H. Nurcan Yazıcı
H. Nurcan Yazıcı

Adsız Kahramanlar “Öğretmenim”

"Ah ahhh! Şu mektepler olmasa maarifi yönetmek ne kolay olurdu" demiş eski bir maarif bakanımız da; şimdilerde de  “ah ahh! EĞİTİLMEMİŞ’lik yüzünden değil mi ülkemin düştüğü bu durum!”oldu şikâyet şeklimiz.
Ah ahh EĞİTİM/sizlik sorun da, galiba asıl sorun; “eğitimi” doğru tanımlayamamış, gereğini anlatamamış, içeriğini dolduramamış ve geliştirememiş olmamız. Eğitim, “geleceğimiz” diyememiş, derdimizi(!) Türkçe ortaya koyamamış, kısacası  “eğitimde”  hiç de milli olamamışız vesselam.!

Sanıyoruz ki  “eğitim şart”ın karşılığı okul açmaktır. İnsanı eğiten “insanın” durumunu, duyarlılığını sorgulamadan yapılan “eğitim”le, kime-nasıl bir fayda ola ki? Kimin umurunda öğretmenlerimizin yaşam şartları, ruh durumları; onları besleyen manevi duygular; karşılıksız sevgi, fedakârlık, sabır, öğrenme ve öğretme azmi? Öğretmeni -öğretmen yapan sadece bilgimidir ki?

Öğretmen bilir-bilmelidir de, çalışıp çabaladığı gelecek, sadece öğrencisinin değil ülkesinin de geleceğidir. Daha yakın zamanda, “bedelli ve vicdani ret” konusunda yazarken, ”bağırıp çağırmak yerine çevirin kafanızı gençlerimize, acaba onlar ne düşünmekte öyle ya, ne ektiysek onu biçeceğiz “diyordum. Bu mesajımda bir gönderme vardı da, sanır mısınız bu sadece öğretmenlere; aileye, bizi yönetenlere ve de kendini –gençler ve çocuklarımıza- ülke geleceğinde sorumlu hissedenlere.

O kadar yoğun bir Türkiye gündemiyle karşı karşıyayız ki, Ülkemiz o kadar zor günler geçiriyor ki, eğitime, artık sadece gözümüzle kulağımızla değil yüreğimizle de seslenmek durumundayız.
 
Hammaddesi insan olan, toplumun geleceğine yön veren, toplumu şekillendiren “öğretmen”, bu önemli görevi üslenirken, “öğretmenliği” için referansını; ülkesine olan sevgisi ve sorumluluğu olarak ortaya koyuyor. Öğretmen; öğrencisine, dolayısıyla ülkesine olan duyarlılığını ve bu sevdasını ne menfaat ortaklıkları, ne de günü kurtarmak için ziyan etmez, etmiyor. Sizde etmeyeceksiniz.
 
Yaşadığım müddetçe de hep inandığım en büyük vatansever, Türk Milliyetçisi Atatürk’ün, öğretmenlere  “Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için yalnız zemin hazırladı. Hakikî zaferi siz kazanacak ve sürdüreceksiniz ve mutlaka muvaffak olacaksınız! Ben ve sarsılmaz imanla bütün arkadaşlarım, sizi takip edeceğiz. Ve sizin tesadüf edeceğiniz engelleri kıracağız”. 1922 (Atatürk’ün M.A.D., s. 10) söylemini kulaklara kalplere bir daha hatırlatmakta yarar var.
 
Bütün zor/laştırılmış şartlarına rağmen öğretmenlerime diyorum ki, “Bu günlerde “ATATÜRK’ÜN” bize verdiği mesajları ve öğrettiklerini yeniden gözden geçirilip tekrar tekrar dile getirin hatırlayın hatırlatın. Çünkü ülkemizin geleceğinde söz hakkı olacak yürekli, inançlı, bilgili, ideali olan gençlere ihtiyacımız var. Kısacası; ülkemizin geleceğinde yeniden bir “Atatürk” gerçeğine-gençliğine ihtiyaç var.
 
Öğretmen, övgüyü de, sevgiyi de ülkesi, öğrencileri adına almakta ve kazanmakta, bu yüzdendir, “öğretmenlerin” kahramanlıkları adsız ama isimleri yüreklere yazılmakta. Bir vesile ile ben de, ÖĞRETMENLER GÜNÜ DOLAYISIYLA, ALDIĞIM ve duyduğum BÜTÜN GÜZEL SÖZLERİ, HİSSETTİĞİM SEVGİLERİ, VAN DEPREMİNDE HAYATINI KAYBEDEN 74 ÖĞRETMENİME VE ATAMA BEKLERKEN İNTİHAR EDEN 27 ÖĞRETMENİME HEDİYE EDİYORUM. RUHLARI ŞAD OLSUN…en çok da ONLARIN Öğretmenler Günü kutlu Olsun!!!!!

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!