Benim gönlü geniş, suyu sert, yüreği ve gönlü mert okuyucularım; hiç düşündünüz mü?
Neden diye!
Şöyle bir kafa yordum da: kendi ülkelerinde şeriat isteyen, İslam devleti isteyen bütün dinciler, din baronları, din tüccarları:
Başları sıkışınca neden bir başka İslam ülkesine kapağı atmıyorlar da; gavur ve küffar ülkesi Batı’ya: Almanya, Fransa, İsveç, Norveç, İsviçre, İtalya, Kanada, ABD, Yunanistan vs gibi ülkelere kaçıyorlar?
Neden acaba?
Siz hiç Batı ülkelerinden birinin İslam ülkelerine: Mısır, Suriye, Arabistan, İran, Libya, Cezayir, BAE, Katar vs gibi İslam (!) ülkelerine kaçtığını, sığındığını duydunuz mu?
Sakın ha; Türkiye var ya demeyiniz.
Çünkü sahte ve çakma dincilere göre Türkiye: laik ve sosyal bir cumhuriyet olduğu için zaten dinsiz sayılıyor: Gerçi halt etmişler ya!
Ha bire şeriat getirmek için yırtınıyorlar.
Oysa şeriat getirmeye çalıştıkları ülkelerden kaçanlar da her ne hikmetse: bir başka İslam beldesine kaçamıyorlar.
Neden ve niçin acaba?
Şeriata mı güvenmiyorlar?
Müslüman ülkelerdeki hukuka mı?
Müslüman ülkelerdeki İslâm’a mı?
Sizce hangisi olabilir?
İslam, sonuçta bir hukuk sistemi değil mi? Hukuk: kişinin hak ve özgürlüklerinin yasalarla, teminat altına alındığı bir sosyal olgu.
İslam da böyle değil mi? Kişinin rahat ve huzuru, özgürlüğü ve sosyal hakların korunduğu ve kulun Allah’a yakın olduğu bir sistem değil mi?
Batıya giden işçi kardeşlerimiz eşlerini, çocuklarını, gelin ve kızlarını rahatlıkla götürüyorlar da: neden Libya’ya, Suudi Arabistan’a, Katar’a gidenler götüremiyorlar?
Mesele dinin ve İslam’ın suçu ve hatası değil. Mesele buraları yönetenlerin İslam’la olan meselesidir. İslam, Kuran’a göre değil de Hadis ve Sünnet diye İslam’a doldurulan Arap-Bedevi kültürünün İslam sanılmasındadır.
Onun için düşünüyorum ve diyorum ki; Neden Müslümanlar sıkışınca Batı’ya küffar ülkelerine kaçıyorlar da; İslam diyarlarına hiç selam vermiyorlar?
Siz de düşündünüz mü?
Yoksa bir zındık zırvalamış mı demektesiniz? Siz bilirsiniz. Selam ve sevgiyle!
Esen kalınız.
Not: Güneydoğuda PKK’ la mücadele eden polislerimize, Suriye’de Işid ve diğerlerine karşı vatan, millet, İslam ve onur savaşı veren askerlerimize başarılar diliyorum. Emekleri yağ ile bal olsun. Ayaklarına değil kör kurşun çakıl taşı dahi değmesin. Rabbim onlar sana emanet. N.P.