H. Nurcan Yazıcı
H. Nurcan Yazıcı

Belediyelerin Virüsle Mücadelesi!..

Belediyelerin Virüsle Mücadelesi!..

Pandemi ile mücadelenin neredeyse büyük bir bölümünü sağlıkçılara bıraktığımız doğrudur…

Bu süreç içinde yönetimlerin ve toplumun duyarlılığı konusunda çok da iç açıcı şeyler söylemek mümkün değil.

Özellikle yasakların tutarlılığı ve toplumun bu yasaklara uyması konusunda sınıfta kaldık diyebilirim. 

Bugün toplumda hala kurtarıcı olarak beyaz atlı prens beklentisi var. Bir kısmımız virüsün zamanla çekip gideceğine inanıyor. Bir kısmımız da aşıyla süreçten kurtulacağımıza inanıyor. Hâlbuki her iki durumda zaman geçiyor ve bu zaman içinde de, ölüm tehlikesi burnumuzun dibinde.

Bugün yazımda dikkat çekmek istediğim konu; sadece bugünü kurtarmak amaçlı değil. Aldığımız dersleri yerelde yarınlara ve yaşam alanlarımıza taşıma amaçlı.

 

Bir afet karşısında merkezi yönetim kadar yerel yönetimlerinde kentleri üzerine bir planı olmalı. 

Pandemi ile kentlerde ortaya çıkan en önemli sorunun ne olduğu konusunda bir çalışma ortaya konulmalı ve acilen uygulamaya geçilmeli.

 

Bu çalışmalara ışık olması dileğiyle, yerel yönetimlerin yapması gerekenlerden; 

Kapalı alanların virüsün yayılımını hızlandırdığını dile getirildiğimiz bir ortamda, kent açık alanlarının ve parklarının yeterli olup olmadığı ve ne kadarımızın buralara ulaşabildiği konusunun altını çizerek;

1)Park ve bahçelerin sosyal mesafeye uygun olarak ıslah edilmesi… Kent insanının açık alanlara erişiminin sağlanması… Kent sakinlerinin 500 metre civarında hangi yeşil alana erişebildiğinin hesap edilmesi…Yeni yapılarda bahçe zorunluluğunun getirilmesi.

2)Trabzon gibi kentlerde, kent içi taşımacılıkta otobüslere ağırlık verilmesi. Minibüslerin tamamen kaldırılması ya da midibüslere geçilmesi.

3)Et, süt ve ekmek gibi temel ihtiyaçların insanlara en hızlı şekilde ulaştırılması için, belediğe dağıtım noktalarının ve mobil hizmetlerini oluşturulması…(Bu konuda yerel esnafla işbirliğine gidilebilir).

 

İnsanlardan sürekli evde oturmalarını talep etmek nereye kadar.

Park ve bahçeler, (düğün, toplantı gibi) sosyal yaşam için kullanılacak açık alanlar, insanları kapalı alanlardan ve havasız kafelerden kurtaracak, dolayısıyla bu, virüse karşı yapılacak en önemli mücadeleden biri olacaktır..

 

4)Yerel yönetimlerin toplumsal bilinçte rolü çok büyük. Kent billboardlarına insanları virüse karşı uyarıcı, tedbirli olmaya yönlendirici ilanlar asılmalıdır. 

Bütün bu çalışmalar, yok olmaya yüz tutan sosyal ilişkiler, güven ve dayanışma duygularımız ve virüsle istikrarlı bir mücadele için önemlidir.

Demem o ki, yerel yönetimlere çok iş düşüyor.  

   Bunlar sadece pandemi için değil, yarın karşılaşabileceğimiz deprem gibi, başka afetler için de düşünmelidir.

Kentlerin afetler karşısında hazırlıklı ve sağlam olmaları, toplumun sağlığı ve psikolojik yaşam dengesini sağlayabilmesi açısından çok önemlidir.

Sonuç olarak; Başta yerel yönetimler olmak üzere bu süreçte, sivil toplum örgütleri, üniversiteler, sermaye sahipleri gibi kentteki birçok aktör iş birliği içinde olmalıdır. Çünkü bu mücadelede kimse bireysel olarak bir sonuca ulaşamaz.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!