Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Bu at işi başka işe benzemez

Bu at işi başka işe benzemez

Bir son baskı daha… Bu son baskılar, beni gene günlük sisteme dönmem için tahrik ediyor ama, kalemimin son mürekkebine kadar dayanacağım… Çok değerli bir komşum, 24 Ocak’ı pas geçtiğimi tespit etmiş… Evet, O güne nostalji koyarak, kötü şeyler yazmak istemedim. En azından, hiçbir suçu olmayan günün kaderini kötüye bağlamadım… Hani bir şarkı vardır. “Erken ağardı saçlar- Yılların günahı ne” diye… İnsanların hataları, ehliyetsiz ve liyakatsiz kişilerin işbaşında oluşlarının kabahatini zavallı bir güne ciro edip, işin içinden sıyrılmak hiçte hoş değil… Asla, sesinizi çıkarmadan başka şeylerle ilgileniyormuş gibi yapıp beni tongaya düşüremezsiniz… Herkese “merhabalar“. Unutur muyum hiç…

RTE’nin yakın çevresi, sadece ateşle değil, barutla da oynuyor… Geçtiğimiz günlerde bir video servis edildi… Hazret, elinde iki parça yiyecek, bir atı besliyordu… Siz ne yapıyorsunuz veya ne yaptığınızın farkında mısınız? Ya, Efendimiz, gaza gelip ata binmeye kalksaydı… Neler yaşayabileceğimizi hayal edebiliyor musunuz? Bu At işi çok farklıdır. Ne Metro’ya ne de ekskavatöre binmeye benzemez. MazAllah ki ne MazAllah… Gene de verilmiş sadakamız varmış diyelim.

Söylemiştim ama bu kadar çabuk sökün edeceklerini, inanın ben bile hesap edemedim… Tahmin edeceğiniz gibi Kripto AKP’lilerden bahsediyorum… Fikri’ye ve Genel Başkanına nazire edercesine, Behram Şimşek te görevine koştu… Kendisini, emsallerine göre akıllı zannederdim ama benimde yanılma payım olmalı. Durduk yerde vali ve kaymakamlara “Terörist” dedi. Dedi de ne oldu. Hükümet olaya dört elle sarıldı. En Soylu İçişleri Bakanı da devreye girdi, beğenmediği yargıyı devreye soktuAşı, ekonomi, işsizlik hepsi gündemden düştü… Tecrübeli politikacı, bu söyleyeceklerini başka bir yolla söyleyip aynı neticeyi alabilir. Mesela “vali ve kaymakamlar hükümetin fedaisi gibi davranıyor” diyebilirdi. Militan lafı çok kötü bir laf, muhatabınızın eline büyük bir koz teslim etmiş oldunuz… Ayrıyeten, milletvekili bile değilsiniz. Böyle bir şey denecekse bile size düşmez…

Asrın Lideri tarafında da durum berbat. Anladığım kadarıyla, etrafında doğru dürüst adam yok. (Allah’ tan) Hazret ekrana çıkıyor, malûm üzere suçlamalarını yapıyor, bunların maksadı başka, kapanan işyeri yok diyor hatta ilave açılan var diyerek, milletin gözünün içine bakarak konuşuyorBiraz sonra da Rıfat Efendi’nin kurumu (TOBB) bilgi veriyor. 2020 yılı içinde, kapanan işyeri sayısı, bir önceki döneme göre %141 arttı diyor… Peki bunların topu dayaktan geçirilmez mi. Adam haklı. Elleri dert görmesin…

İşsizlik artıyor ama düşüyor. Akaryakıtta nasıl ÖTV var bu ayarlanarak icabında düşüşler sağlanıyorsa, burada da durum böyle… İş arayanların en son müracaat tarihleri üzerinden yapılan oynamalarla, istenen rakamlara ulaşılıyor. Esasında, en son yarım saat önce iş arayanlar da işsiz sınıfı dışına itilse, iş kökünden çözülecek… Ben şimdi değil ama, seçimlere doğru böyle bir manevra bekliyorum… Sadece boynu eğri olmayan, zümrüt pırlanta Çalışma Bakamayanı “Türkiye’de yoksulluğu bitirdik” diyerek sırasını savdı… Nerden mi aklımıza geldi bu olay. Son zamanlarda devlet gene her mezun olana iş bulmak zorunda değiliz modunda… Peki her ile üniversite, her ilçeye, yüksek okul açıp, oyları haneye kaydederken iyi de iş teminine gelince mi paso… Ayrıyeten Devlet, kendi bünyesin de veya ön ayak olduğu yatırımlarla, vatandaşlarına iş bulmak zorundadır…

Rusya hiç beklenilmeyen karışıklıkların içinde. 20 yıldır süren Putin Yönetimi bir yerde SOS veriyor. Muhalif liderin Karadeniz kıyısında inşa edilen sarayı gündeme getirmesi halkı galeyana getirdi. Yahu bu film bana yabancı gelmiyor, nerde gördüm acaba? Bileniniz veya hatırlayanınız varsa, bana da söylesin… Yalnız bildiğim bir şey var. Şimdiden söylüyorum. Orta ve uzun vade de epey Türk Devleti daha ortaya çıkacak… Nerden bildiğim veya anladığım, bana kalsın… İleri de “demiştim” dediğimde hatırlarsınız…

Gelelim, değişmeyen en önemli gündemlerimizden olan aşı meselesine… Bu sabah bazı, fanatik dostlarım, yüzüme manalı manalı bakarak, bıyık altı gülücükleri atıyorlardı “N’oldu” kabilinden… Bakın arkadaşlar, evvela bu olay, yavuz hırsız modeline uygun çok  iyi bir örnek… İş yapmayan ama siyasi propaganda mühendisliğini kullanarak toplumu lehine yanıltan bir iktidar ile karşı karşıyayızGeleceği söylenen 50 Milyon doz aşı, ancak 25 milyon kişiye yetecekToplum bağışıklığı için , elimizde olması gereken miktar: 60×2=120 milyon dozYani 70 Milyon doz açığımız var… Sistem , dediğim gibi toplum mühendislerini devreye sokup bizleri farklı bir mindere çektiler… Şu an sadece geldi mi, gelmedi mi noktasına kitlendik… Orda bile bir yan mühendisliği devreye soktular… Miktar ve zaman tutmasa bile olay  “Geldi” noktasından başarı hanesine yazılıyor… İyi okuyun… Şu an elde olması gereken 50 milyon doz. Gelen 6.5+3=9,5 milyon doz. Yanlış bilgiler bombardımanının en son kahramanı RTE.  Bu Asrın Liderine bile yanlış bilgi verdirttiler. Hazret, ne demişti… Hafta sonu 10 milyon doz gelecek… Peki ne odu… Hafta başı 6.5 milyon doz geldi… Utanmadan bütün bu durumlar üzerinden “N’oldu, bakın geldi” türünden bıyık altı iletişimler devreye sokuluyor… Pes ki ne pes… Bunlardan korkmayan taş olur. Bir başarısızlık hikayesi, ancak bu kadar baş üstüne çıkarılır… Bu işler, liyakatsiz bademlerin altından kalkacağı iş değil.  Bana göre bu sistemler, paket halinde hazırlanıp gönderiliyor…  Sebebine hafta sonu yazımda değineceğim…

Hafta sonuna İnşAllah… Hoşça kalın. Hepiniz Allah’ıma emanetsiniz…

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!