İşte Teğmen M.G.Ö. TSK’dan böyle atıldı!.. Şimdi iş arıyor. Atıldığı için ödemesi gereken yüz binlerce lira tazminat da cabası. Bu bedellere rağmen aldığı kararın doğru olduğuna ve bu sıkıntılı süreci de atlatacağına inanıyor. En büyük bayramımız Cumhuriyet Bayramı’mızın 101’inci yıldönümü kutlu, her türlü zorluğa rağmen azim ve kararlılıkla Atatürk’ümüzün yolunda yürüyen gençlerimize selam olsun. Ne mutlu Türk’üm diyene!..
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin İmralı’daki teröristbaşının Meclis’e gelip PKK’ya çağrıda bulunmasını teklif ettiği ve birilerinin “tarihi” olarak nitelendirdiği 22 Ekim günü, bir teğmene daha TSK’dan ihraç edildiği bildirildi.
Bu teğmenin ihracına ilişkin karar özetle şöyleydi:
“Türk Silahlı Kuvvetleri Disiplin Kanunu ve Türk Silahlı Kuvvetleri Yüksek Disiplin Kurulları Yönetmeliği’ne göre, disiplinsizliği nedeniyle durumu görüşülen yukarıda kimliği yazılı personel hakkında Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nun 29 Eylül 2024 tarihli kararı ile ‘SİLAHLI KUVVETLERDEN AYIRMA CEZA VERİLMESİNE’ karar verilmiş olup, işbu karar Kara Kuvvetleri Komutanı tarafından onaylanmıştır. Yukarıda belirtilen Yüksek Disiplin Kurulu kararına istinaden ilgilinin varsa yükümlülük süresinin eksik kısmıyla orantılı yasal faizi ile birlikte öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının tazminat olarak alınmasını tensiplerinize arz ederim.”
Sözkonusu kararı “tensiplere arz eden” Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, “Uygundur” diyen de Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’di.
SAHİPSİZLİĞE KARŞI SESSİZ PROTESTO
Peki neydi bu teğmenin TSK’dan ihraç hikâyesi?!
Yaklaşık 1 yıl önce Tuzla Piyade Okulu’nda yaşanan olayı hatırlarsınız. 10 Kasım Atatürk’ü Anma Töreni’nde tarikat bağlantılı olduğu öne sürülen bir teğmen yakasına Atatürk fotoğrafı takmayınca diğer teğmenler tepki göstermiş ve olay aylarca tartışılmıştı.
İktidar medyasına göre, Atatürk fotoğrafı takılmamasına tepki gösterenler “Teğmen cuntası”ydı!..
İdari ve adli soruşturmalar başlatıldı. Nihayetinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu kararı, MSB onayıyla ilk etapta hem Atatürk fotoğrafı takmayan teğmen ve iki arkadaşı hem de onlara tepki gösteren dört teğmen TSK’dan ihraç edildi. İhraçlar ilerleyen günlerde de sürdü ve tepki gösterenlerden üç teğmenin daha ilişiği kesildi.
İşte yazımıza konu ettiğimiz Teğmen M.G.Ö. de Tuzla Piyade Okulu’ndaydı. Ama 10 Kasım’da yaşanan bu olayın hiçbir yerinde yoktu.
“Öyleyse TSK’dan niye atıldı o zaman?” sorusunun cevabını verelim öncelikle.
Bu teğmen bilerek ve isteyerek kendisini TSK’dan attırdı!..
“Nasıl ve neden”ini anlatmadan evvel, kısaca Teğmen M.G.Ö.’yü tanıtalım.
Açılım saçılım sürecinden sonraki terör olaylarından etkilenince, gemi elektroniği teknisyeni olarak çok iyi bir konumda bulunmasına rağmen ideallerinin ve hayallerinin durağı olarak gördüğü Kara Harp Okulu’na girmeye karar verdi. Ancak okulda ve kıtada karşılaştığı çeşitli manzaralardan sonra burukluklar yaşamaya başladı.
Kırılma noktası ise 10 Kasım törenleri ve sonrasında yaşanan olaylar oldu. Atatürkçü teğmenlere sahip çıkmasını ve onların haklarını savunmasını beklediği komutanların tepkisiz kalması ya da çeşitli telkinler sonucu ifadelerini değiştirmesi üzerine kendince şöyle bir karar aldı:
“Eğer arkadaşlarım TSK’dan atılırsa, onları yalnız bırakmamak için ben de kendimi attıracağım.”
Teğmenlerin atılması üzerine de aldığı bu kararı uygulamaya koyup haftanın 5-6 günü mesaiye gitmemek suretiyle “disiplinsizlik suçu” işlemeye başladı.
Nihayetinde onun da dosyası, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nun önüne geldi. Savunmaya yalnız başına, avukatsız gitti.
Sadece, “ideallerini, güvenini ve motivasyonunu kaybettiğini” söyledi.
Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı olan Korgeneral, “Buyur, sorunu çözelim.” dedi.
“Çözülecek bir şey yok.” karşılığını verdi.
“Ayrılmak istiyor musun?” diye soruldu.
Cevabı “Evet.” oldu ve Kurul’dan çıktı.
İşte Teğmen M.G.Ö. TSK’dan böyle atıldı!..
Şimdi iş arıyor.
Atıldığı için ödemesi gereken yüz binlerce lira tazminat da cabası.
Bu bedellere rağmen aldığı kararın doğru olduğuna ve bu sıkıntılı süreci de atlatacağına inanıyor.
En büyük bayramımız Cumhuriyet Bayramı’mızın 101’inci yıldönümü kutlu, her türlü zorluğa rağmen azim ve kararlılıkla Atatürk’ümüzün yolunda yürüyen gençlerimize selam olsun.
Ne mutlu Türk’üm diyene!..
Ben böyle saçma gerekçe görmedim. iyi ki ayrılmış bundan memlekete fayda geleceğini hiç zannetmiyorum. belli ki kafasında başka projeler var.
Bence çok isabetli karar almış TSK ve Savunma bakanlığı.