Lütfü Şahsuvaroğlu
Lütfü Şahsuvaroğlu

Fetullah Gülen de İtirafçı Olursa

 

“Neler yapmadık şu vatan için
Kimimiz öldük
Kimimiz nutuk söyledik”
Orhan Veli’nin şiiri bir ara dillerde pelesenk olmuştu.
Son darbe girişiminden sonra bir sürü versiyonu türetilebilir bu mısraların…

Geçtiğimiz günlerde Sözcü’ye konuşan Ahmet Zeki Üçok özetle şunları söyledi:

“Benim gördüğüm şu; 15 Temmuz gecesi TSK’da 5 grup vardı. Birincisi, darbeciler. İkincisi, bu darbecilere üstü kapalı destek verenler. Köprüye asker çıkmış, kimse müdahale etmedi. 5 uçak kalkmış Meclis’i bombalıyor kimse engel olmamış. Bizim ülkemizde 8 adet F-16 filosunda toplam 160 uçağımız var.

Hiçbiri müdahale etmedi. Bu üstü kapalı destektir. Üçüncü grup, darbe başarılı olursa darbecilerden yana olacak, olmazsa hiç açık etmeyecek bir fırsatçılar grubu. Dördüncü grup, hainler grubu. Herkes darbe gecesi sokaklara çıkmışken, bu gruptaki askerler evlerinde oturup TV seyretti. Son grup ise kahraman dediğimiz çocuklar. Darbecilere karşı mücadele eden, silahlı çatışmaya giren, bazıları Balyoz’dan yargılanmış vatansever gerçek kahramanlar. TSK içindeki bu 5 grubu biz iyi tespit edemezsek, kim olduğunu açıkça ortaya koyamazsak, bu darbenin analizini yapamamış oluruz.

Darbenin ikinci bir Sevr’e kapı aralayacağına işaret eden Üçok, “Bu darbe başarılı olsaydı ne olacaktı?” sorusuna şöyle cevap veriyor:

Çok acı, çok kanlı bir tablo olacaktı. Yüzbinlerce insan hapse atılacak, binlerce insan hayatını kaybedecekti. Bu kaotik ortamdan yararlanan uluslararası toplum ikinci bir Sevr’i bize yaşatacaktı. Türkiye bölünecek, Ermenistan, Kürt Bölgesi ayrılacak, ülke işgal altına girecekti.

– Bu tehlike bitti mi?

Bence bitmedi. Son 10 yılda sadece TSK’ya alınan askeri okul öğrencilerinin toplam sayısı 50 bin civarıdır. Bunların neredeyse tümü şifreyle, hileyle girmiş FETÖ’cü öğrenciler. Bunlar hâlâ orduda. Üç beş ay sonra hiçbir şey olmamış gibi bunlar uçaklarını uçuracak, tanklara binecek, Güneydoğu’ya göreve gidecek. Ama bir salı günü mesela, Meclis’te grup toplantıları varken, bir emir alacaklar ve iki F-16 Meclis’i yerle bir edecek. Bu olabilir mi? Bana sorarsanız hâlâ olabilir.”
Ahmet Zeki Üçok’u tanımayan kalmadı.

Zamanında FETÖ ile ilgili olarak gereken uyarıları ordu içinde yapan emekli askeri savcı…

Ordu bu uyarılara zamanında kulak assaydı bu duruma gelinmezdi. Bunda gelmiş geçmiş bütün komuta kademesinin suçu var.

Hilmi Özkök ve Necdet Özel en baş sorumlular…

Büyükanıt da kendi kendine sığınmış gözüküyor…

Üçok’a göre darbe tehlikesi geçmiş değil.
Bence de öyle…
El’an bir suikast olsa bu ülkeye kim kolay yoldan el koyma becerisi gösterebilir sizce?

Evet bu vatan için ne yapmadık ki…
Şairin dediği gibi kimimiz öldük, kimimiz nutuk söyledik…
Evde televizyon seyredenler…
Müdahale edenler…
Müdahale ediyormuş gibi yapanlar..
Tankın önüne yatanlar… Tankın önüne yatıyormuş gibi yapanlar…
Darbe karşıtı söylem ve eylem gerçekleştirenler…
Darbe karşıtı söylem ve eylem gerçekleştiriyormuş gibi yaparken çekirdek çıtlatanlar…
Bayrak sevenler..
Bayrak seviyormuş gibi yapanlar…

“Merdi kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler”miş ya…
Bir sürü itirafçı da örgütün propagandasını yapıyor hâlâ…
Bence darbenin b planı olarak işlev görüyorlar…

Sanal ortamda paylaşılan şey çok hoşuma gitti…

Didem Arslan adlı artık darbe sonrası televizyon programcısı ödülü almaya hak kazanmış kızımız her zaman olduğu gibi itirafçıları konuşturuyor. Ama bu seferki itirafçı bizzat Fetullah Gülen’in kendisi…

Bir tarafta Latif Erdoğan, mesela Prof. Ahmet Keleş, Nurettin Veren ile diğer FETÖ itirafçıları yani FETÖ örgütünün eski üstün yetkili temsilcileri…

Diğer tarafta Fetullah Gülen’in kendisi…
Gülen diyor ki:
“Valla ne bilim beni de kandırdılar; mehdisin mücedditsin dediler, verdiler gazı… Ne pis bir örgütmüş. Allah belalarını versin. Çok tehlikeli bunlar. Şerefsizler…”
Bugün darbe sonrası yapılan işler hayfa ki bu noktaya doğru gidiyor.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!