Bu metin, bozkurt imgesini doğadaki bir canlıdan ziyade, Türk kültüründeki töre ve ahlak anlayışının bir sembolü olarak ele almaktadır. Bozkurtun en belirgin özellikleri olarak sadakat, dürüstlük ve vefa gibi erdemler vurgulanırken, bu değerlerin bir insanın karakter yapısını nasıl şekillendirmesi gerektiği anlatılır. Gerçek bir bozkurt tavrının, çıkarcılıktan uzak durmak, az ama öz konuşmak ve zorluklar karşısında dik duruşu bozmamak olduğu ifade edilir. Sosyal ilişkilerde yapmacıklıktan kaçınan ve başkalarının onayına ihtiyaç duymayan bu anlayış, kişisel bir onur manifestosu niteliğindedir. Sonuç olarak kaynak, bozkurtluğu bir ideolojinin ötesinde, doğruluk ve özgürlük üzerine kurulu köklü bir yaşam felsefesi olarak tanımlar.
Bozkurt, doğada bir yırtıcıdır.
Ama Türk töresinde bir ahlak ölçüsüdür.
Onu sembol yapan dişleri değil; eşine olan sadakati, sürüye olan vefası, özgürlüğe düşkünlüğü ve leş yemeyecek kadar onurlu oluşudur.
Bozkurt, yalnız gezer ama yalnız bırakmaz.
Dostunu yarı yolda bırakmaz.
İşine gelmeyince yön değiştirmez.
Yalanla avlanmaz, hileyle yaşamaz.
Bu yüzden bozkurtluk, güçten önce karakter meselesidir.
Ve bu karakterin töreden süzülmüş, zamana direnmiş temel ilkeleri vardır:
Her şeyden önce dostluğa sadıksındır.
Yanında olanı, arkanda konuşmazsın. Dostluk senin için bir menfaat ilişkisi değil, bir emanet ilişkisidir.
Vefayı unutmazsın.
Bir selamı, bir iyiliği, bir omuz vermeyi yıllar geçse de inkâr etmezsin. Çünkü vefa, hafızası olanların erdemidir.
Yalanla işin olmaz.
Gerçeği eğip bükmezsin. İşine gelmese de doğruyu savunursun. Bilirsin ki yalan, kısa vadede kurtarır; uzun vadede çürütür.
Bu temelin üzerine bozkurt tavrı inşa edilir:
Az konuşup çok şey fark edersin. Gürültüyle değil, dikkatle güç kazanırsın.
Kimseye yaranmaya çalışmazsın. Herkesin sevdiği olmaktansa, kendin olmayı seçersin.
Göz temasın kısa ama etkilidir. Ne meydan okursun ne eğilirsin.
Gereksiz gülmez, samimi gülersin. Rol yapmazsın, kendini satmazsın.
Bir şeyler ters gidince paniklemezsin. Çünkü panik, zayıf zihnin refleksidir.
Kimseye üstünlük taslamadan özgüven gösterirsin. Sessizdir ama sarsıcıdır.
Dramaya hiç karışmazsın. İlgi çekmek için kaos üretmezsin.
Sosyal ortamda sakin kalırsın. Kalabalık seni büyütmez, yalnızlık seni küçültmez.
Ve insanların yorumlarını dert etmeden yoluna devam edersin.
Çünkü bozkurt, sürünün sesine değil, yönüne bakar.
Bu bir ideoloji değil; bir yaşam ahlakıdır.
Bozkurt bağırmaz.
Bozkurt yalvarmaz.
Bozkurt satılmaz.
Yürür.
Sadakatle.
Vefayla.
Doğrulukla.
