A. Yağmur Tunalı
A. Yağmur Tunalı

Bu Ateşkesi Sevmedim

Bu Ateşkesi Sevmedim

Bir fırsat yakalamıştık.

İyi değerlendirdiğimizi söyleyen söylesin!

Ben o kanaatte değilim.

Bunun için daha 28 Eylül’de şöyle yazdım:

Belli ki bu bir Rus hamlesi.

Ermenistan’ı ve Kafkasları Batı’ya kaptırmamak istiyor.

Bir ders vererek Ermenistan’ı yeniden tam manasıyla kucağına almak istiyor.

Tıpkı Gürcistan ve Ukrayna’da yaptığı gibi.

Rus’un bu çok yönlü hamlesini iyi değerlendirmek kaydıyla bizim de kazançlı çıkacağımız görülüyor.

Bu konuyu daha çok konuşacağız.”

29 Eylül’de daha açık şeyler yazdım.

O yazıyı bütünüyle buraya alacağım:

 

“HA GAYRET!

Demirel merhum büyük adamdı.

Dediği geçerlidir: “Dün dündü, bugün bugündür.”

Dün, Karabağ’ın etrafında 27 yıldır işgalde bulunan Türk toprakları alınacak gibi görünüyordu.

Bugünden itibaren, bu geri alınışın da sınırlı olacağına dair işaretler var.

Hala bu fırsatın içindeyiz.

Kolayına gelir bir fırsat değildir.

Hızlı ilerlersek istediklerimizi almak mümkün.

Rusya hem nalına hem mıhına basıyor.

Sürecin dümeninde Rusya var.

Susmasına bakmayınız.

Rusya Batıya yanaşan Ermenistan istemiyor.

Bu kapıyı ona ders vermek için açtı.

Biz de girdik.

İyi ettik, iyi ediyoruz.

Fırsat bu fırsattır.

Yalnız, Rusya’nın düşündüğü kadar ilerlemek bize yetmez.

Biz daha fazlasını alacağız.

Bu sınırı kendimiz koyacak güçte miyiz?

Bu şartlarda konacak sınırları aşmalar yaşanması normaldir.

Bazı şartlarda cephe gerisi cepheye tam hâkim olmayabilir.

Azerbaycan ordusu ilerler.

Alacağımızı alırız.

İyi de olur.

Sonra bağıran bağırsın.

Biz haklılığa galibiyet ekleyerek daha gür konuşuruz.”

***

Bu iki yazıyı özellikle verdim.

O gün bugünü görmüş gibiydim demek ve övünmek için vermedim.

On çeşit dersi hatırlatmak için verdim.

Konuştuklarımızın çoğunun bir mana taşımadığının on gün içinde anlaşılmasını göstermek verdim.

Şimdi bakalım:

Bu “Ateşkes”ten sonra bu durumda mıyız?

Değiliz.

Neden değiliz?

Birçok sebep sayılır da Rusya kurduğu oyunu oynuyor.

Bunu ben biliyorum, ben söyledim de Azerbaycan ve Türkiye’yi yönetenler bilmiyorlar mıydı?

Aliyev’in dün servis edilen sert konuşması bana eyvah dedirtti.

Moskova’nın dediklerine uyacağının apaçık sinyaliydi.

Kamuoyu, mest olarak dinledi, ben kafamı avuçlarıma alarak dinledim.

Daha önce Türkiye yöneticilerinin ölçüsüz sözlerini düzeltmekle uğraşan Aliyev gitti, tam bizimkilere uyan bir bağıran çağıran adam geldi.

Dün, bugün olacaklar belliydi.

Bağıran çağıran, durumdan vazife çıkaranlar sürece zarar verdiler.

Devlet adamı öyle konuşmaz dedik dinletemedik.

İnşallah, bu süreci iyi değerlendirecek hesaplar yapılmıştır.

Bekleyip görelim.

Ünal Çeviköz‘ün dediği doğru, deyiş şekli yanlıştı.

Bir diplomata yakışmayacak kadar yanlıştı.

Doğrusu şuydu: Bu işler öyle bağıra çağıra yapılmaz.

Ünal Çeviköz’ü darağacına çeken, bağıran çağıran sözüm ona devlet adamlarını şimdi göreceğiz.

İnşallah bizi utandırırlar.

Ve Ermenistan’ı Azerbaycan topraklarından masada kovacak bir aklı bize tattırırlar.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!