Allah’ın yolu akıl ve vicdan yoludur. Allah’ın sevdiği ve benimsediği insan tipi; gerçeklere karşı duyarlı olan, aklını işleten ve kullanan insandır.
Bu tipler, Allah’ın diğer canlılardan ayırt edici özelliği olarak verdiği AKLI iyi kullanmalarıdır.
Aklını kullanmayan tipler; Allah’ın verdiği onca sayısız delili göremeyenler, Kuran’ı anlayamayanlardır. Bu tipler Kuran’ı anlayamadıkları için DİNİ; dogmalar, hurafeler, içinden çıkılması mümkün olmayan zorluklar sistemi olarak göstermişlerdir.
Bu hal ve davranışlarıyla da, yüz milyonlarca insanı dinden soğutmuşlar, uzaklaştırmışlar, hatta pek çoğunu da haşa dinsizliğe itmişlerdir.
Kuran’ın anlattığı İslam’ı; bu geleneksel, zorlaştırılmış, mantıksızlaştırılmış dinden ayırt etmek, bu acıdan çok ama çok önemlidir.
Bu saydığım sebeplerde akıl devre dışı bırakılmış. Din, dogmalara, geleneklere, hurafelere boğdurulmuştur.
Kuran’ın anlattığı İslam: üzerindeki yüklerden, ağırlıklardan, eklemelerden, eksiltmelerden, yanlış yönlendirmelerden kurtarılacaktır. Böylece Kuran’dan ve Dinden uzaklaşmış milyonlarca insan da tekrar kazanılarak.
Dini, bir şiddet ve ilkel bir hayat tarzıymış gibi sunan Talibanların, Işidlerin, İran’daki zorlamacı ve sınırlayıcı rejimin de suçlusu; Kuran’ı DİNİN KAYNAĞI olarak görmeyen zihniyetlerdir.
Bu zihniyetler, bu düşünce sahipleri; uydurma izahları da, kendi imamlarını da, mollalarını da, şeyhlerini de dinin KAYNAĞI yapmış, Allah’ın dini adına Kuran ile birçok konuda ters düşen düşünce ve düzenler ortaya çıkarmışlardır.
İş bununla da kalmamış; kendilerini, “Dinin Tek temsilcisi” olarak ilan eden bu zihniyet sahipleri, kendileri dışında olan herkesi de DİNSİZ sayıp AFOROZ etmişlerdir.
Oysa Kuran, düşünmeyen insan tipleri için bakınız ne güzel izahlar yapmaktadır.
“Andolsun size hatırlatıcı bir kitap indirdik. Yine de aklınızı kullanmayacak mısınız? “Enbiya: 10
“Şüphesiz, yeryüzündeki hareket eden canlıların Allah katında en kötüsü, aklını İŞLETMEYEN sağırlar ve dilsizlerdir.” Enfal: 22
“Allah, pisliği akıllarını kullanmayanların üzerine yağdırır.” Yunus: 100
Bu ayetlerin akılla çelişen bir yanı var mıdır?
Eğer bir kişi, dini ya da bir başka din sohbetinde ayetleri terk edip hadis diye başlıyorsa; şüphe duyulmalı ve tereddütle olaya yaklaşılmalıdır.
Sevgili okurlarım! Din adına tek hüküm koyucu Allah’tır. Allah, insanlığa mesajlarını, Kuran vasıtasıyla eksiksiz, çelişkisiz, ayrıntılı, tam ve açık bir şekilde göndermiştir.
Bu da, İslam adına hiç kimsenin hüküm koyucu olamadığı ve olamayacağı anlamına gelir.
İlk Müslümanları öğretip, örgütleyen Peygamberimiz dini konularda yalnızca KURAN’a uymuştur.
Kuran dışında hiçbir kaynağı da insanlara sunmamıştır, yazdırmamıştır, öğretmemiştir.
Biz insanlara ne oluyor da, din hakkında hükümler koyarak, olan hükümleri çıkararak İslam Dünyasını karanlıklarda boğuyoruz. Müslümanların birlik olmasını, büyük olmasını, teknolojide ileri gitmesini engelliyoruz?
“Biz bu kitabı sana, her şeyin ayrıntılı, açıklayıcısı, bir doğruya iletici, bir rahmet, Müslümanlara bir müjde olarak indirdik.” Nahl: 89
Şimdi soralım: müjdeleyici ve rahmet olarak biz Müslümanların neyimiz var Allah aşkına?
Allah aklının kullananlardan eylesin.
Esen kalınız.