Ortalık her çeşidinden her şeyi bilen âkillerimizden geçilmiyor.
Gez dendi, geziyorlar, konuş dendi konuşuyorlar…
Sadece 63 kişi değil, ne türedi 63’ler var memleketimde, her yerdeler.
Psikolojik harekât, algı yönetimi mi denmişti ne, bir müddet önce!
……………………..
Üşenmedim saydım. Yazılı basında sürece alkış tutanların, karşı olanlara oranı 19/1. Görsel medyada ise oran 14/1
Ardından birde kamuoyu araştırması yayınlamazlar mı?..
***
Konu; hedefi büyük Kürdistan olan bölücü terör.
Görev; bölücülerle masaya oturup, yapılan pazarlığı meşrulaştırmak!
Anahtar sözcükler; barış, çözüm, huzur, birde anneyim diyenler var!
Zorlanırlarsa yedek akçe hazır, “ne yani akan kan durmasın mı?..”
***
Bu kadar “pişkinimiz” olunca, memleketimin başına sarılmak istenen diğer önemli meseleler geliyor insanın aklına…
Âkil’ce düşünürsek!
Ermenistan’ın toprak talebi mesela..
— Empati yapalım, canım ne olur ki!
Kıbrıs desek;
— Tek millet olsunlar canım ne güzel..
Ege;
— Eee komşu hakkı denen bir şey var!
Dicle Fırat;
— Adamların kitabında yazıyor onlara vaat edilmiş zaten!
Karadeniz;
— Gidin Atina’ya Pontus anıtı var, demek ki var sebebi.
İstanbul;
— Araştırdık zorla almışız ellerinden, ayıp etmişiz.
Kapadokya;
— Zaten kiliselerini açmıyor muyuz?
***
- Ne hoştur sorunsuz yaşamak, ne güzeldir sere serpe uzanmak; kimi zaman yayılıp, kimi zaman dürtüklenmiş, kimi zaman geviş getirerek yaşamak!…
- Ne hoştur âkilce yaşamak!..