Yusuf Dülger
Yusuf Dülger

Hocalar ve İslam Dini

Hocalar ve İslam Dini

Ramazan ayı girince Diyanet, resmi ve özel hocalar, dini oluşumlar vs hepsi atağa geçti. Anlatıyorlar, yazıyorlar.

Herkesin istediği gibi inanma, inandığını yaşama hakkı var. Ancak, herkes din (İslam) adına bir şey söylerken ve yaparken dinin aslına uygun olan şeyleri söylesin ve yapsın.

Dinin aslına uygun olmayanlar “din” diye anlatılır ise yararından çok zararı olur. Asılsız şeyleri din diye anlatan kişiler “Din alimi, İlahiyat Profesörü” iseler bu zarardan öte bir felaket olur. Şu an Türkiye bunları yaşıyor.

Bir örnek üzerinden gidelim.

Adam hadis profesörü. Aynı zamanda YÖK üyesi. TV konuşmalarıyla kitleleri hayran bırakıyor. Anlattıklarından birkaçı şu:

“İnsan ölürken burnunun iki tarafı kalkar iner, kabarır…”

Seyirci soruyor: “Hocam, dedem öldü. Dedem için namaz kılsam olur mu?”

Cevap: “Olur, olur. Kıl. O namazı mezarına yolla. O gider…”

Muhterem Prof. anlatıyor:

“Harut ve Marut iki melekmiş. Allah bu iki meleği insana dönüştürmüş. İnsan olmuşlar. Her ikisi bir kadına âşık olmuş…”

Şu kafaya, şu kültüre bakın!…

Bu kafa Prof. olmuş, YÖK üyesi yapılmış.

Türkiye’nin birçok insanı bu adamı dinlemek için can atıyor.

Bu durumlar bize Türkiye’deki akademik dini kurulların çürüklüğünü, atayıcıların yetersizliklerini, kitlelerin çok cahil olduğunu gösteriyor.

İslam dini bu mu?Akıldenilen cevher/öz bunu mu gerektiriyor?

Bu anlatımların bilim de zerre kadar yeri yok.

Bu nasıl bir din mantığı ki, iki melek iki insan oluyor, o iki insan bir kadına âşık oluyor?

Her fırsatta belden aşağısı ile ilgilenmek ve buna din elbisesi giydirmek.

İnsana biraz da vicdan gerek.

Acınmak, ağlamak çare değil. Öyle ise ne yapalım?

Çaresiz değiliz. Yapacak tek şeyimiz var, o da şu:

“Hoca, Prof. İslam alimi, Muhterem insan, Diyanet, …” dediğimiz kişi ve kuruluşların hepsini kafamızdan atacağız.

Şimdiye kadar gördük ve görüyoruz ki bunların çok büyük bir oranı bizi akıldan, mantıktan, dinden, Allah’tan ve Peygamber’den uzaklaştırıyorlar. Bu yüzden bunları bir bırakalım.

Ya sonra?

İyi bir Müslüman, inancı sağlam bir mümin/inanan olmak istiyorum, ne yapayım” dersek ne yapalım? Böyle bir soruya cevabım şu:

Elimizde Kuran çevrileri var. Onlardan birisini alalım. Fırsat buldukça okuyalım. Göreceksiniz ki o Kuran çevrisi/meali bizim iyi bir Müslüman/mümin olmamız için yeterli.

Unutmayalım ve kesinlikle inanalım ki:

Bizim aklımız, örneğini verdiğim profesörden de, onları başımıza saran kişilerden hiç de geri, hiç de yetersiz değil.

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!