İşte tam bu aşamada Başkan Trump’tan “Suriye'de bulunmamızın amacı DEAŞ'ı yenmekti. DEAŞ'ı yendik… çekiliyoruz” açıklaması geldi. Aynı zaman diliminde de Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada “Suriye'den çekilmeye başladık” denildi.
Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump görüştü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşme sonrasında ‘bir kaç gün içinde başlayacak’ dediği Fırat'ın doğusuna yönelik askeri harekâtın yakın zamanda yapılmayacağını açıkladı. Cumhurbaşkanı “Trump'la yaptığımız telefon görüşmesi, gerek diplomasi ve güvenlik birimlerimizin temasları, gerekse Amerikan tarafından yapılan açıklamalar, bizi bir müddet daha beklemeye yöneltti, tabi bu ucu açık bir bekleme süreci değildir.” Dedi.
PYD’ye zaman ve müttefik kazandırmak!
ABD Başkanı Trump’ın niyeti ise daha başkadır. O, açık açık ‘Suriye'den çekilmeyi zamana yayacaklarını ve Kürt güçlerini koruyacaklarını’ söyledi. Dahası Suriye için de, “Kum ve ölümden söz ediyoruz. Büyük bir zenginlikten söz etmiyoruz” diyerek gerçek niyetini ortaya koymuş oldu Dış işleri Bakanı Mıke Pompeo da ”Sadece çekilme değil… Türklerin Kürtleri katletmemelerini sağlamak” gibi küstah bir ABD misyonundan söz etmiştir.
Gelinen aşamada “Suriye’den çekiliyoruz” diyen ABD’nin gerçekte Türkiye’yi oyalayarak PYD’ye zaman kazandırmak istediği açıktır. Nitekim bunda da başarılı olmuştur. ABD’nin “Suriye’den çekiliyoruz” açıklaması “bir kaç gün içinde” harekâta başlayacak olan Türk birliklerinin sınırda tutulmasına neden olmuştur. Türkiye’nin operasyonu yapmasının geçiktirilmesi, YPG’ye zaman ve müttefik kazandırmak amaçlıdır.
Suriye’nin kuzeyinden ABD’nin çekilmesiyle oluşacak güç boşluğunu Türkiye’nin doldurmaması için Suudi liderliğindeki blok, ABD’nin yönlendirmesiyle harekete geçmiş bulunmaktadır. Suudiler bir yandan Esad rejimi ile iyi ilişkiler kurarak, diğer yandan Suriye’nin kuzeyindeki YPG’yi parayla satın alarak Türkiye ve İran’a karşı onları kullanmayı düşünmektedir.
Nitekim PYD yöneticileri ABD'nin Suriye'nin kuzeyinde YPG'nin olduğu alanlara Arap devletlerini yerleştirmeye çalıştığını açıklamışlardır. Trump'ın ABD'nin çekileceği bölgelere Arap ülkelerinin askerlerini konuşlandırmak istediğini, bu amaçla Mısır ve BAE subaylarının Menbiç'te incelemelerde bulunduğunu da İsrailli istihbarat kaynakları açıklamaktadır.
Wall Street Journal (WSJ) gazetesi, Suriye'den çekilmek isteyen ABD Başkanı Donald Trump'ın, Suriye'nin kuzeydoğusundaki Amerikan askerlerinin yerine Mısır ve Körfez Arap krallıklarının askerlerinin konuşlanması için temaslar yürüttüğünü yazdı.
Trump'ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, kısa süre önce Mısır İstihbarat Servisi Başkan’ından Suriye'ye Arap gücü planına Mısır'ın katkıda bulunmak isteyip istemediğini sorduğu, açıklandı. Trump yönetimi açıkca Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Katar'dan bölgeye asker göndermelerini talep etmektedir.
Konuyla ilgili olarak Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri de Mısır'ın Suriye'ye Arap askeri gönderilmesi olasılığını diğer ülkelerle görüştüğünü açıkladı. “Şükri, Suriye'deki durumla ilgili olarak, ülkedeki askerlerin Arap askerlerle değiştirilmesinin olasılık dahilinde olduğunu” söyledi. Şükri, “Bu öneri sadece medya tarafından tartışılmıyor aynı zamanda bu fikirlerin Suriye'de istikrarı sağlamaya nasıl katkı yapabileceğini tartışan ve müzakere eden çeşitli ülkelerin yetkililerince de ele alınıyor” diyor.
Türkiye’ye karşı ABD’nin oynadığı bu yeni oyun bozulmalıdır. Bunun yolu da Fırat’ın doğusundaki stratejik hedeflere karşı bir an önce harekete geçmekle mümkündür. ABD’nin bölgeyi Türkiye karşıtı güçlerle doldurmasına daha fazla izin verilmemelidir.