Zafer Partisi’nin “Tertemiz Türkiye” projesinde görev alan Mahmut Karaaslan, cezaevlerinde yatan tüm mahkûmlar içerisinde yabancıların oranının yüzde 5’e yükseldiğine dikkati çekti. “Aile kurumunun zayıflaması, çok sayıda çocuğun sokağa düşmesine neden oluyor” diyen Karaaslan, “kolay vatandaşlık verildiğini” de belirterek duruma tepki gösterdi. Birçok ülkenin çete başlarının Türkiye’ye yerleşmelerini, vatandaşlık alarak takipten kurtulmalarını doğurduğunu ileri süren Karaaslan, “Bu durum o kadar ilerlemiş ki, İstanbul ve bazı sahil şehirlerimiz adeta çeteden geçilemez hale geldi” dedi.
Karaaslan, ““İnfaz sistemindeki problemler, çetelerin dokunulmaz oldukları izlenimi, son zamanlarda artış gösteren akran zorbalığı çeteleşme boyutuna yükseldi. Ahmet Minguzzi olayı başta olmak üzere onlarcası kamuoyuna yansıyan suça sürüklenen çocukların her geçen gün artmasının altında, yaş küçüklüğü nedeniyle uygulanan ceza indirim rejiminin suistimal edilmesi yatıyor” diye uyardı.
İyi Parti 2026 Şubat’ında “Tertemiz Türkiye” projesi kapsamında yasal, idari, psikolojik, sosyolojik ve ekonomik tedbir önerilerini kamuoyu ile paylaşacak.
Sözcü yazarı Saygı Öztürk’e konuşan Mahmut Karaaslan şunları kaydetti:
“Aile kurumunun zayıflaması, çok sayıda çocuğun sokağa düşmesine neden oluyor”
Organize suç örgütlerinin gelişen teknoloji ile daha kolay ve hızlı koordine edildiğini, eleman bulmakta zorluk çekmediklerini anlatan Karaaslan, sokakların giderek güvensiz hale geldiğine değindi ve açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Teknolojik imkanlar, çetelere bir taraftan hızlı ve güvenli haberleşme ile etkin ama gevşek örgütlenme fırsatı verirken, diğer yandan takip edilmelerini zorlaştırıyor. Öyle ki, çeteler dijital iletişim mecralarında eylem siparişi veriyor, çeteye katılmak isteyenler, yasal yollardan iş arıyormuş gibi, taahhüt ettiği eylemin fiyat tarifesini de ekleyerek ilan verebiliyor. Gettolaşma, çetelerin kolay yuvalanma alanları olarak öne çıktı. Resmi rakamlara göre, genç işsizliğinin oranı yüzde 25’lere çıktığı ekonomik sıkıntılara, hayat pahalılığının eşlik etmesi, çetelere kolay eleman sağlama imkanı sağlıyor. Artan boşanmalar, aile kurumunun zayıflaması, çok sayıda çocuğun sokağa düşmesine neden oluyor. Bu trajik son, çetelere kolay ve hızlı eleman temin etme fırsatı veriyor.
Sayıları, 10 milyonun üstüne çıkan düzensiz ve kaçak göçmenlerin ayrı bir eleman kaynağı olduğunu belirten Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mahmut Karaaslan, yabancıların da kendi çeteleşmelerinin önünü açtığını, kendi ülkelerindeki husumetlerin hesabının ülkemizde görülür hale geldiğini, uyuşturucu imal ve satışı suçlamalarıyla cezaevlerinde yatan tüm mahkumlar içerisinde yabancıların oranının yüzde 5’e yükseldiğini anlattı. Bu oranın her geçen gün hızla arttığı gözleniyor.”
“İstanbul ve bazı sahil şehirlerimiz adeta çeteden geçilemez hale geldi”
Vatandaşlık rejiminin kolay vatandaşlık vermesi, birçok ülkenin çete başlarının Türkiye’ye yerleşmelerini, vatandaşlık alarak takipten kurtulmalarını doğurduğunu öne süren Arslan, deneyimlerini şöyle aktardı:
“Bu durum o kadar ilerlemiş ki, İstanbul ve bazı sahil şehirlerimiz adeta çeteden geçilemez hale geldi. Bu çeteler, ülkemizde çok rahat faaliyet yürütüyor, zaman zaman çetelerarası savaşı ülkemize taşıyor. Türkiye’de yaşanan bu olay İngiltere’de çekilen bir filmin konusu bile yapıldı.”
“Cezasızlık ve dokunulmazlık algısı, çetelerin kendi hukuklarını oluşturmalarına da yol açıyor”
Çetelerin, yargılamalarda az ceza almalarının vatandaşta cezasızlık algısı oluşturduğunu, bu durumun vatandaşın çetelerden şikayetçi olmasının önüne geçtiğini anlatan Mahmut Karaaslan şöyle devam etti:
“İnfaz sistemindeki problemler, çetelerin dokunulmaz oldukları izlenimi, son zamanlarda artış gösteren akran zorbalığı çeteleşme boyutuna yükseldi. Ahmet Minguzzi olayı başta olmak üzere onlarcası kamuoyuna yansıyan suça sürüklenen çocukların her geçen gün artmasının altında, yaş küçüklüğü nedeniyle uygulanan ceza indirim rejiminin suistimal edilmesi yatıyor.
Cezasızlık ve dokunulmazlık algısı, çetelerin kendi hukuklarını oluşturmalarına da yol açıyor. Zaman zaman vatandaşlar, problemlerini çözmek için çetelere başvuruyor. Tüm bunlar, birbirini doğuran sebepler olarak sistemin yozlaşması ve çetelerin artması döngüsünü yaratıyor. Zafer Partisi, Türk milletinin kanayan üç ağır yarasını tespit etmiş ve bunlarla mücadeleyi, çözüm üretmeyi ve güven ortamını yeniden sağlamayı esas alan TERTEMİZ TÜRKİYE projesini başlattık. Oluşturulan komisyon, Genel Başkanımız Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın talimatlarıyla, ilk faaliyetini ülkemizin dört bir yanından Ankara’da bir araya getirdiği ‘Yılmayan Anneler’ adını verdiği bağımlı annelerini dinleyerek gerçekleştirdik.”




