Mehmet Edip Ören
Mehmet Edip Ören

Atatürkçülükten Bahseden Sinan “iki sarhoş” diyenlerin kucağına oturdu

featured

Bu seçimlerin, siyasetin mihenk taşı olacağı hiç mi hiç aklıma gelmezdi… Ülkücülük kara budunundaki, çakalların, tilkilerin, sansarların ve itlerin boy göstereceği ve şükür ki, beyinlerimiz ve gönüllerimizden silinip gidecekleri kimin aklına gelebilirdi… Bazı şerler vardır ki, hayır doğurur. İşte bu da öyle bir olay… Bizi büyük bir yanlıştan ve de beklentiden kurtardı, hepimizi uyandırdı… Sahtekâr, yaş bakla, riyakâr ve ayıplı defolu mal tanıma özelliğimiz yepyeni tecrübelerle tanıştı… Bu arada insan tanıma özelliğimiz de zorlu imtihandan geçemedi, artık eylülde gelecek… Yaşımız ne olursa olsun, en kül yutmaz durumumuzun, bizlere ecel döşeğinde teslim edileceğini nihayet biliyoruz. Hayattaki her şeye alışacağız, “Olmaz” diye bir şeyi belleğimizden çıkarıp ” Her şey olabiliri ” yerine monte edeceğiz. Fanatik Milliyetçilik yerine, ülke şartlarına uygun olan yerel Milliyetçiliği benimsememiz elzem… Hür beyinlerinde, biat kültürü uzağında parıldaması gerekiyor… Sümerbank basmasından, smokin yapmaya kalkmayacağız, elimizdeki kumaş bu ona göre terziliğe soyunmamız lazım… Giriş çok uzadı, neredeyse finale temas etti ama Merhabamız baki… Hem de hepinize olsun, Merhabalar, merhaba…

Türkiye, çok tehlikeli bir virüsün etkisi altında. Üstelik ne aşısı ne de ilacı var… Bu virüs, genelde siyaset arenasında boy gösterenlere musallat oluyor ve bugün söylediklerini yarın inkâr etme hastalığına sebep oluyorRTE ve Ca-Ce den sonra başka biri daha yakalandı…

Sadece Iğdır’ın değil, Türkiye’nin hatta, Türk Dünyasının da yüzkarası haline gelen bahtı kara, esasında ayağına sıktı… ATATÜRKçülükten bahsedip, “İki sarhoş” diyenlerin kucağına oturdu… Anayasanın ilk dört maddesine dokunamayız deyip, burayla problemi olanlara destek verecekHizbullah’ın eylemlerinden şikâyet etmeyi telini bir kenara bırakın, birlikte yürüyeceklerArtık sığınmacıları göndermemek için uğraşacak…Bütün bunlara rağmen, pantolon giymeye devam edecek…

Sen bölük pörçük olmuş, Ülkücüleri toplamak için düşünülen Başbuğdun. Malûm şerefi kaldıramayacak kadar zavallı olduğun görülüyor… Mutlaka, aynaya bakmaya bile utanıyorsundur, bu senin problemin ama, Türk Milliyetçilerinin tertemiz umutlarını heba ettin… Sonraki her teşebbüs, acaba bu da mı sahtekâr diye düşünmemizi gerektirecek.

En azından çık, adam gibi konuş. Kimin kasetiyle şantaj yaptılar. Neler masaya sürüldü… Bu Dolmabahçe ne menem bir yer…Beyaz giren, kara çıkıyor… Aliyev işin neresinde? Bütün Millete ve özellikle Ülkücülere açıklama borcun var…

Artık elimiz bulaştı… Başka ama çok önemli bir konuyla bitirelim… Camileri işgal eden, Kurtuluş Savaşı kaçkını, keşke Yunan kazansaydı çığırtkanı kimseler gemi azıya aldı. Din adamı görünümlü, provokatörün birisi, üzerindeki cüppe ve sarıktan ve de sakalından utanmadan, cemaati tahrik ediyor… “İki silahım var, ikisi de dolu, 28 akşamı hazır olun, 80 yıldır nedir bunlardan çektiğimiz”, diyor… İnsan görünümlü bu iblisin neye benzediğini, kalp gözü açık biri mutlaka çok iyi görüyordur… Biz sadece tahminle yetinerek, sorumuzu soralım… Memlekete Yunan mı, Rus mu, Fransız mı, İngiliz mi girecek ki,  28 Mayıs’ta bu hazırlıkları yapıyorsunuz? Gerçi biz biliyoruz, devri anlatan önemli bir kaynak var, “Vurun Kahveye” filmi, sizlerin bütün çirkefinizi ortaya seriyor… Ayrıyeten iyi dinle, sizler onları karşılamaya gidersiniz ama Mustafa Kemal’in askerleri, denize döker… Bir Mustafa Kemal askeri olarak, böyle bir şeye sakın teşebbüs etmeyin diyorum… Zehir saçtığınız kutsal camilerimizin, musallasını  bile göremezsiniz… Bizi camilerden uzaklaştırdınız… Bayram ve Cuma için cemaat şartı olmasa, sizler yüzünden gelmek istemiyoruz... Cuma için gittiğimde iki rekat farzdan sonra hemen çıkıyorum…Hutbede mutlaka birileri cep telefonuyla oynuyor, yasaklanmasa, sohbet eden 3-4 kişilik grubu ikaz edecektim, benimde namazım murdar olacaktı… Etrafıma bakmaya korkuyorum. Müşterisini kandıran taksici de sürekli yalan söyleyen emlakçı da alıcının tipine ve kıyafetine göre fiyat veren kırtasiyeci de kısaca ne kadar aykırı ve yaramaz adam varsa hepsi, herkes orda. Gelin o namazdan hayır bekleyin…

Bu ilave baskıda daha fazla uzatmak istemiyorum. Son cümlem : Bizi Kemal’e ittiniz. Şimdi biraz daha gönül huzuruyla oylarımızı vereceğiz… Herkese hayırlı olsun. Allah’a emanet olun. Hoşça kalınız…

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!