Yusuf Dülger
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Kurtuluş Savaşı Gezisi 2018 (22)

Kurtuluş Savaşı Gezisi 2018 (22)

0
Paylaş
Salihli’de Milli Mücadele
 
3-4 Eylül gecesini Manisa’nın ilçesi Salihli Öğretmenevi’nde geçirdim. Öğretmenevi’nin girişinde Ömer Halisdemir ve 15 Temmuz gecesinin büyük boy fotoğrafları ile karşılaştım. 1. Kata çıkınca karşımda Türk bayrağı yerine bir Osmanlı arması buldum.
 
4 Eylül gününü öğleye kadar gezimin amacına yönelik yerlerde ve Salihli Belediyesi’nde geçirdim. Salihli’de köylere çıkamadım, yurttaşlarımızla sohbetler yapamadım. Size bu açılardan bilgi veremeyeceğim. Bunun yerine size, Salihli Belediyesi yayınlarından olan: Osmanlı Arşiv Belgelerinde Salihli, (Komisyon Ankara-2011) adındaki belgesel kitap ile Kurtuluş Savaşı’nda Salihli, (Teoman Ergül İzmir tarihsiz) adındaki kitaptan bilgi ve belgeler aktaracağım. Sanırım bu bilgi ve belgeler Salihli’deki Kurtuluş Savaşımız hakkında bazı ipuçları verecektir.
 
 

Osmanlı Arşiv Belgelerinde Salihli Kitabından konu başlıkları:
 
1- “Salihli’de toplanan gönüllü askerlerin ne kadar olduğu ve başlarında ne kadar subay bulunduğu ve bu kuvvete MEŞRU MİLLİ HAKLARIMIZIN SİLAHLA DEĞİL DİPLOMASİ İLE ELDE EDİLEBİLECEĞİNİN BİLDİRİLMESİ” hakkında. 24 Haziran 1919.    
 
Acele olarak Salihli Kaymakamlığına iletilen bu yazı henüz İstanbul ile bağını koparmamış Aydın Valiliği tarafından gönderiliyor; işgal edilen yurdumuzdaki haklarımızın silahla değil, diploması ile elde edilmesini (?) istiyor. (s.27)
 
2- “Salihli’de bulunan Altmış Sekizinci Alay, Dördüncü Tabur asker ve hayvanlarının iaşe yokluğu sebebiyle aç kaldıklarından, iaşelerinin mahallince temin edilmesi” hakkında. 02 Eylül 1919
 
İstanbul Harbiye Nezâreti, Levâzımat ı Umumiye Dairesi İkinci Şube’sinin  (Yani Osmanlı Devleti’nin 1919’da) Dâhiliye Nezâret i Celilesi’ne (İçişleri Bakanlığı) gönderdiği yazı işte bu. Yüzyıllarca Türk halkının vergi ve aşarı ile geçinen Saray ve çevresi halkın ölüm-kalım savaşı verdiği bir anda halkına diyor ki: Benden, aç kalan asker ve savaş hayvanlarını doyuracak gıda yardımı bekleme, açlık sorununuzu mahallinde çözün, İstanbul’dan size ekmek yok… (s.31)
 
3- “İzmir Yunan Fevkalade Komiserliği tarafından Bab ı Aliye gönderilen Kostantinos Matkos’un Yunan temsilcisi sıfatıyla göreve başladığı” hakkında. Kasım 1921 (s.53)
 
Bu alçakça yazı Bab ı Ali’nin Dahiliye Nezâreti (İstanbul Hükümeti’nin) tarafından Hariciye Nezareti’ne yazılıyor. Rebi’ülevvel (1) 340 ve Teşrin-i Sani (1) 337
 
Bu kitap büyük boy olup orijinal belgeleriyle birlikte 335 sayfadır. İçinde önemli belgeler var. Merak edenler Salihli Belediyesi ile iletişim kurarlarsa belki edinebilirler.
 
 
Birkaç alıntı da Kurtuluş Savaşı’nda SALİHLİ adındaki kitaptan yapayım:
 
1- “Salihli’de daha önce, muhtar “İON DEVLETİ” ilanı dolayısıyla İMZA VERMEDİKLERİ İÇİN tutuklanıp serbest bırakılanlarla birlikte 30 Ağustos’tan sonra yeniden gözaltına alınanlar Yunanistan’a sevk edilmişlerdi. Bu kişiler Belediye Başkanı Hacı Davut (Ulaş), Belediye Meclis Üyesi Mahmut Nuri (Karaman) Kaymakam Abdullah Feyzi, Müddeiumumi Mehmet Kamil (sonraları Manisa’da avukatlık yapmıştır), Reji İdaresi Müdürü Rahmi, Baytar İbrahim beyler ile Askerlik Şubesi Mülhakı Ali Efendi idiler.” (s.12)
        
2- Salihliye ilk giren 11. Süvari Alayı’nın komutanı Ali Rıza (Ülgenalp) anılarında şunları yazmaktadır:
 
“Nigar adında 8 yaşlarında bir kız çocuğu, “TESLİM” diye ellerini kaldırmış bulunmasına karşın kurşunlanarak öldürülmüştür. Yüz on kadar kadın ve kızın ırzına geçtikten sonra yanlarında İzmir’e doğru götürmüşlerdi. Bunlardan altmış kadarı kaçıp kurtulmuştur.” (s.15)
 
3- 5. Süvari Kolordusu Komutanı Fahrettin  (Altay) 5 Eylül 1922 günü Salihli’de yapılan Türk-Yunan Savışı ile ilgili anılarında şunları yazmaktadır:
 
“Sabaha karşı süvarilerimiz Akdeniz havasını almaya ve kendilerini İzmir kapılarında görmeğe başlamışlardı. Yüksek sesle memleket havaları ve zafer şarkıları söylüyorlar, sesleri sabahın temiz rüzgarlarına karışıyor, atların kişnemeleri ve nal sesleri de bu ahengi tamamlıyordu. Mustafa Kemal’in hedef olarak gösterdiği Akdeniz’e bir an önce kavuşmak için süratle geçen bu yolculuğun zevki anlatılamaz…” (s.19)
 
Salihli’deki Türk-Yunan savaşının en şiddetlisi 5 Eylül günü istasyon çevresinde olmuş. Bu çatışmada biz ikisi rütbeli olmak üzere, 19-20 civarında askerimizi şehit vermişiz. Yunanlıların kaybı çok daha fazla imiş. Yörede hayatını kaybeden asker-sivil tüm şehitlerimizi, 8 yaşındaki Nigar kızımızı rahmetle anıyoruz. Kabirleri cennet olsun.  
 
 
Devamı var

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haberiniz ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!