Çözülme

Ömer KALAYCI
 
Nereden bakarsanız bakınız; görünen resim, AKP Hükümeti’nin yönetim ve idare konusunda olduğu gibi maalesef Güvenlik ve Kamu düzeni konusunda da sınıfta kalmış, iyi bir karne verememiştir.
 
Yorgun ve Mağdur Recep Tayyip Erdoğan ve Ahmet Davutoğlu, hükümet ve görev sahaları olmadığı halde, Suriye’ye ve Esad yönetimine karşı 30 aydan bu yana, anayasamıza, uluslararası sözleşmelere aykırı hareket etmiş, fiili olarak muhalifleri Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), PYD’yi ve El Kaide’yi desteklemiş ve tam tekmil savaşa dahil olmuştur. AKP Hükümeti, Suriye’de ihtilalcilerin yanında yer alarak onlara destek sağlamış ‘Dışarıdan doluşturulan Lejyonerler’in saflarında yer almış ve almaya da devam etmektedir.
 
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin güzide kurumlarından Milli İstihbarat Teşkilatını kullanarak ‘dokunulmazlık’ zırhına büründürülen TIR’larda ve Otobüslerde askeri mühimmatlar yakalanmış; Türkiye’nin eli kanlı ihtilalcilerle aynı safı tutup destek verdiği, yardım sağladığının belgeleri ve dava dosyaları Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) ve Uluslararası Ceza Mahkemelerinin önüne gelmiştir. Adeta Türkiye Cumhuriyeti Devletini Terör örgütüne yardım ve yataklıktan dolayı uluslararası arenada küçük düşürmüş, lekelenmesine sebep olmuş, uluslararası arenada ‘siyasi mahkûm’ muamelesi görmesine sebep olmuştur.
 
ABD, Rusya, İran ve Suriye başta olmak üzere birçok devletin mevkidaşları tarafından defalarca uyarılmalarına karşın, yorgun-mağdur Erdoğan ve Davutoğlu’nun yanlış Suriye politikası, tam gaz devam etmektedir. Maalesef Uluslararası arenada ki bu ‘siyasi mahkûmiyet’ önümüzdeki yıllarda çok da uzun zaman geçmeden Türkiye Cumhuriyeti Devletinin önüne hukuki ve cezai bir mahkumiyet olarak dönüşecektir.
 
Türkiye’nin Suriye sınırı başta olmak üzere buna bağlı diğer alanların ‘sıfır diplomasi’ ile Terör yuvalarına dönüşmesine vesile olan AKP hükümeti ise kör ve sağır davranmaya devam etmekte, inadını itina ile korumaktadır.
 
AKP Hükümeti ve mağdur-Erdoğan, Bağımsız Türk yargısının hakkında İDAM kararı verdiği BEBEK KATİLİ APO’yu, Birleşik Kürdistan oluşumunun altyapısını oluşturan ve Uluslararası diplomasi yürüttüğü Stratejik bir Lider konumuna getirmiştir.
 
Recep Tayyip Erdoğan ve Hükümeti; TBMM ve Türk Milletinin Vekillerini, Kandil’de ki Terörist başlarıyla İmralı Canisi arasında mekik dokuyan ve Kargo hizmeti yapan Motorlu Kuryelere döndürmüştür. Bebek Katili ve Kandil, AKP Hükümetinin söz konusu vaziyetlerinin HUKUKSUZ olduğunun bilincinde iken, AKP Hükümeti ve Erdoğan, hukuksuzluklarını, sürekli ‘MAĞDUR’ edebiyatı ile geçiştirmeye ve kendi seçmenini ‘Stockholm Sendromu’ ile aldatmaya devam etmektedir.
 
Ülkemiz öylesine bir hale gelmiştir ki; terör elebaşlarının bile kendilerine ‘Hukuk dersi’ verdiği bir hükümetin idaresinde, Hukuk Devleti, Kamu Düzeni ve Güvenliğinden bahsetmek anlamsız ve bir o kadar da abesle iştigal hale gelmiştir. Erdoğan ve Hükümetinin; Güvenlik ve Kamu düzeni zafiyeti içinde debelendiğini anlamamak, ülkeyi yönetemeyecek kadar beceriksiz atanmışlardan oluştuğunu görememek, anlamamak için EMBESİL olmak gerekir.