Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Cumhurbaşkanımızın 8 adet uçağı olması tevazuunun zirve halidir

Cumhurbaşkanımızın 8 adet uçağı olması tevazuunun zirve halidir

Ocak Ayı tırmanışımız da bitti. Yokuş aşağı saldık. Bir daha ki Şubat rampasına kadar rahatız. Değerli dostlarım, kardeşlerim hepinize kalbi “Merhaba”larımı sunuyorum… Bugün bir “Potbori” demeyeceğim, ama “Çeşitleme” diyeceğim şekilde, yazıma yön vermek istiyorum. Böylece Türkçe kullanmadığım için bana kızan, değerli okurum Fehmi Aygün Kardeşimden de fırça yememiş olacağım…

Kimse ciddiye almıyor ama  çok ilginç orman yangınları sanki bir plan çerçevesinde gerçekleşiyor… Giresun, Samsun ve en son da Ordu’da, bu mevsimi bırakın, yazın bile yangın ihtimali sıfıra yakındır… Bir aralar aynı şekil de Trabzon’da oluşan yangınlar ve o bölgelerin “Katar’lailişkilendirilmesi aklımıza “Acaba” sorularını getiriyor… Bana göre; yangınların hemen sonrası, medyaya servis edilen içki şişesi görüntüleri de ,gizlenmeye çalışılan ana sebebin paratoneri gibiOlay kişisel hatadan değil, organize bir olaydan kaynaklıdır zannımca… Beyler, gene aklımızla alay ediyorsunuz… Bu mevsimde kimse oralarda alem yapmazYapsa bile bırakın kıvılcımı, bir kova közü bile boşaltsanız, yangın çıkaramazsınızUlaşılmaya çalışılan netice, atılan taşın üç- dört kuşa çarptırılması operasyonudur

Yimpaş fatihimiz çok ama çok değerli CB Yrd. cımız Fuat Oktay Beyefendiler olaya son noktayı koydular… Kimisi, on iki, kimisi on üç diyordu. Utanmasalar elliye kadar çıkabilirlerdi… Öğrendik ki RTE’nin , sekiz tanecik uçağı varmış… ABD gibi basit bir devletin başkanına ait iki; Rusya gibi zavallılar topluluğunun başkanına ait bir uçak varken Türkiye gibi bir devletin başkanının sekiz tanecik uçağının olması, kanımca, tevazuunun zirve halidir… Bunların 12-13’e çıkması hatta daha da fazlalaşması gerekirken  mevcut üstünden bile kötü siyaset yapmak olsa olsa bizim muhalefetimize has bir durumdur

Hazır fırsat bulmuşken, şu an benim gibi emanet ve misafir Ülkücülerin durumu ile ilgili birkaç kelâm etmek istiyorum, kime mi, Sn. Meral Akşener Hanımefendi’ ye… Sn. Gen Bşk., Cumhur ittifakının geleceği bir bakıma sizin ellerinizde görünüyor… Bu mesuliyeti kaldırıp kaldıramayacağınız ve kriz dönemini nasıl yöneteceğiniz, güçlü performansınıza bağlı… Bu yeteneğe sahip görünmenize rağmen, söylentileri, kökünden kestirip atacak, kararlı ve yorum yapılamayacak konuşmalar üretemiyorsunuzBu politika gereği midir yoksa henüz olgunlaşmamış siyasetlerin neticesi midir bilemiyorum… İskeletinizi teşkil eden bizler gibiler kimsenin çantasındaki keklik olmadığımızı gösterdik… Yeni yerimizde henüz bu aşamaya gelmesek de puslu ufukları sevmediğimiz aşikârdır… En azından ileride “söylemiştik” kozunu elimizde tutabilmemiz  için  bu kısmın yazılması gerekliydi… Sn. Gn. Bşk. Doğu Türkistan olayı bizim için çok önemlidir… Dünyadaki ikinci kalabalık Türk nüfusuna sahip olan bir bölge ve Anayurdumuzdan bahsediyoruz… Kesinlikle kırmızı çizgimizdir… Aksi durumda memleketim Şanlıurfa’nın kurtuluşunda olduğu gibi, silah bulamasak bile kazma kürekle yaşımıza başımıza bakmadan ortaya çıkabiliriz…  Herhangi bir işarete de gerek yoktur. Bu içgüdü, genetik yapımızda mevcuttur… Kudreti de damarlarımızda ki “Asil Kanda” mevcuttur… Aynı düşünce de olduğunuzu biliyorum, onun için de Uygur Kardeşlerimize daha çok sahip çıkmanızı istiyorum… Esas sahip çıkması gerekenlerin, “Sahip” koruyuculuğu yaptığı düşünülürse, yükünüzün ağırlığı aşikârdır. Siz, Ca Ce gibi yanar dönerlerin de boşluğunu doldurmak zorundasınız… İşiniz; tabii ki kolay değil ama, bu…

Utanmazlık artık yaşam tarzı halini aldı. Ticaret Bakamayanı gene kameraların karşısına geçti, gri propaganda harikaları yarattı. İhracatın füze gibi odluğunu anlattı. Cari açığın 150 milyar $’ı geçtiğinden hiç bahsetmedi. Dünyada kriz döneminde ithalatı artan tek Ülke olduğumuzu hiç söylemedi… Beni gene basit bakkal hesabına yöneltecekler. Ama başka çarem de yok. Anlayışlar sıfırın altında… Bir köylü düşünün… 20 kg süt üretiyor bunu 100 liraya satıyor. Yaptığı toplam harcama da 130 lira… Arada 30 liralık açık var. Bunu bir şekilde kapatması lâzım. Gelişmiş tekniklerle süt üretimini %50 arttırıyor. 30 litre süt ve 150 lira gelire ulaşıyor. Buna karşılık harcamaları130 liradan 200 liraya çıkıyor. Açık miktarı, 70 tl. Şimdi buna sevindirici bir haber olarak bakabilir miyiz… Üretimi %50 arttırdık diye yaygara koparabilir miyiz… Ey ahali anlayın artık… Oğlanlar bile anlamış olmalı…

Eskiden bir uçma merakı vardı. Uçmanın “Uçmağa varmak” olduğu anlaşıldıktan ve de olaya, Yurt dışı komedyenlerin de sahip çıkası sonrası, bu kelime-i imaj görevini tamamlayarak yerini “şahlanmaya” bıraktı. Asıl anlamının Şah-Mat olduğunu söylesek de kimse itibar etmedi… Netice, bir Şah-Mat daha oluştu. Hem de çoban şah-matı… Canımızı emanet ettiğimiz, şu an için en çok ihtiyaç duyduğumuz kesim olan doktorlarımızın kasım ayı alacakları ödenmedi. İnsanlar ekranlarda zor durumda kaldıklarını haykırıyor… Meslek gurubunu seversiniz veya sevmezsiniz ayrı mesele ama, şu an onlara çok ihtiyacımız var. Onlarında morale çok ihtiyaçları var… Şahlanırken nasıl bir çözüm bulacağız bilemiyorum ama bana göre en garanti yol IBAN yayınlamakHalkımız gerekirse kolundaki bileziği bozdurur doktorunu aç sefil bırakmaz…

Hafta başı dışarda dolaşırken dikkatimi çekti… İnsanlar yürürken, elleri arkada ve popolarının üstünde, muhafaza eder gibi yürüyorlar, hem de avuçları en açık biçimde. Acaba Cengiz Han dolaşmaya mı çıktı diye düşünürken eve vardım… Gelir gelmez hemen haberleri açtım, sebebini öğrenmeye çabaladım. Esasında hiç te çabalamama gerek kalmadı. İlk haber de durumu anladım… Hariri Türkiye’ye gelmiş ve RTE ile görüşüyordu. İkilinin samimi pozlarını görür görmez bende gayriihtiyari, elimi arkama götürdüm ama hemen de çektim. Çünkü, uzun zaman önceden beri koruyacak bir durum ortada kalmamıştı… Bu yüzden son kaleyi kollama düşüncesiyle, kulaklarımı ve arkalarını emniyete aldım

Daha neler çıkacak demiştim ya… Baş kripto da devreye girdi… Canan’ın Gn Bşk.’ı Dersimli Bay Kemal, siyasi tecrübesini konuşturarak “Sözde CB” olayını gündeme taşıyıp karşı tarafa, altın tepsi için de gündem ısmarladı. Hayrını görün… Size muhalefet yapıyormuş gibi yaparak, karşı tarafın değirmenine su taşıyan kimseleri zaman zaman ifşa edeceğim… Listenin çok, çok uzayıp gideceğine emin olabilirsiniz…

Sevgili dostlarım. Bu konuyu daha önce de yazmıştım… Çok kıymetli veya gündemi etkileyecek kimseleri kaybediyoruz. Hepsinin farkındayım ama, benim köşem “Vefat ilanları sayfası” değil. Sevgili Nedim. Gazetelerin bu bölümleri de var. Oraları okuyunuz, benden beklemeyin…

Umudum yok ama İnşallah, yarın daha iyi şartlarda buluşuruz. Hepiniz Allah’a emanet olun. Hoşça kalınız…

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!