Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın görüşmesi sonrasında, kulisler hareketlendi. Başbakan istifa etti mi, bu sürece nasıl gelindi, kongre ne zaman, bundan sonra ne olur gibi sorular 4 Mayıs akşamıyla birlikte gündeme damgasını vurdu.
Dolar üç lira sınırına dayandı!
MHP Genel Başkan adaylarından Prof. Dr. Ümit Özdağ, 30 Nisan günü Bera Otel’de yapmış olduğu konuşmada, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bir ay içerisinde görevinden ayrılacağını söylemişti. Bu açıklamanın üzerinden sadece 4 gün geçmişti ki, manşetler ve ekranlar Davutoğlu’nun görevini bırakacağını açıkladılar.
Hürriyet Gazetesi Köşe yazarı Abdülkadir Selvi, bu konudaki gelişmeleri olduğu gibi anlatmıştı.
Ak Parti olağanüstü kongreye 22 Mayıs’ta gidiyor. Ve büyük bir ihtimalle Başbakan Davutoğlu aday olmayacak!
Ahmet Davutoğlu, Başbakan olarak, Mayıs’ın dördü itibarıyla 616 gündür görevini sürdürüyordu. Bu süre, Konyalı Başbakanlar içerisinde en uzun süre sevgili okurlar!..
Ahmet Davutoğlu, Konya’dan aynen bir rüzgar gibi geldi-geçti. Az da olsa, kıymetini bilenler oldu. Bilmeyenler, bilmek istemeyenler daha çoktu! Ancak, bir çok insanın dediği gibi, hem ona hem de Konya’ya yazık oldu!
Bir çok yazımda, Konya’nın Konyalı bir Başbakan çıkardığının farkında değilmiş gibi davrandığını yazmıştım.
Başbakanlı şehir olmak, Konya için bir şanstı, talihti…
Konya bu şansını kullanamadı, kullanamadığı gibi, Konya’nın evladı dediği, Başbakan’ın ardında da tam olarak durmadı.
Bir tarihte Isparta’nın Demirel’i var deniyordu, Özal’ın Malatya’sı, Muğla’nın Çiller’i, Akbulut’un Erzincan’ı, Mesut Yılmaz’ın Rize’si…
Davutoğlu’nun Konya’sı lafını ya da benzerlerini bir kaç kişi dışında söyleyeni duydunuz mu?
Başbakan’a destek verme adına, bir tarihte Dedeman’da “Birlikte Konya’yız” mesajları verenler bakalım bu mesajı tekrar verebilecekler mi?
Selçuklu’dan tam 725 yıl sonra, Devletin idaresi tekrar Konya’ya geri dönmüştü…
Ancak Konya bunun kadrini ve kıymetini bilemedi!
Konya’nın ileri gelenleri, söz sahibi olan büyükleri neler düşünüyorlar bilemiyoruz. Adeta bir şantiye sahasına dönüşen, bölgesinin merkez şehri olma yolunda dev adımlar atan, Yerli Otomobil Fabrikası dahil bir çok konuyu hayalden gerçeğe taşımaya niyetlenen Konya, Başbakanını kaybettikten sonra bunu çok daha iyi anlayacak!
Anlayacak amma iş işten geçmiş olacak!
Konya şahsi hesapların ve hesaplaşmaların uzağında kaldığı takdirde yükselme umutları olabilecek bir şehirdi.
Bugün görülen manzara o ümitlerin yavaş yavaş bir sis perdesi ile kapanmaya başladığıdır. Konya eline geçen tarihi bir fırsatı şehri yönetenlerin ve ileri gelenlerin, vefa kriterlerinde yaşadıkları gel-gitler nedeniyle kaçırmak üzere!
Metro gibi, Milli Tüfek gibi, Akdeniz’e bir an önce ulaşabilme hayali gibi, Lojistik Merkez gibi, Anadolu’nun merkez şehri olma gibi eline geçirdiği fırsatları yavaşlatmaya, koşarken emeklemeye terk edecek bir beklenti içerisinde!
Dün Konya’nın evladı diye Başbakan’ın ardında durduklarını söyleyen şehrin ileri gelenlerinin ve Sivil Toplum Kuruluşlarının nasıl bir vefa örneği göstereceklerini bütün bir şehir olarak merakla bekliyoruz!
Bu vefa gösterilerini internetteki sayfalarınızda vah..vah…tüh…tüh… edebiyatları ile yapacaksanız, Başbakan zaten bu türden desteklerle yola çıkarken kaybetmişti diyeceğiz!
Siyaset vefalı davranışlarla, vefalı desteklerle hem daha da büyür, hem de kendine siyaseten bir duruş kazandırır.
Duruşunuz yoksa, karelere girmek adına, bugün “A” kişisinin, yarın “B” kişisinin yanında durursunuz.
Ve o duruşunuzu kare-kare paylaşırsınız, bakın ben neredeyim, kimin yanındayım diyerekten…
Laf aramızda, yeni görüntülerde, yeni karelerde yer alma adına çoktan harekete geçildiğini de, hatta bu işi çok önceden başlatanlar olduğunu da söyleyelim!
Konya uzunca bir süreden bu yana iyi bir kadro yakalamıştı. Bu siyasi ve bürokrasi kadrosu uyum içerisindeydi. Konya adına, uyum da vardı, ahenkte…
Birlikte Konya’yız sloganı şu anda başı pare pare dumanlı dağlara benziyor.
Birlikte Konya’yız lakin, kiminle birlikte Konya’yız lafları yankılanıyor!
Konya, Ak Parti içinde arayışlara çoktan girdi, bundan sonra kiminle yola devam edileceği konusunda mekik diplomasisine benzer diplomasiler devam ederken, kulisler bir hayli hareketli!
Siyaset bir çok olaya gebe olabilir, tahmin edilmeyen sürprizler gerçekleşebilir. Değişimler ve değişiklikler yaşanabilir.
Merhum Süleyman Demirel’in dediği gibi, “Siyasette 24 saat çok uzun bir zamandır!”
Sayın Başbakan gider, bir başkası gelebilir. Her ne değişiklik olursa olsun, Konya’nın kaybetmemesi ön planda olmalı diyenlere katılıyorum.
Bugünden itibaren siyasi ikbal hesapları yapanların ve ayakları yere değmeyenlerin hesabı-kitabı, dilerim, Konya’dan daha önemli değildir!
