S. Erdoğan ve AKP’nin çiçeği burnunda Genel Başkanı ve yeni Başbakanımız S. Davutoğlu, “Bu can bu tende olduğu sürece Paralel Yapı ile mücadele edeceğiz” demekteler.
Bizce de doğru bir iş yapacaklar ve yapıyorlar da. Dinimiz, dinde farklılaşmayı, bölünmeyi kesinlikle kabul etmemektedir. “Dinlerini parça parça edip, grup grup olanlar var ya! Senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır. Sonra (Allah) onlara yaptıklarını haber verecektir.” Enam: 159, “O müşriklerden-Tanrıya ortak koşanlardan– (Olmayın ki) onlar, dinlerini ayırıp öbek öbek olmuşlardır. Her gurup kendilerindekine güvenmekte ve övünmektedir.” Rum: 32 ayetlerinden de anlaşılacağı üzere her ne ad ve isim altında olursa olsun; dinde farklılaşmayı ve gruplaşmayı ve bununla övünmeyi de kesinlikle yasaklamıştır Allah (cc).
S. Erdoğan ve AKP kurmayları, 17 ve 25 Aralık “Büyük yolsuzluk ve rüşvet Operasyonları” sonucu mızrağın kendilerine dokunması sonucu; “Paralel Yapı var!” feryadını bastılar ve güya bu yapıyla da hesaplaşmaya giriştiler ve mücadele etmekteler. Ergenekon, Balyoz, Casusluk suçlamalarıyla TSK, pasifize edilip itibarsızlaştırılmaya çalışılırken; PARALEL YAPI var mıydı, yok muydu? S. Erdoğan bu davaların SAVCISI mıydı değil miydi?
İnanasım geliyor ammaaaaaaaaaaa.. İnanamıyorum. Eğer 17 ve 25 Aralık operasyonları olmasaydı; böyle bir yapıdan bahsedilecek miydi ve böyle bir yapı ile mücadeleye girişilecek miydi?
Bu Aralık operasyonları patlak verdiğinde, S. Erdoğan, “Ben çocuklarımı, ailemi ve bakanlarımı bu Paralel Yapıya vermiyorum. Ama daha bağımsız ve yansız Türk adaletine teslim ediyorum” diye bir İRADE göstermiş olsaydı; “Paralel Yapı”nın varlığına inanacaktım.
Yine S. Erdoğan, kendisine uzanan operasyon sonucu; “Ben bu adalete ve hâkimlere güvenmiyorum. TSK’nın ve saygın Türk subaylarının başına açılan bela ve itibarsızlaştırma hareketlerini de tanımıyorum ve TSK ile bu subaylarımızın İTİBARININ iade edilmesi için gereken hukuki yapıyı da oluşturacağım” deseydi.
Diyemedi ve demedi.
İşte bende sade vatandaş olarak, paralel yapının olduğuna inanacaktım ve S. Başbakana, ailesine ve bakanlarına bir KUMPAS kurulduğuna inanacaktım.
Şimdi nasıl ve hangi gerekçelerle, “Paralel Yapı” sözüne inanayım.
Evet.. Bir yapı var. Emniyet ve adalet sisteminde bir paralel yapı var gibi. Bunu hissedebiliyorum. Ama bu yapı, sadece; Erdoğan ve ailesi ile bakanlarına mı yönelik?
TSK’ya, değerli Paşalarımıza, saygın siyaset ve bilim adamlarımıza, medya mensuplarına yönelik bir yapı yok mudur? Binlerce insan ses ve görüntü tapeleriyle mağdur ve perişan edilmedi mi?
Bütün bunları görmezden gelip sadece Başbakan ve bakanlara yönelik bir paralel yapı olduğu, hiç inandırıcı gelmiyor.
Size geliyor mu?
Adaletsiz bir ülke mezbahadan başka bir şey değildir.
Kuvvete dayanmayan adalet aciz, adalete dayanmayan kuvvet zalimdir.
Beni, paralel yapıya inandırmanız için, adil ve adaletli olmanız gerekiyor.
Esen kalınız.
