Erol Sunat
Erol Sunat

Doğu Türkistan’ı Sende mi Duymuyorsun Türkiye?

Doğu Türkistan, hüzünlü bir coğrafya. Sesini duyan yok! Anlattığını dinleyen yok! Bu zulme son verin diye Çin’in elini kolunu tutacak, medeni dünyanın, sözüm ona adalet savaşçıları diye nam salan ülkelerinden ses-soluk yok!

Çin, Doğu Türkistan’ı akıl almaz, insanlıktan uzak, ahlaktan yoksun darbelerle silindir gibi ezip geçiyor!

Doğu Türkistan’daki kardeşlerimiz yalnız, çaresiz, kimsesiz!

Çin yönetimi en son, “ Kardeş Aile” projesiyle her Doğu Türkistanlının evine bir Çinli erkek yerleştirip, Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin iffetini, namusunu hür dünyanın gözünün içine baka baka yerle bir ederken, değerler edebiyatı yapan, dinden ahlaktan,
insanlıktan, medeniyetten dem vuran medeni ülkeler neredeler?

Bu arada Türkiye olarak, soydaş olarak, kardeş olarak, dindaş olarak, neredeyiz?

Biz duymazsak o acılı feryatları, o ahları, o  gözyaşlarını kim duyacak?

Çin, halk mahkemeleri kurarak onlarca yıldır oruç tutanları, namaz kılanları kurşuna diziyor!

Din afyondur diyerek, bölgede her türlü dini faaliyeti yasakladıktan sonra, yasağa karşı gelenler, en ağır ve en akıl almaz cezalara çarptırılıyor.  

Doğu Türkistanlıların nüfus artışını engellemek için iki çocuktan sonra Müslüman kadınlar zorla kürtaj ediliyor.

Doğu Türkistanlılarının elinden alınan toprakların Çinlilere verilmesi, Çinli yerleşimcilere yer açmak için, Uygurların zorunlu göçe tabi tutulması da yıllardan beri uygulanan hadiselerden.  

Doktor, mühendis, öğretmen ve diğer meslek sahibi olan Doğu Türkistanlılar, diplomaları elinden alınarak, vasıfsız insan konumuna düşürülüyor.

Gök Bayrak yaslı!

Gök Bayrak hıçkıra-hıçkıra ağlıyor!

Ey Dünya! Anladık ki, Gök  Bayrağı duymuyorsun, duymak istemiyorsun!

Sen de mi duymuyorsun Türkiye?

639 yılında 40 arkadaşıyla Çin sarayını basan Kürşad ve arkadaşlarının destanını okumuş olmak, okudum demek, biliyorum demek yetmiyor!

Doğu Türkistan’ın uğruna canını feda eden  Kürşadları her dönemde var olmaya devam ediyor.

Son Kürşad, Kur'anı Kerim'i ve Riyâz-us Sâlihîn'i Uygur Türkçesine İlk çeviren Şeyh Muhammed Salih Hacim Çin'de şehit edildi.

Çin Halk Cumhuriyeti yönetimi altındaki Uygur Özerk Bölgesi'nin (Doğu Türkistan) ileri gelen ilahiyatçılardan ve tefsircilerinden olan Muhammed Salih Hacim uzun süredir Çin tarafından hapishanede tutuluyordu. Çin yönetimi tararından hapiste tutulan alim

Muhammed Salih'in 24 Ocak 2018 günü şehit edildi.

Doğu Türkistan isimsiz kahramanların yurdu.

Her bir kahraman Çin’i salladı, karıştırdı, kimyasını bozdu.

Doğu Türkistan’ı dünya yüzünden silmek için 1949 yılından beri uyguladıkları asimilasyon sökmedi, sökmüyor!

Çin, 69 yıldır, Doğu Türkistan’ı tam anlamıyla elinde tutmaya çalışıyor.

Doğu Türkistan, hem Çin’in batıya açılan penceresi, hem verimli topraklara hem de oldukça zengin yer altı kaynaklarına sahip.

Doğu Türkistan’da; petrol var, doğalgaz var, uranyum var, kömür var, altın var, gümüş var, bakır var. Çin’de çıkarılan 148 çeşit madenin 118’i Doğu Türkistan’da…

Pamuk yetiştiriciliğinde dünyanın en önemli bölgesi olan Türkistan, tekstil için vazgeçilemeyen bir bölge.

İşte bunun içindir ki…

Doğu Türkistan’da en zor şey Müslüman olmaktır. Türk olmaktır. Uygur olmaktır.

İnsanların öz yurdunda, esir olması, esir yaşamasıdır.

Kur’an okumak, namaz kılmak, oruç tutmak, hasılı Müslüman olmak suçtur Doğu Türkistan’da.

Çinliler, Doğu Türkistan’ı ilk işgal ettiklerinde buraya  “ Sincan”  yani kazanılmış topraklar demişlerdi.

Kazanılmış topraklarda bugüne kadar tam 35 milyon Doğu Türkistanlıyı katlettiler.

Sonra, tam Çine uygun bir göz boyamayla, Doğu Türkistan’ın adını değiştirdiler.

“Sinkiang Uygur Muhtar Eyâleti’ dediler.

Uygur Muhtar Eyaleti hiçbir zaman muhtariyetini kazanamadı. Ancak dış dünyaya karşı, Uygurlara muhtariyet verildiği algısı yaratılmaya çalışıldı.

Bir milyon sekiz yüz bin kilometrekarelik Doğu Türkistan, dış dünyaya tamamen kapatılarak, dünya ile olan iletişimi kesildi. 

Sinkiang ne demektir bilir misiniz? Müstemleke! Yani sömürge!

Doğu Türkistan, Uygurların ülkesiydi, “Uygur Eli” denirdi bu bölgeye.

Çin, milyonlarca Çinli yerleştirdi bölgeye,  istediğini alamadı.

Önde gelen ne kadar insan varsa, direnen, karşı koyan  kim varsa, hunharca katletti. Milyonlarca Uygur, hayatını kaybetti. Çin yine kazanamadı!

Ve gelelim bize?

Çin’den beri gelmeyenler! Çini öve öve bitiremeyenler! Madalyonun öbür yüzüne bakmak gibi bir niyetiniz var mı?

Soydaşlarımıza, kardeşlerimize bizler ne kadar sahip çıkıyoruz diye düşündünüz mü?

Sosyal Medya’nın dışında, onlara ne şekilde kol-kanat geriyoruz dediniz mi?

Bir değil, bin kere haklı davalarını savunmalarına ne ölçüde destekçi ve bunda ne kadar samimiyiz diye düşündüğünüz oldu mu?

Çin’e tavır koyma gibi, duruşumuzu sergileme gibi, Doğu Türkistan’daki uygulamaların sona erdirilmesi noktasında bugüne kadar ne yapıldığını anlatacak olan var mı?

Cılız tepkilerin dışında Doğu Türkistanlı kardeşlerimize sahip çıkmanın, onların yanında olduğumuzu göstermenin neresindeyiz diye kendimize vicdanen kaç kere sorduk?
 

Zafer Partisi
Zafer Partisi
Giriş Yap

Haberiniz.com.tr ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!