Yılbaşına gıcık olsun, zihinleri bulandıralım, kaos ve kargaşa yaratalım diye Mekke’ni Fethini 31 Ocak’a iliştiriverdiler. Oysa Mekke’nin fethi, tarihi kaynaklara göre; (İbn İshâk, İbn Hişâm, Belâzûrî, Vâkıdî, İbn Esir, İbn Kesir, Taberî) gibi pek çok ARAP tarihçinin ittifakla verdiği tarih: Hicrî takvime göre 20 Ramazan 8’de (Hicretin 8. yılı) gerçekleşmiştir. Bu Hicri tarih, Milâdî takvime uyarlanınca 11 Ocak 630 tarihi elde edilir.
İnsan bu kadar mı açığa düşer hayret.
“Beğenirsiniz ya da beğenmezsiniz. O Türkiye’nin yetiştirdiği bir İlim adamı değerli (!) insan” dedikleri; Fetö ile kanka iken bir “Kutlu Doğum haftası” icat etmişlerdi de bunu da ne hikmetse Nisan ayına montelemişlerdi. Fetö bunlara oyun oynayınca bu kutlamadan da vaz geçtiler. Artık ya kutlanmıyor ya da çok cılız ve sönük bir şekilde. “Akıl erdirmez misiniz neden böyle oluyor” diye?
Şimdi İslam’ın gerçekleriyle bir örtüştürelim:
Bütün İslami kutlamalar “Hicri Takvime” göre Hz. Muhammed’in doğumu dahil yapılırken Kutlu Doğum Haftası'nı, Mekke'nin Fethini Miladi Takvime (31. Aralık) göre kutluyor olmak hangi akıllının işidir? Peki bundan: Mekkelilerin haberi var mı? Yok. Çünkü Mekke'nin Fetih tarihi, Miladi Takvime göre 11 Ocak.630.
Soru şu: ey Müslüman! İslam akıl sahiplerine indirilmiş bir dindir. Akıl sahiplerine hitap eder. Aklı olmayanın dini de yoktur, dini sorumluluğu da! Bunu da böyle bilesiniz.
Yılbaşını kutlamak nereden ve hangi gerekçe ile günah sayılıyor? Hz. İsa hak peygamber değil mi? Amentümüze göre, peygamberlere inanmak imandan değil mi? Bu gece, Hz. İsan’nın doğumuna atfen yapılıyorsa bunun neresi günah? Peygamberlerin ölüm-doğum günlerinin kutlanması neden günah sayılır ki?
Ha! Sen öküz altında buzağı arıyorsan o başka. Bak dostum, cehaletinden ötürü bilmiyorsun belki ama: Hıristiyanlar zaten o doğum gününü 26 Aralık akşamı kutlamaktalar.
Bir yıla girmeyi kutlamanın neresi hangi gerekçe ile yasak ve günah anlatabilir misin? İnsanların neşeyle, huzurla, dostlukla, yeme-içmeyle bir gün kutlamasının neresi yasak Allah’ını seversen?
Ey benim düşünemeyen cahilim! İtirazın o akşam alkol alındığına ise, onun için günah sayıyorsan unutma ki bir yılda bir tane yılbaşı var ama 364 de sair gün var. Alkol zaten her gün, her gece yasak ve haram değil mi? Cuma günü alkol alan yok mu, cumanın suçu ne? Eğer niyetin üzüm yemekse, çık sokağa, caddeye, meydana, meyhaneye adam gibi bu gerçeği anlat. Camilerde harıl harıl “Milli Piyango “biletinin yasak olduğunu söylediniz. Haberiniz var mı % 99’unun Müslüman olduğu Türkiye’de kaç milyon bilet satılmış? Acaba hepsini gariban laikler mi almış?
Ele alınır tarafınız yok. Artık sözleriniz de kale alınmıyor. Nefesinizi bari tüketmeyin de, milleti tefrikaya ayırmayınız. Kumarla, fuhuşla, alkole mücadelenizin yanına kamu malına zararı, emanete ihaneti, lüksü, israfı, gurur ve kibri, faizi, soru hırsızlığını, haksız kazancı, alınterine saygıyı, hayvan haklarını ve çevre temizliğini, çocukların ırzına geçmeyi, 9-13 yaşında kızlara nikâh kıymayı almayı ve bunların kötülüklerini de anlatmadığınız sürece sadece “Suya yazı” yazarsınız.
Artık inin şu güzel dinin sırtından. Çekin ellerinizi kutsallarımızdan. Hak etmediğiniz makamları korumak için din bezirgânlığını da bırakın artık. Azıcık da Allah rızası için KURAN okuyunuz lütfen!
Ve anlatın bize, “Yılbaşı kutlamanın” hangi gerekçe ile günah ve yasak olduğunu? Samimiyetle söylüyorum, inanın en çok günaha siz giriyorsunuz, haberiniz ola!.
Hadis dayatmalı, hurafe örtülü, Arap kültürlü cahil vaizlerin, beynin dış güçlere kiralamış sahte şeyhlerin uydurduğu DİNE değil; yüce Allah’ın indirdiği Hz. Peygamberin tebliğ ettiği GERÇEK İNDİRİLMİŞ DİNE inanın ve kimsenin de sakın ola inancını sorgulamayın, yargılamayın ki gerçek ve hakiki MÜSLÜMAN olasınız. Hiçbir gerekçe size bu hakkı vermiyor.
Kimse kusura bakmasın, amacım üzüm yemektir. İhlaslı kişi, kurum ve uyarılar başım-gözüm üstüne.
Esen kalınız.