Demek ki neymiş? Vatan sevgisi olmayan insanların gördüğü öğrenim kişinin gelişimine kalitesine hiçbir şey katmıyormuş!
Nereden nereye?
Çanakkale siperlerinde iddia edildiği gibi TÜRKLER sözde sarıklı hocalar yardımı ile mücadele vermedi.
Bu varsayımdan yola çıkacak olursak, hilafeti omuzlayan Osmanlı’nın Sevr denilen ihanet anlaşmasını imzalamaktan neden kaçamadığını kaybedilen Balkanlar’da bu iddiaların neden başarı getirmediğini belki idrak edebiliriz.
Türk Milleti’ni tarihe altın harflerle yazdıran gücün, vatansızlığın ve esaretin yerine, ölümü tercih edecek asil bir ruha sahip olmasından kaynaklandığını kafamıza mıh gibi kazımamız en zaruri ihtiyacımızdır.
Zira bu duyguyu diriltemezsek vatanı kurtaracak taburlar dolusu ,gökten taş yağdıran sözde evliya bu ülkeyi düştüğü silahsız istiladan kurtaramaz!
Yıllarca Türk Milletine dayatılan bu olgu beyinlerde narkoz etkisi yaratarak günümüz de cemaatlerin tarikatların güçlenmesine katkı sağladı.
Bugün Mecliste çocuklarımızın tecavüze uğramasına tepki olarak bir kereden bir şey olmaz diyen Bakanlar görev yapmakta!
Başka bir bakan ise bu cemaat odaklarını stk olarak gördüklerini beyan etmekte.
Bir hoca cami minberine çıkmış İngiliz uşağı Şeyh Said’i İslam şehidi olarak sunmakta!
Olağan üstü bir akıl tutulması!
Bunun yanı sıra her ne kadar eğitim çok önemli desek de bu eğitimi de nereden nasıl bir düşünce yapısından aldığımız da büyük önem taşımakta.
İçinde Vatan sevgisi olmayan, tarihine atalarına saygı duymayan, dünkü İngiliz ve Fransız gibi eyleme geçen adeta düşmanca Devletin kurucu liderini yok sayan bir zihniyet ordinaryüs olsa ne yazar?
Dün postal ve silah zoru ile vatanın bağrına hançer dayayan düşman bugün sessizce içimize yayıldı, her mevki her makamda kendine yer edindi.
Bunu başarmalarının tek sebebi ise Türk Milleti’nin manevi duygularını oyuncak misali ellerine geçirmeleridir.
Diğer taraftan başımızı çevirip baktığımızda en iyi okullarda öğrenimini tamamlamış bir vekilin adeta tavuk kışlar gibi milletin vekillerini dışarı çıkardığını görüyoruz.
Ne acı ki öz saygısı olmayan bu vekillerin de milletin vekili olduklarını unuttuğu ap açık ortada. Menfaatleri doğrultusunda, aldıkları vekâleti hiçe sayarak meclis salonunu itiraz etmeden terk etmelerini yürekler acısı bir tablo olarak izledik.
Demek ki neymiş? Vatan sevgisi olmayan insanların gördüğü öğrenim kişinin gelişimine kalitesine hiçbir şey katmıyormuş!
Bir zamanlar Gazi Paşamızın ve Atalarımızın binbir emekle kurduğu ve Aile şirketi haline gelen imparatorluktan, özgür bir devlet millet yarattığı mecliste yükselen sesler izlediğimiz akıl almaz görüntüler bir kalenin içten içe nasıl işgal edildiğinin açık ve net resmidir!
Uyursan ölürsün sözü ne kadar doğru bir sözmüş!
Uyuyoruz!
Meclis bahçelerinde halkın sefaletine gözlerini kapatan ve gençlerimizin feryadına kulak tıkayan vekilciklerin ciğer kebabı partilerini ibretle izliyor sessiz kalıyoruz!
Uyuyoruz!
Sözde ana muhalefetin Partisini kimin kurduğunu unutan Cumhuriyetin kurucu değerlerine düşman partilerle kurum ve kuruluşlarla iş birliği içine girmesini sükûnetle izliyoruz!
Uyuyoruz!
Milliyetçilikten dem vuran hükümete koltuk değneği olan fakat bölücü diye kayyum atanan belediyelerin yerine geçenlerin ŞEYH SAİT bulvarı adımlarını görmezden gelmelerini umursamıyoruz?
EFENDİLER O MECLİS KOYU GÖLGE AĞAÇLAR ALTINDA KURULMADI!
İstiklal Savaşı’nda Sadece Mersin’de dokuz ayda yirmi muharebe oldu!
Gördesli Makbule yirmi yaşında kıran kırana savaşarak şehit düştü!
Kara Fatma Gazi Paşa’dan aldığı Üsteğmenlik rütbesi ile üçyüz kişilik birliği komuta etti savaş sonrası bağlanan maaşın tek kuruşuna dokunmayarak Kızılay’a bağışladı!
Şimdi ise TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NİN koridorlarında bu kurucu değerlere karşı Akit’te yazarlık yapmış Özlem Zengin’ler dolaşmakta, Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmez bütünlüğüne göz diken PKK yandaşı Sırrı Süreyya’lar Meclis Başkan Vekilliği yapmakta!
GENÇLİĞE HİTABE’Yİ kelime kelime yaşadığımız bu günler de içim yanarak belirtiyorum ki ATALARIMIN ve GAZİ PAŞAMIN kemikleri sızlamakta!
“Vatanın bağrına düşman dayasın hançerini
Bulunur, kurtaracak bahtı kara mâderini.”