Mehmet Özkendirci’nin bu köşe yazısı, Türkiye’deki güncel meselelere odaklanan ve eleştirel bir bakış açısı sunan çok yönlü bir yazıdır. Yazar Mehmet Özkendirci, ilk olarak hukuk sistemindeki adaletsizlikler ve çifte standartlar üzerine yoğunlaşmaktadır. Özellikle, yargı süreçlerindeki tutarsızlıkları, belirli davalardaki hafif cezaları ve bazı kişilere yönelik keyfi uygulamaları sorgularken, iktidarın söylemleri ile uygulamaları arasındaki çelişkilere dikkat çekmektedir. İkinci olarak, yazar “Kent Uzlaşısı” adı altında yürütülen siyasi diyalogları ele almakta ve CHP’nin, geçmişte terörle ilişkilendirilen partilerle aynı platformda bulunmasını eleştirmektedir. Bu işbirliğinin, Atatürkçü çizgiden sapma ve Kürt seçmenlere şirin görünme çabası olarak yorumlandığı görülmektedir. Metnin sonraki bölümleri ise daha günlük yaşamla ilgili konulara değinmektedir: kamusal alanlardaki pisuvarların kaldırılmasının yarattığı sorunlar ve özellikle yaşlı ve prostat hastaları üzerindeki olumsuz etkileri ele alınmaktadır. Son olarak, yazar, trafikteki “sarı ışık tuzağı” uygulamasını eleştirmekte ve bu durumun hem sürücüler için tehlike oluşturduğunu hem de devlet için haksız bir gelir kapısı olduğunu belirtmektedir. Genel olarak, metin, Türkiye’deki çeşitli sosyal, siyasi ve idari sorunlara sivri dilli ve eleştirel bir perspektiften yaklaşmaktadır.
Gündem fazla olunca tek yazı yetmiyor. Ben de rasgele 4 konu seçtim…
Özgür Özel’e kamu görevlisi Başsavcı Akın Gürlek’i tehdit ve hakaretten sayısını unuttuğumuz yeni bir dava açılıyor. Benim kıt aklıma takılan bir soru var, acaba bu görevliler yasaları bağımsız ve tarafsız uyguluyorlar mı Adalet Bakanı hep söylediği gibi yargı bağımsız ve adil ise… Mesela sarhoş bir sürücü hız sınırını aşıp bir şekilde bayanı öldürürken neden sadece 41 gün hapis cezası veriliyor. Bu resmen cinayeti teşvik olmuyor mu? Artık düşmanlarınızı silahla bıçakla öldürme devrinin modası geçiyor. Çek kafayı biraz sür hasmının üzerine al birkaç ay hapis cezası kurtul cinayet suçundan yıllarca hapisler de yatmaktan. Mesela Kızılay eski başkanının ehliyeti olmayan muhterem kerimeleri yolda kaza yapıyor bir genç ölüyor iki genç yaralı. Hanım kızımız herhalde zaman aşımına uğratılıp bir gün bile hapiste yatmayacak görünüşe göre.
Fakaaatt, haklarında hiçbir somut delil olmayan iftiracıların ifadeleri itiraf sayılıp tutuklu bulunan yargılanmak için evlerinden sabaha karşı alınıyor. İşin trajikomik yanı Kürt kökenli vatandaşlarımız CHP belediye ile seçimlerinde kent uzlaşısı yaparken analar ağlamasın diye başlatılan canibaşının istediği TBMM’de bir komisyonda birlik beraberlik nutuklarının atılması. Halen onlarca Belediye Başkanı PKK’lı damgasıyla yerlerine kayyum atanırken bu garip komisyonda insan sormadan edemiyor CHP’nin orada ne işi var. Son derece şeffaf olacak toplantının bazı kararları güvenlik nedeniyle medyaya yapalı olacak. İçinde Gaffar Okkan’ı şehit edenlerin, domuz bağıyla insanları katleden görüşün partisi Hûdapar ve 40.00kişinin katili PKK’nın TBMM’de temsilcisi DEM varken…Meşhur bir halk deyimi vardır; “Benim kızım başını örter kıçını açar”… Bu komisyonda CHP’nin bulunması birçok görüş için yanlış. Bir kqç Kürt seçmene şirin bir gözükmek için Apo’nun fikirlerini dikkate alması kurucusu oldukları Atatürk ün çizgisinden sapma olmuyor mu? Evet analar ağlamasın demokrasi ve özgürlük iyi kelimeler ama bunları kimlerle görüştüğünüz daha çok önemli.
PİSUVARLAR NEDEN KALDIRILDI…
Prostat hastaları tuvaletlerde kuyrukta bekletilirken bir bundan kimler zevk alıyor, yere çömelip eski tip tuvaletlerden kalmakta zorlananlar ayakta işemeye zorlanırken pantolonlarına idrar bulaşıyor. Hangi kafa takılmış pisuvarları söktürür. Aslında kentlerin birçok yerinde yaşlı ve prostat hastaları için sadece pisuvarlı tuvaletler yapılmalı…
SARI IŞIK TUZAĞI
Trafikte normal hızla ilerlerken yeşil ışıktan sonra göz kırpar gibi sarı ışık yanıp sönüyor. Bu durumda birçok araç ya kırmızı ışıkta geçmiş oluyor ya da yaya çizgisi üzerinde duruyor. Bazen de ani frenle arkadaki araçtan darbe alıyor. Bu umudunu vergi ve cezalara bağlayan ülkeler için iyi bir gelir kaynağı olabilir fakat pek de dürüstçe sayılmaz…
