AdamGibi İçmek
Amerikan içeceği Koka KolaMüslüman ülkelerdeki satışını yüzde sekiz artırmış.
Üstelik Koka Kola’ya boykot kararına rağmen bu oluyorsa bunda bir problem yokmudur?
Bir tek Müslüman ülkede olsa neyse…
Bütün Müslüman ülkelerde Koka Kola satışlarını artırmış.
Kiminde yüzde on beş, kiminde yüzde yedi. Ortalama yüzde sekiz…
Hani Koka Kola’ya verilen her kuruş Filistin’deki Müslümanlara mermi olarakdönüyordu?
Koka Kola içmenin birkaç türlü sakıncası var.
Bir kere çocuklarda bağımlılığa sebep oluyor. İkincisi sağlıklı bir ürün değil.
Süt tüketimi Müslüman ülkelerde Batı’ya göre çok düşük.
Sonra meyve suyu tüketimi…
Müslüman ülkelerde insanlar sağlıklı beslenemiyor.
Sağlıklı idare olunamıyorlar bir de…
Elin gavuru yılda yüz kilodan fazla süt tüketiyor.
Bizde süt tüketimi ise 30 litreyi bulmuyor.
Eskiden çok daha azdı bu…
Üstelik fabrikasyon sütlerimizin sağlıklı olduklarını ileri sürmek haylimüşkül…
Bir ara sokak sütçülüğü ile pek mücadele ettik.
Anlaşıldı ki raf ömrünü uzatmak için sütler çok işlemlerden geçiyor, markalanansütlerin bazıları birçok katkı maddesi içeriyorlar.
O yüzden çocuklarımıza günlük sütlerden, sağlıklı sütlerden içirebilmeliyiz.
Sağlıklı meyvelerden ve sağlıklı meyve sularından…
Meyve suyu tüketimi ise Avrupa’da kişi başına otuz litreyi buluyor, bizde debeş altı litre civarında…
Fakat Koka Kola bizde ve diğer Müslüman ülkelerde satışlarını misli misliartırıyor.
İnsanımız bağımlı hale geliyor.
Hem bedenen hem de fikren…
Sonra adına IŞİD, DAEŞ, ya da başka bir isim koyarak güya emperyalizme karşı,gavura karşı mücadele ettiğini sanıyor.
Koka Kola şişesi elinde geğiren Müslüman tipi terörist olmasın da ne olsun?
Bu bağımlılıktan kurtulmanın yolu adam gibi içmektir.
Yeni Plan
Suriye’de parçalanmış yeni haritanın Türkiye tarafından da kabul edilmesi içinvekalet savaşları bütün hızıyla sürüyor ve Türkiye iki buçuk savaşstratejisinin yeni hedef ülkesi durumunda.
İçerde malum çevrelerin söylemlerinden de çıkarılabileceği gibi PYD – YPG güçleri ile ABD, Rusya ve AB kıskacındaki Türkiye yeni bir planın kabulü içinikna edilmeye çalışılıyor.
PYD – YPG güçlerini öteden beri yurtsever savaşçılar ve Esed rejimine karşıgerçek muhalefet olarak ilan eden ABD, açıkça Türkiye’yi bir yıldan fazlasüredir Rusya ve başkaca vekil güçlerce terbiye etmeye çalışıyor.
ABD tarafından Türkiye’ye anlatılmak istenen şudur:
“PYD – YPG güçlerini her ne kadar terör örgütü PKK ile içli dışlı olarak görsende Suriye’de Amerikan güçleri olarak görmeye çalışacaksın ve Suriye’de birKürdistan oluşumuna izin vereceksin. Böylece belki içerde yeni bir Kürtsorununun çözümü süreci için sana yardımcı olabilirim.”
Türkiye de biliyor ki böyle bir Kürdistan’ın kurulması demek, ilerde Irak veTürkiye Kürdistan’ı ile bir birlik demek olur ve kaçınılmaz biçimde Türkiyebölünür.
Bizim 2014 adlı fiksiyon romanımızda da yazdığımız aynıyla böyleydi yıllarevvel…
Kötümser bir durum analizi yapmıştım.
Malum her olayda, her doktora tezinde, hatta her fabrika kuruluş yeriseçiminde:
1. Fiili durum analizi
2. İyimser durum analizi
3. Kötümser durum analizi yapılmalıdır.
2024 kötümser durum analizimizin roman biçiminde olması, edebiyatın söylemhuzuru ikliminde muhataplarımızın makul düşüncelere kapı aralayabilmeleri verahatsız olmayacakları bir ortam hazırlamak içindi.
Ne yazık ki hiç olmasın diye yazıp çizdiklerimiz bir bir oluyor.
Oysa Türkiye bir Ortadoğu Birliği tesis etmeli ve bunun kaldırım taşlarınıgeçen zamana nispetle tek tek örmeliydi.
Ne yazık ki şimdi Ortadoğu Birliği tamamen hayal oldu. Hem de bütün Müslümanaleminde Müslümanların iktidarları söz konusu iken…
MHP Delegasyonu İçin Eve Dönme Stratejisi
Yıllar evvel Galip Ağabey (Galip Erdem) “Beşiktaş Nasıl Kurtulur” diyeyazmıştı.
12 Eylül evresiydi.
MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası sürüyordu.
Hemen bütün siyasi gruplar içeri tıkılmıştı.
Ama en çok da MHP’liler gadre uğramıştı
En büyük haksızlık onlara yapılmıştı.
Galip Ağabey de Türkiye ve MHP’yi kast ederek Beşiktaş mazmununu kullanmıştı.
Beşiktaş o günlerde zor durumdaydı. Şampiyonluktan uzak olduğu gibi neredeyseküme düşme tehlikesi yaşıyordu.
“Beşiktaş’ı, Beşiktaşlıların azim ve kararı kurtaracaktır” diye bitiriyorduyazısını Galip Ağabey…
Ben de bu minvalde sekiz yazı yazdım.
Hatta bir kitap hazırladım ‘Beşiktaş Nasıl Kurtulur’ diye…
Burada Türkiye ve ona gönül vermişlerin hali pür melali konu ediliyordu.
Bir strateji hazırladım: Eve Dönüş stratejisi…
Buna ipek böceği yahut kelebek stratejisi de denebilir.
İpek böceğinin eve dönmesi ve o çirkin görünümlü tırtılın bir çile, bir sabıriklimi yaşadıktan sonra kelebek gibi uçabilmesi için çalışması, içe kapanmasıicap ederdi.
Şimdi MHP delegasyonu şu mübarek günlerde bir öze dönüş, bir muhasebe, birimtihan ve çile mevsiminde…
Beşiktaş’ı yine Beşiktaşlıların azim ve kararı kurtaracaktır.
Ya olacaklar, ya da hem kendilerini hem ülkeyi makûs talihini sürdürmesindeyalnız bırakacaklar…
Yalnız ve “kendim ettim, kendim buldum” pişmanlığıyla baş başa…
Keşke böyle olmasaydı…