Nazım Peker
Nazım Peker

Üçüncü Erken Seçim Olur mu?

Üçüncü Erken Seçim Olur mu?
 
Olabilir de olmayabilir de.
 
Türkiye, üçüncü bir erken seçime hazır mı ve kaldırabilir mi?
 
Seçim, demokrasilerin sigortasıdır. Rejimde bir tıkanma ya da bir sıkıntı olduğu zaman; korkmadan ve usanmadan millete gitmek ve sandığa müracaat etmekten başka çare de yöntem de yoktur.
 
Ama Türkiye’de rejim tıkanmış değil. Birileri kendi çıkar ve geleceği için özellikle rejimin önünü tıkamaya çalışmaktadır.
 
Türkiye, 7 Haziran seçimlerinin ardından, hepimizin bildiği gibi S. Cumhurbaşkanı’nın “Bu olmadı. Bu sonuçları sevmedim” anlayışı ile bir ikinci erken seçime gitmektedir.
 
Hem CHP hem MHP, S. A. Davutoğlu’nun kendilerine bir koalisyon teklifi ile gelmediklerini defalarca söylemişlerdir. S. Davutoğlu, muhalefetin anlatımıyla; kendi iradesini ortaya koyamamış, S. Erdoğan’ın vesayeti altına girerek O’nun emir ve direktifleri doğrultusunda; koalisyon görüşmelerini zamana yayarak, Anayasal sürecin dolmasına oynamıştır.
 
Bu süreci başarı ile tamamlamışlar ve ülke Cumhurbaşkanı’nın Anayasal yetkisiyle bir erken seçime götürülmüştür.
 
Bu satırların yazıldığı sıralarda, AKP’li pek çok kurmayın, “Eğer istenen sonuç alınmaz ise bir erken seçim daha olabilir.” Söylemine tanık olduk.
 
Her seçim devlete, manevi yönünün yanında ekstra bir maddi yük getirmektedir. Türkiye bu yükü kaldırabilir mi?
 
Emekliye, asgari ücretliye, memura, işçiye para bulamayan devlet, parayı nasıl bulur? O da ayrı bir soru işaretidir.
 
Üçüncü bir seçimin olmaması, S. Davutoğlu ile değerli AKP’lilerin tutum ve davranışına bağlıdır. Eğer AKP’li, arkadaşlar ve S. Davutoğlu: Erdoğan’ın vesayetinden kurtulup; enerjilerini ülkenin sıkıntı ve problemlerine yoğunlaştırabilirlerse: asla bir erken seçim olmaz ve olamaz.
 
Aslında birileri S. Erdoğan’a, “17-25 Aralık” sürecinin asla yargıya taşınmayacağı sözünü ve garantisini verse. Erdoğan’da buna ikna olsa Türkiye, bütün sıkıntılarından ve kamplaşmalardan kurtulacaktır.
 
Bu yanlış dış, iç, eğitim, sağlık, ekonomi, tarım politikalarının çıkmazında AKP ve AKP’liler de ezilmekte ve bir çıkış yolu aramaktadırlar.
 
Bu yol, Türkiye’nin acilen vesayetten kurtulmasında, Anayasal çerçeveye dönülmesinde, hukukun rayına oturtulmasından geçmektedir. Bu saatten sonra Türkiye’nin bir tek parti hükümetine değil; geniş tabanlı bir KOALİSYON hükümetine ihtiyacı vardır.
 
Bunu da ancak; S. Davutoğlu’nun omurgalı duruşu ve AKP’li arkadaşların tutum ve tavrı ile mümkün olacaktır.
 
Hep beraber, 2 Kasım akşamına bakacağız. AKP’liler bu işi başarabilecekler mi?
 
Esen kalınız.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!