvetler Komutanı, YPG’nin ana parçasını oluşturduğu SDG’ye ağır silah sözü verdiği açıklanmıştı.
Nitekim Suriye’nin Haseke kenti yakınlarında ABD’nin terör örgütü YPG’ye gönderdiği zırhlı araçlar görüntülendi. Burada TIR’a yüklenmiş zırhlı araçlar görüntülenmişti. Bu silahların Rakka operasyonu için bölgeye götürüldüğü açıklanmıştı.
ABD uzun zamandır PKK’nın Suriye kolu PYD ve onun askeri kanadı YPG’ye hava desteği verdiğini kabul etse de örgüte silah ve mühimmat vermediğini iddia ediyor.
ABD ve Rusya: “PYD de masada olmalıdır”
ABD Dışişleri Sözcü Yardımcısı Mark Toner, Washington’da düzenlediği basın toplantısında ‘Suriye’de barışın sağlanması sürecinde, Birleşmiş Milletler’in öncülük edeceği çözüm arayışlarının tek çözüm yolu olduğuna ilişkin ABD’nin görüşünün değişmediğini’ söylemiştir.
Mark Toner, ‘PYD savaşta varlığı olan bir grup. Suriye’deki çözüm arayışlarında da seslerinin duyulması gerekiyor. Bize göre, bir noktada bu sürecin bir parçası olmak zorundalar‘ diye konuştu.
Astana’da düzenlenen Suriye konulu görüşmelere Türkiye’nin itirazlarından dolayı davet edilmeyen PYD temsilcileri Rusya’ya davet edilmişti. Rus yetkililer Astana’da ne olup bittiğini PYD’lilere aktarmışlardı.
Hem ABD hem de Rusya’nın açıkça PYD’yi Suriye’deki en önemli aktörlerden birisi olarak gördüğü açıktır. Türkiye’nin bütün karşı çıkışlarına karşın PYD’yi askeri olarak güçlendirmekte ve diplomatik olarak da desteklemektedirler.
Başbakan Yıldırım’ın İran’ın “mezhepçi politikası” ve Suriye ile Irak’ta muhtemel etki alanını genişletme çabalarını Münih’te dile getirmişti. Bu açıklamalara İran’dan sert tepki vermişti. İranlı yetkilileri Türkiye’nin İran’a yönelik iğneleyici üslubuna devam etmesi durumunda Tahran’ın sabrının tükeneceğini söylemişlerdi.
Yaşananların özeti şudur: Türkiye’nin çevresel ve küresel aktörlerle ilişkileri son derece kötüdür. Bölgede kartlar yeniden dağıtılıyor ve oyun içinde oyun oynanıyor. Türkiye ateş çemberindedir. AKP iktidarı bütün mesaisini referanduma harcadığından çevresinde olana bitene yeterince yoğunlaşamıyor.
