Yusuf Dülger
Yusuf Dülger

İnsan Olmak Zor, Hayvan Olmak Kolay

İnsan Olmak Zor, Hayvan Olmak Kolay

Varlıkların en gelişmişi, en akıllısı insandır. Her şey insanın yararına göre düzenlenmiştir. İnsan her şeyi kendi mutluluğu için kullanır. Kutsal mesajlar insana hitap eder. Yaratan, “Ey insan, ey insanlar” der ama hiç, “Ey hayvanlar, ey ağaç kütükleri” demez. Bu, en üst düzeydeki aklın, sırf insana verilmiş olmasından ileri geliyor.  

İnsan aklı özgürlükçü, üretici ve ilerleticidir. Akıl hayvanlarda da var ama, hayvanların aklı özgürlükçü, üretici ve ilerletici/uygarlıkçı değil. Akılsız olan varlıklar da var. Odun kütükleri gibi. İnsan hayvanları istediği gibi kullanabilir, onları bir ahıra doldurabilir. Bu insan için bir ayıp, hayvanlar için bir eksiklik değildir. Cansız varlıkları, mesela bir yığın odun kütüğünü zaten istediğiniz yere yığar, istediğiniz gibi kullanırsınız.

Peki ya insanlar için ne diyelim? İnsanları bir hayvan sürüsü yerine kor, götürür bir yere doldurur/yığarsanız, onlardaki aklı; tutsak, tüketici ve geriletici duruma getirirseniz, çok çirkin ve çok görgüsüz bir iş yapmış olursunuz. Böyle bir tutum “insan” olan insana, uygar bir kişiye yakışmaz. Ya bir kişinin yönlendirmesi/çekmesi ile bir yere yığılan insanlara ne dersiniz? Ben onlara insanlardan aşağı, hayvanlardan yukarı canlılar derim.

Öyle ise hedef: Hem insanları hayvan yerine koymayan bir öncü olmağa özenmek ve hem de aklını kullanan, düşünce ve değer/iş üreten, araç/malzeme olmayan insanlar olmaktır. Hangi düşünce, hangi konum ve iş/davranış içinde olursa olsun, bir insan tüketici ise, kullanılır ise, malzeme olmayı kabullenmiş ise, egosunu yükseltmek için başkalarını hayvanlaştırıyor ise, o insan insanlığını kaybetmiş bir hayvan, belki bir ağaç kütüğü demektir.

Şu soğuk havalarda içeride dururken neden bunları düşündüm, açıklayayım. Bir süre önce AKP’nin genel kongresi yapıldı. Ankara Spor Salonu’nda yapılan kongreye çok sayıda insan katıldı. Salonun içi ve dışı “Lebalep” (!) doluydu. Kimine göre 10.000, kimine göre 17.000 AKP’li otobüslerle kongre için Ankara’ya geldiler. Yollar karlı ve buzluydu. Salonun dışı soğuktu. Ortalıkta kar vardı. Salonun içi ve dışında insanlar yan yana, omuz omuza, birbirlerine yapışmışlardı. Saatlerce böyle durmuşlardı.

Ortalıkta salgın bir hastalık var. Yakın temas hasta sayısını ve ölümleri artırıyor. Doktorlar ve yöneticiler; “Sosyal mesafeye uyun” diyorlar. Mesafe ve maske kuralına uymayanlara cezalar veriliyor. Yöneticilerin sözleriyle fiilleri tutmuyor. Gelenlerden birçoğunun ekonomik durumu kötü. Evinde ve çevresinde maddi sıkıntılar yaşanırken kongreye gelmişler. Kendilerinin, aile fertlerinin, Türkiye’nin her ilinden gelen insanların sağlıklarını, geçim düzeylerini tehlikeye atıyorlar.

Bunlara sebep ve alet olanların yaptıkları insanlık mı? Değil, bence hayvanlık. Ben böylelerine: “Sen öküzsün, siz koyunsunuz” demiyorum, hakaret etmiyorum. Demek istediğim: Yetişmiş akıllı insanlar olarak kendinizin, başkalarının, aile bireylerinizin sağlığını düşünün. Düşünmüyorsanız siz psikolojik sorunu olan, davulla oynayan, insan altı, hayvan üstü zavallılarsınız. Kargalar, camızlar vb. hayvanlarda muhakeme, öngörü, önlem gibi değer ve değerlendirmeler bulunmaz, bu yüzden kargalar ve camızlar rezillik ve ölüme giderler ama hiç değilse biz böyle yapmayalım.

Tanrı’nın insana verdiği üstün vasıfları/özellikleri değerlendirmek aslında zor değil. Niyet eder, adım atıverirsen hemen işe yararlar. İnsanlık tarihinde, bilinen en eski dönemlerinden beri “insanî” yeteneklerini kullanmış; uygarlıklar yaratmış, mutluluklar yaşamış insanlar olduğu gibi, tersini yapmış, rezil olmuş insanlar da var. O rezilleri düşündükçe güleriz. Gelecek yüzyıllarda: “21. yüzyılda bile Türkiye’de ne kadar akılsız, ilkel insan varmış” dedirtmek yüz karamız olur. İster AKP ister bir başkası, hangisi olursa olsun, bir kongre için bu tehlike ve kepazelikleri yaratmak bir marifet/erdem/iyilik değil.

Türkiye’yi ve bizi AKP yaratmadı. Türkiye ve Türk milleti çoktandır var. Recep Erdoğan Allah yahut Allah Elçisi değil ki: Davetine icabet etmediğimiz zaman günah işlemiş olalım. Allah ve elçisi Hz. Muhammed bize “Nefsinizi/canlarınızı tehlikeye atmayın. Salgın hastalık bulunan yerlerden uzak durum” diyor, biz tersini yapıyoruz. Demek biz inanç değerlerimiz açısından da akılsızız. RTE taraftarlarına; “Benim yüzümden ölmeyin (Ankara’ya gelmeyin) de demiyor. AKP toplumunun toptan taşıdığı şu akla bakın, sırrını çözmek zor.

Allah Kuran’da, kalbimize (sağ duyuya) kulak vermemizi, duyu organlarımızı (göz, kulak gibi) çalıştırmamızı ister. Bunu yapmayanları hayvanlara benzetir, böylelerinin hayvanlardan da aşağı olduğunu belirtir (Araf: 7/179). Allah, “..Ölen de yaşayan da açık bir delil/belge/bilgi üzerine ölsün..” (Enfal: 8/42) der. Türkiye’nin şu kokuşmuş politikasında açıklık yok.

Türkiye halkı çok büyük bir oranda “Müslüman” olduğunu söyler. Türkiye’de “İslamkahramanlığı yapan kişi, parti ve oluşumların büyük çoğunluğu AKP vb. kuruluşlarda bulunan, dini silah olarak kullanan kişilerdir. AKP’deki şu “Çar-Çur”ları, AKP kongresindeki ölüm tehlikelerini yan yana koyalım, nasıl uyuşturulduğumuza bakalım. Bunları sırf AKP karşıtlığı, bir başka partinin yandaşlığı için yazmıyorum. İnandığım doğruları yazıyorum.

Biraz akıllı olmak gerekiyor. Çoban gibi ıslık çalıp çomak sallamak, koyun gibi kümelenmek canlıların insan türüne hiç yakışmıyor. TV kanallarına, elimizdeki teknoloji ürünlerine bir bakalım; politikayı bizim gibi yürüten ileri bir dünya ülkesi var mı? Türkiye’deki siyasetin düzeysizliğine baktıkça aklıma: Biz siyasette Asya’yı bile solladık, Afrika Kümesi’ne atlıyoruz gibi olumsuz bir düşünce geliyor.

 

Not: Ahmet Ağaoğlu Cumhuriyet’imizin ilk yıllarında, “Serbest İnsanlar Ülkesinde” adıyla bir kitapçık yazıp yayınlamış. Eski kütüphanelerde belki bulabilirsiniz ama tek başına piyasalarda bulamazsınız. Bu kitapçığı Sadık Usta “Türk Ütopyaları” kitabına almış. (Kaynak Yayınları) Ben o kitapçığın aslını bulup okuduğumda bayağı heyecanlanmıştım. Meraklılarına duyuruyorum.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!