Tarikat ve cemaatler hangi alanda bu ülkenin hangi derdine, hangi problemine, hangi derdine çare oldular, çare sundular?
Ülke yararına hangi katma değerde bulunmuşlardır?
Ülkenin ticari hayatında mı bir sunumları olmuştur?
Eğitim ve öğretimde kaliteyi mi artırmışlardır, eğitim ve öğretimde çağı yakalayacak bir reçeteleri i olmuştur?
Ülke ekonomisine hangi katkı da bulunmuşlardır? Asil ve necip Türk insanını iş v aş sahibi yaparak işsizliği mi önlemişler, ekonomiye değer mi katmışlar?
İnsanlar arasında öteleyici ve ötekileştirici bir dil kullanmadan DİN de kardeşliği, Müslümanlar arasında birlik ve beraberliği mi gerçekleştirmişlerdir?
Türkiye Cumhuriyeti devletine gönülden bağlılıkları ile milli birlik ve beraberliğimizi mi sağlamışlardır?
Ülke sınırları dışında Türk devletinin aidiyeti alanında bir faaliyetleri ve çalışmaları mı olmuştur?
Felsefe, kültür ve sanat alanında dişe dokunur özgün bir çalışmaya imza mı atmışlardır?
İnsanımıza hırsızlıkla, yolsuzlukla, hukuksuzlukla ve adaletsizlikle mücadelede bir gayretleri mi görülmüş bu alanda bir öncülük mü yapmışlardır?
İşçinin alın teri sömürülürken neden hep sessiz kalmışlar, kıdem tazminatının helal olamayacağı yönünde beyan da bulunmuşlardır!..
Çocuğa istismar ve kadına şiddet konularında neden Kuran’ın bu konulardaki ayetlerini görmezden gelerek adice, kadını kocası dövebilir anlayışının yanında neden durmuşlardır?
Arap adet ve örfünü neden hep Türk kültür ve örfünden üstün görmüşler ve Türk insanına Arap örf ve kültürünü İslam diye anlatmaktadırlar?
Neden düşünmeye ve akıl erdirmeye karşıdırlar?
Neden aklı hür vicdanı hür nesiller yetişmesine karşıdırlar da, BİAT kültürünü salık vermekteler?
Evet sevgili okurlarım ve değerli takipçilerim!
Yukarıda sorduklarımın hiç birisi bunların gündeminde de ajandalarında da yoktur. Aksine ters anlatım ve çalışmaları ile de bireysel zekânın ve toplumsal gelişmenin önünde en büyük engeldirler.
Soruyorsunuz sanırım; iyi de çözüm nedir?
G. Mustafa Kemal Atatürk ve M. Akif Ersoy ile başlayan milletleşme sürecini: “Vicdanı hür, fikri hür”, çağdaş bireyler yetiştirmek, hukukun üstünlüğünü sağlamak, demokrasinin erdemini, laikliğin önemini kavratarak BİATI bitirmekledir.
Tarikat ve cemaatler sadece bu asil millete değil aynı anda muazzez İslam’a ve dini değerlere de zarar vermekte, ilerlemesine engel olmakta ve en büyük zararı vermektedir.
Bütün peygamberlerin bile bir meslekleri olduğu halde; cemaat ve tarikat önderleri, bu milletin sırtında birer asalaktırlar.
Ne dediniz? Cemaat ve tarikatlar neden gereksizmiş anladık mı?
Esen kalınız.
NOT: Selçuklunun da Osmanlının da yıkılmasında tarikat ve cemaatlerin büyük katkısı olmuştur.