Metin, siyasi bekleyişleri ve yolsuzluk iddialarını ele alıyor. Bir taraftan, seçimlerde sürekli yenilgiye uğramasına rağmen muhalif koltukta kalmaya kararlı siyasilerin mevcut iktidar için bir “Truva Atı” işlevi görme ihtimali üzerinde duruluyor. Bu durum, iktidarın halktan kopuşu ve son umudu olarak değerlendiriliyor. Diğer taraftan, Türkiye’deki çeşitli yolsuzluk vakalarına dikkat çekiliyor. Deniz Feneri, 17-25 Aralık yolsuzlukları, 128 milyar doların akıbeti ve Ankara’daki büyükşehir belediyesi dönemiyle ilgili soruşturulmayan suç dosyaları gibi örneklerle, geçmişteki büyük çaplı yolsuzluk iddiaları hatırlatılıyor. Ayrıca, aşırı maliyetli altyapı projelerindeki hatalı hesaplamalar sonucunda oluşan devlet zararlarına değiniliyor. Yazar, İstanbul Başsavcısının CHP hakkındaki yolsuzluk iddialarını bu geçmiş vakalarla karşılaştırarak kamuoyunun beklentisini ifade ediyor.
Aportta beklemek deyimi köpeklerin avını kovalamak için hazırda beklemek anlamına gelse de artık günümüzde köpeklerin yerini bazı insanlar aldı.
Yıllarca girdiği her seçimi kaybeden yenilen pehlivan güreşe doymaz misali, bazı siyasiler yenilgi yaşamakta dünya rekorlarını alt üst ederlerken halâ sabırla muhalif koltuğuna oturmakta kararlılar. Onlar da biliyorlar ki iktidarlara stepne olmaktan başka bir talepleri ve hevesleri yok. 23 yılda yıpranan halktan kopan iktidarların son umudu aportta bekleyen yenilgiye doymayan siyasileri Truva atının içine sokup kaleyi içten fethetme umudu. Durum olur mu olmaz mı belli değil fakat Nasreddin Hocanın göle maya çalması gibi ya tutarsa tüm göl yoğurt olur. İktidarın da son umudu bu, ya aportta Truva atına binmek için sabırsızlanan sevgili sadık rakipleri…
İstanbul Başsavcısı Akın Gürlek CHP dosyaları için dünyanın en büyük yolsuzlukları var demişti Henüz netleşmeyen bu yolsuzluk dosyalarından önce hafızamızı biraz gerilere götürelim… Akape zamanındaki bazı dosyalar, Deniz Feneri Yolsuzluğu: Bu yolsuzluk için Alman adli makamları asrın yolsuzluğu demişti… Bir sonuç çıkmadı. Dört Bakanın karıştığı 2013 yılındaki 17-25 Aralık Yolsuzlukları. Ayakkabı kutularında dolarlar ve para sayma makinalarının dava avukatları bugünün Adalet Bakanı olması ne yaman tesadüf. Sonra el konulan paralar faizleriyle alanlara iade edildi. Akıbeti halâ tartışılan 128 milyar dolar... Jelibonu maden sanan Mansur Yavaş’tan önce Akape’nin 21 yıl Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığını yapan partisinden vekil Bülent Arınç‘ın Ankara’yı parsel parsel sattı dediği, dünyanın en büyük dinozor mezarlığının mucidi ve sahibi Gökçek için yüzden fazla suç dosyasının kapağı bile açılmamış…
Bir de yolsuzluk değil fakat fahiş hesaplama hatalarıyla yapılan tesislerdeki devletin uğradığı milyon dolarlık, yol, köprü, hastane veya havalimanları… Örneğin Kütahya Havalimanındaki hesap sapması yüzde seksen beşten fazla. Aradaki kayıplar buralara yolu düşmeyenlerden kesiliyor, sanki matematikten pek anlamayan onlarmış gibi… Acaba Sayın İstanbul Başsavcısı CHP için eşi görülmemiş yolsuzluk dosyaları var derken, bunlardan daha fazlasını mı kastediyor… Merakla bekliyoruz.
