7 Ağustosun ihtişamına neden gölge düşürmek istemektesiniz? O muhteşem manzarayı ve o muhteşem birlikteliği neden yer ile yeksan eyleme peşindesiniz? İnsan biraz düşünür. Yöneticiler hamasetten ziyade sonuç almaya, tekeden süt çıkarmaya çalışırlar.
Yahu kuzum! Siz gerçekten ABD’den Fetullah’ın iadesini istemekte ve iade edilmesinde samimi misiniz? Yoksa laf olsun torba dolsun. Siyasette seçmene selam peşinde misiniz?
7 Ağustos bana göre, Türk siyasetinde gururun kırıldığı, birliktelik tohumlarının atıldı bir gündü. Bütün Batı ve ABD, o müthiş manzarayı Türkün zor anında nasıl bir ve beraber olduğunu konuşacaktı.
Ama siz öyle bir iş yaptınız ki, bütün bunları bir kalemde silip attınız.
Nedir o, “İdam kararı önüme gelirse imzalarım” lafları. Nedir o, “Millet isterse idam gelebilir” çıkışları? Ben dahil milyonlarca kişi, idamın: kimileri için gelmesini isteyenlerdenim. Amma velakin: bu ülkenin yüksek çıkarları ve menfaatleri de söz konusudur.
Siz “idam idam” dedikçe Batı ve ABD hatta Pensilvanya’daki Fetullah bile “Oh oh!” demekte farkında mısınız?
Fetullah, kendini Mehdi sanan bir meczuptur. Onun için her şey mubahtır. İç savaş, kardeş kavgası hiç fark etmez. Yeter ki o, hayallerine kavuşsun.
Burhan Kuzu’nun dediği gibi, “Bir zamanlar FETÖ’yü kullandık” itirafınıza rağmen. Fetullah’ı yine bitirecek olan AKP ve Sayın Erdoğan’dır. Çünkü o yapıyı en iyi bilenler Erdoğan ve AKP’dir. Kolay mı 12 yıl koyun koyuna yatmak, iş tutmak, orduyu dizayn etmek, kaset ve komplolar hazırlamak.
Şu an için ülkemin öncelikli sorunu; PKK ve FETÖ terör örgütüdür.
Fetullah’ın Türkiye’ye getirilip bağımsız Türk adaletine teslim edilerek: hak ettiği cezayı alması en büyük hayalimdir.
Ama siz, Türk ve dünya basınının önünde ve milyonları topladığınız bir kutlu birliktelikte: “İdam idam” derseniz. Batı ve ABD’de “oh oh” derler. Yabancı basın da bu söyleme kilitlenmiş olmalı ki, o muhteşem kalabalık ve birliktelikten ziyade ”İdam” sözünü baz alarak. Türkiye’nin demokrasiden uzaklaşmakta olduğunu yazmaktalar.
Kaldı ki, idamın da iyice düşünülmesi gerek. Şayet İdam kaldırılmamış olsaydı: Balyoz ve Ergenekon davalarında idam edilecek paşaların ve askeri personelin vicdani ve yasal sorumlulukları: “Kandırılmışız, Allah affetsin. Milletimden de özür diliyorum” söylemi telafi eder ölenleri geri getirir miydi?
İnanın sizin bu, iç siyasette, oy almaya yönelik “İdam” sözünüze Fetullah, Yunanistan ve diğer Batı ülkelerine kaçan 15 Temmuz kalkışma artığı pislik subay ve askerler de “Oh…Oh!” demekte haberiniz olsun. Çünkü iade edilmemesine büyük bir sebep ve güzel bir gerekçe hazırlamış olmaktasınız. Bilmem haberiniz var mı?
Eğer niyetiniz Fetullah’ı alıp yargılamaksa; söylemlerinizi daha akıllıca ve daha politik yapmalısınız. Mesela, “Gereken neyse yapılacaktır” gibi.
Sanırım bu çıkışın ne getirip ne götüreceğini gören Başbakan Sayın Yıldırım, “Onlar için idamdan daha ağır cezalar vardır.” Diyerek gereken politik konuşmayı yapmış ve İDAM işini rafa kaldırmıştır.
Esen kalınız.
