Sözcü yazarı Yılmaz Özdil, fiyatları sürekli zamlanan ve vatandaşın almakta güçlük çektiği Ayçiçek yağları konusunu köşesine taşıdı.
Özdil yazısında zamların perde arkasındaki gerçeği açıkladı.
Yılmaz Özdil’in Ayçiçeği başlıklı yazısı şöyle:
“1, 1, 2, 3, 5, 8, 13, 21, 34… Fibonacci serisidir bu.
Dikkatsiz bir göz bakarsa, peş peşe sıralanmış, birbiriyle alakasız sayılar gibi durur.
Oysa dikkatli bakarsan, her sayı, kendinden önceki iki sayının toplamıdır.
Alakasız zannettiğin, aslında düzen’dir. Sıradan göz farkedemez ama, tıkır tıkır yürür.
Fibonacci serisi, altın oran’ın formülüdür.
Doğadaki en çarpıcı örneği, ayçiçeğidir.
Merkezinden dışarıya doğru, soldan sağa ve sağdan sola dizilen çekirdek tanelerinin sayısı, bunların birbirine oranı, altın oran’dır.
Matematik zannedersin…Hayatın ta kendisidir.
Her olayın, kendinden önceki olaylarla bağlantısı olduğunu anlatır.
Fibonacci serisi hiç şaşmaz…İleride ne olacağını kestirmek için, geriye bakmak yeterlidir.
Altın oran’ın sembol bitkisi ayçiçeği yağı bugün neden zam rekoru kırıyor mesela?
Düne bakmak gerekir.
10 ay önce, tee geçen sene mart ayında “testi kırılmadan, tarımda bilim kurulu oluşturmak zorundayız” başlığıyla yazı kaleme almıştım.
Türk tarımını en iyi bilen gazeteci, değerli arkadaşım Ali Ekber Yıldırım’la konuşarak, alarm niteliğindeki uyarılarını yazmıştım. Aynen şunları söylemişti… “Öyle bir toplum haline getirildik ki, üretmeden tüketiyoruz. Bazılarımız, markete her gittiklerinde raflar dolu olacak zannediyor. Bugün artık böyle bir gün değil…
Böyle devam edersek, koronavirüs salgını yüzünden, raflar bize bakar, biz raflara! Her ülke kendi derdine düştü. İthalatı nasıl sağlayacaksın? Kimse kimseye maske bile vermiyor, ithalatı nereden yapacaksın?
Rusya pekçok tarım ürününde ihracatı durdurdu. ‘İstediğin kadar para ver, satmam’ diyor.
ABD, Çin, Fransa, İngiltere, Almanya, bütün gelişmiş ülkeler çiftçilerini destekliyor, tarım en ön sırada yer alıyor.
Türkiye’de ise, koronavirüs salgınıyla alakalı olarak açıklanan ekonomik destek paketlerinde tarım yok!
Tarım bakanımız ‘bizim sıkıntımız olmaz, ihtiyaç olursa ithalat yaparız, dışardan alırız’ diyor.
Paran olsa bile tarım ithalatı yapamayacağın bir dönem başladı. Paran olsa bile dışardan alamayacaksın.”
Ayçiçeği yağı işte bu yüzden zam rekoru kırıyor!
Çünkü kelimesi kelimesine, Ali Ekber’in söylediği gibi oldu.
Pandemiden önce ham ayçiçeği yağının tonunu 800 dolara ithal ediyorduk, şimdi 1.200 dolara ithal ediyoruz.
Dünyada en çok ayçiçek yağı ithal eden ülke, Türkiye!
Anadolu’da yolda yürürken çitlediğin çekirdeği yanlışlıkla elinden düşür, topraktan ayçiçeği fışkırır… Ama biz, ithal ediyoruz! Hem de dünya ithalat lideriyiz.
Bütün dünyadaki ham ayçiçeği yağı ithalatının yüzde 37’sini tek başına Türkiye gerçekleştiriyor.
Avrupa Birliği üyesi 28 ülkenin toplam ham ayçiçeği yağı ithalatı bile Türkiye’nin ithalatı kadar etmiyor.
Bütün Avrupa’nın neredeyse iki misli ayçiçeği yağı ithal ediyoruz.
Ayçiçeği yağı ithal ettiğimiz ülkelerin bazıları, ihracatına yasak getirdi, kendi vatandaşlarına saklamak üzere depoluyor.
Ayçiçeği yağı ithal ettiğimiz ülkelerin bazıları da, fiyatı katladı, almaya mecbur olduğumuzu biliyor, işine gelirse diyor.
Netice? Ayçiçeği yağı zam rekoru kırıyor.
Fibonacci serisi hiç şaşmaz…Hayatın matematiğidir. Bugünün sebebi, dün yaptıklarındır.
Ve maalesef, ayçiçeği yağı sadece işaret fişeğidir.
Küresel iklim değişikliğine küresel koronavirüs salgını eklendi, her ülke kendi derdine düştü. İthalata dayalı bütün tarım ürünlerinde felakete hazır olun.
Bugün, tarım ürünleri pahalı mahalı ama, hiç olmazsa raflarda var.
Yarın, tıpkı aşı gibi olacak… Paran olsa da bulamayacaksın.”