Teşekkür-Şükür-Kibir

İslam hassas, hoşgörülü, zorlaştırmayan bir dindir. İnsanlara neleri yapmayacağını, yapmaması gerektiğini tek tek tembihlerken; diğer konuları biz kullarının aklına, irfanına, vicdanına bırakmıştır.
 
İslam’ın en sevmediği şey; kibirdir. Kibir: kendini beğenme, insanlara yukarıdan bakma, kendinden başka herkesi küçük ve eksik görme hastalığıdır.
 
Sanır ki, her şey benimledir. Ben varsam vardır. Ben bilirim, benim dediğim olur. Her şey benim için, bana göre olmalıdır mantığını benimsemiştir.
 
Başkaları bilmez, anlamaz.
 
Kibrin en etkileyici ilacı ve panzehri; alçak gönüllülüktür.
 
Alçak gönüllülüğün aslı teşekkür sonrası da şükürdür.
 
Kibirli insan teşekkürü bilmez. Teşekkürü bir aşağılanma, bir kompleks sayar.
 
Onun için kibir; insanlığın en büyük suçlarından, tedavisiz hastalıklarındandır. Onun için kibirli insan; şeytanın arkadaşı ve yoldaşıdır.
 
Hepinizin bildiği gibi şeytanı da kibri lanetletmiş ve cennetten kovulmasına neden olmuştur.
 
Kibrin en büyük ilacı: teşekkürden geçer.
 
Teşekkür: nezaketin, yumuşak başlılığın, alçakgönüllülüğün ve hoş görmenin tecellisidir.
 
Herhangi birine, herhangi bir nedenden dolayı teşekkür edemeyen insan; şükretmeyi bilemez. Şükretmeyi bilmeyen insan ise kibir denen şeytanın özelliğine sahiptir.
 
Onun için; İslami anlayışta; kula teşekkür edemeyen, Allah’a şükredemez.
 
Allah’a şükredemeyen; şeytanın dostu olmaya mahkûmdur.
 
Kibir, kişiyi kırıcı, itici, sevilmeyen, benimsenmeyen, yanında olmaktan sıkan bir insan yapar. Kibirli insan korkaktır, kibirli insan cesaretsizdir. Kendinden başkasına güvenmez. Onun için etrafındakilere şüpheyle bakar.
 
Mert olanı sevmez, tevazu sahiplerini benimsemez.  Sık sık adam değiştirir ya da adam harcar.
 
Lüksü, gösterişi, harcamayı, israfı çok severler. Söyledikleri ile yaptıkları birbirini asla tutmaz. Güven vermezler, şüphecidirler.
 
Allah, şeytanı kibri ve güvenilmez olduğu için kovmamış mıydı cennetten.
 
Tekrar edelim: Kuluna teşekkür edemeyen, Rab’bine şükredemez. Allah’a şükretmeyen ise kibirli şeytanın dostudur.
 
Esen kalınız.