Dün Alaeddin Tepesi’nin doğusunda bir Gazi Mustafa Kemal İlkokulu vardı. Önünden geçerken istiklal marşımızı dinler saygı duruşunda bulunurduk. O okul şimdi muamma! Dün Konya’da bir Kız Öğretmen Okulu vardı, bugün yok. Üst katı bütünüyle Uğur İbrahim Altay’ın makam odası oldu. Buralardaki öğrenciler uzak mahallelerdeki okullarda çiftli öğrenim yapıyorlar. Merkez Öğretmenevi emekli öğretmenlerimize çok görülmüş olmalı ki, oradan çıkarılıyorlar. Tüm bu gelişmelerde Konya Büyükşehir Belediyesinin de içinde bulunduğu bir ekip var. Sayın Altay vicdanen rahat mısın?
Durakta beklerken, ön camının içine büyükçe bir Osmanlı bayrağı asılmış bir belediye otobüsü geldi, bindim. Alaeddin’de indim. Kılıçaslan Alanı’ndan geçerken yere montajlanmış; sini, tepsi, tabak, mühür gibi eşyalara benzeyen, ön ve arkalarında Arapça, Farsça yazılar bulunan çok sayıda cisim gördüm. Her birinde bir ayet, kelime i tevhit vs. yazılı.
Önceden: “DÂRÜLMÜLK açılmış. İçi Selçuklu sultanlarının mumyalarıyla dolu” diye konuşulurken duymuştum. Alanın bitişiğindeki Dârülmülk binasını göreyim diyerek içeri girdim. İçeride sultanların yanında, irili ufaklı birçok mumya var. Kimisi I. Gıyaseddin Keyhüsrev’in kızı Mazrozomes’in torunu, kimisi bilinmeyen bir hanedan mensubu vs. Buraya kadar anlattıklarımı yorumlayayım.
Sanırsınız ki bu alana Kuran serpiştirilmiş. Bu bir riyakârlık ve görgüsüzlüktür. Konyalılar yine “ecdat, tarih, Allah” ile aldatılıyorlar. Hani Müslümanlar Kuran ve ayetleri bellerinden aşağıda tutmazlardı? Bakın, Konya Büyükşehir Belediyesi Kelime-i tevhit ve ayetleri ayaklarına kadar indirmiş, çiğnetiyor, Muaviye’yi bile solluyor.
Dârülmülk Arapçadır; devlet, hükümet merkezi demektir. Biz uzun süre Arap ve Farsların etkisinde kaldığımız için başkalarının ağzıyla konuşup yazıyoruz. Doğal olarak bilinç ve kimlik kaybına uğruyor sürüleşiyoruz. Bu kötü gidişi geçmişte Karamanoğlu Mehmet Bey durdurmuştu. Demek ki dil ve kültürde irtica var.
Karamanoğullarını yıkan Osmanlı hızını alamadı, bize yeniden kimlik buhranı yaşattı. Bu kez Mustafa Kemal geldi, bize kendi kimliğimizi kazandırmak için Türkçe okumayı, Türkçe konuşmayı, Türkçe yazmayı öğretti. Yürürlükteki yasaya göre Uğur İbrahim Altay ve ekibi Dârülmülk diyemezler. Çıkıp Darülmülk ne demek diye sorsanız çoğu kişi cevap veremez. Öyleyse bilinçsizliğe itiliyoruz.
Bazı otobüslere Türk, bazılarına Osmanlı bayrağı asılıyor. Sergi salonuna SERGİ SARAYI yazmışlar. Arap-Acem tamlamaları, yabancı eş ve torun adları, farklı bayraklar neyin nesi? Hani “Tek vatan, tek bayrak, tek, millet, tek dil” diyorduk?
Dün Alaeddin Tepesi’nin doğusunda bir Gazi Mustafa Kemal İlkokulu vardı. Önünden geçerken istiklal marşımızı dinler saygı duruşunda bulunurduk. O okul şimdi muamma! Dün Konya’da bir Kız Öğretmen Okulu vardı, bugün yok. Üst katı bütünüyle Uğur İbrahim Altay’ın makam odası oldu. Buralardaki öğrenciler uzak mahallelerdeki okullarda çiftli öğrenim yapıyorlar. Merkez Öğretmenevi emekli öğretmenlerimize çok görülmüş olmalı ki, oradan çıkarılıyorlar. Tüm bu gelişmelerde Konya Büyükşehir Belediyesinin de içinde bulunduğu bir ekip var. Sayın Altay vicdanen rahat mısın?
Uğur İbrahim Altay’ın anasının köyü Taşbaşı’nda Sıraç Aydın Taşbaş adında bir öğretmen vardı. Muhteşemdi. Köylerdeki çocukları toplar getirir, Konya’da evinde yatırır, onlara okul bulur okuturdu. Arap-Acem kültürünü sevmediği için SIRAÇ adının Türkçesi olan AYDIN sözünü adına ekletmişti. Uğur İbrahim Altay’ın anasının köylüsü olan, Ahmet Altay adında bir öğretmenimiz daha vardı. Duruş ve düşünceleriyle bugünkü nesli yetiştirmişti. Ben Uğur İbrahim Altay’ın başkalarına değil, bu iki eğitimciye özenmesini isterim. Çünkü onlar kalıcı, bugünküler geçici.
Konyalılar bunları düşünmeliler. Özellikle emekli ve çalışan öğretmenlerimiz düşünmeliler, konuşmalılar. Öğretmenlerimizin çoğu tat, kör ve sağır. Eğitimcilik bu olmamalı. “Ceza, maaş, oğlan, torun.” Bunları geçin. Yeni nesle ve Türkiye’ye karşı olan borcumuzu ödemezsek Suriye’den farkımız kalmaz.
Türkiye çıkmazdadır. Bu sonuç çarık kafalıların, cilalı Müslümanların eseridir. Sağlıklı bir düşünce, onurlu bir duruş tüm olumsuzlukları yok eder.
Not: Yazımda sözünü ettiğim iddialarla ilgili fotoğraflar aşağıdadır.
