Cumhuriyet; Umuttur…Güvendir…Adalettir… İstikbaldir… İstikrardır! Cumhuriyet altında gölgelendiğimiz bir ulu çınardır. Cumhuriyet; Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarıdır. Cumhuriyet; şehitlerimiz ve gazilerimizdir. Cumhuriyet; yarınımızdır! Cumhuriyet; adı Türkiye olan sevdamızın teminatıdır.
Bendeniz, Türkiye Cumhuriyeti’nin 28. yılında doğanlardanım. Cumhuriyetimiz 101 yaşında. Artık asırlık bir çınar oldu. Bu çınarın gölgesi altında olmak, yaşamak bize huzur veriyor, gurur veriyor, güven veriyor, şeref veriyor.
Türkiye Cumhuriyeti’ni yaralamaya, zedelemeye, sarsmaya, anayasasında ifade edilen olmazsa olmaz ilk dört maddesini değiştirme teşebbüsleri dünde vardı, bugün de var. Belki yarınlarda da olacak…
Biz devleti olan bir milletiz. Devlet kurmadan, devlet olmadan rahat ve huzur yüzü görülemeyeceğini binlerce yıldır bilme şuuruna erişmiş bir milletin, Türk Milletinin soyundan geliyoruz. Cumhuriyet ise vazgeçilmezimiz.
O cumhuriyet ki, aynı devletimiz gibi bizlere Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın emanetidir.
Diyordu ki, “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”.
Cumhuriyet, Mustafa Kemal Atatürk’tür. Cumhuriyet Bayramı onun içindir ki, en büyük milli bayramdır.
*****
Devlet olmak lafla olmuyor. Çevremiz hâlâ devlet olamamış, devlet vasfı kazanamamış, devlet olmanın çırpınışları içerisinde olan devletçiklerle dolu.
Hemen yanı başımızda, halkı sığınmacı olarak anılan, sığınmacı olarak yurdundan ve topraklarından on yıldan fazla ayrı kalan Suriye var. Üçe bölünmüş durumda…Hemen komşusu olan Irak’ tada durum iç açıcı değil
Lübnan ateş altında…Gazze ve Filistin de soykırım bütün şiddetiyle devam ediyor.
Gazze Açıkhava hapishanesi gibi. Bombalar yağıyor garip ve çaresiz insanların üzerine…
Aynı çaresizlik Çin tarafından soykırıma tabi tutulan Doğu Türkistan’da yaşanıyor.
Gazi Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşlarının Türk Milletiyle el ele vererek 29 Ekim 1923 yılında hayata geçirdiği Türkiye Cumhuriyeti, dünyadaki mazlum milletlere, esaret altında inleyenlere özgürlük mücadelesi verenlere adeta bir işaret fişeği olmuştu.
O mücadeleyi kazananlar, o ülkelerin Mustafa Kemali, Atatürk’ü ilan edildiler ve öyle anıldılar.
Bizim Cumhuriyetimiz öncü Cumhuriyetti. İlham alınan, referans gösterilen bir Cumhuriyetti. Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerini atanlar sağlam attılar temelleri…
İçeriden ve dışarıdan ne kadar çok darbe vurmaya kalktılarsa da, emellerine muvaffak olamadılar. Olamayacaklar da…
*****
Türkiye Cumhuriyeti bir asrı aştı, ikinci asra döndü. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuranlar korkusuzdular. Küllerinden doğmak gibi bir mucizeyi gerçekleştirdiler Allah’ın izniyle…
Vatan topraklarına göz dikenleri ayrık otları misali söktüler, attılar.
Bu coğrafya şehit kanlarıyla sulanmış bir coğrafya…Rastgele bir coğrafya değil…Dünyanın en zor elde tutulan coğrafyalarından birisi…Bu coğrafyayı elinde tutanlar, Allah’tan gayrı kimseden ne korkar ne çekinir. Ne diz çöker ne baş eğer ne taviz verir.
Türk Milletinin milyonlarca isimsiz ve kahraman evladı can verdi, kan döktü bu coğrafyanın Türk Milletinde kalması için. Bu coğrafyanın vatan olması için…Vatan oldu çok şükür.
Ne demişti, rahmetli Mithat Cemal;
“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır / Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır”
*****
Türkiye Cumhuriyeti’nin kimyasını bozmaya çalışanlar bir değil, bin kere düşünmeliler. Bu coğrafyayı bir asır önce sömürge yapmak adına işgal etmişlerdi.
Yunanlıları, Ermenileri şımartarak üzerimize salmışlardı. Yunan ordusu Polatlı ya kadar geldi. Ermeniler, Anadolu da neredeyse her tarafta isyan çıkardılar, bombalar patladı, köyler basıldı. Vahşet, katliam ve toplu mezarlar insanlığın yüz karası oldu, ne dünya ne insanlık, anlamadı, umursamadı.
İngilizler, Fransızlar, İtalyanlar, Ruslar ve Amerikalılar olan biteni keyifle seyrettiler, şımarttıklarını da her türlü savaş malzemesi ve mühimmatıyla da hem donattılar hem de teşvik ettiler.
Bugün de değişik adlarla terör örgütleriyle aynı mücadeleyi kaldıkları yerden devam ettiriyorlar.
Ne mi oluyor?
Olan şu…
Türkiye Cumhuriyeti 101 yaşında…Sağ ve ayakta…
*****
Cumhuriyet ilanı müzakerelerinin TBMM’de oldukça sert geçen tartışmaları sırasında, 2. dönem İstanbul Milletvekili olan, Mekteb-i Sultani ( Galatasaray Lisesi) ve Mekteb-i Mülkiye Müdürlüklerinde bulunan, Osmanlı’da iki kez Maarif Nazırlığı ( Milli Eğitim Bakanı) bir kez de Evkaf Nazırlığı ( Vakıf Bakanı) yapan, aynı zamanda Osmanlının son Vekanüvisliği görevinde bulunan Abdurrahman Şeref Bey, şöyle demişti “Eşkâli hükümetin taâdadına lüzum yok. Hakimiyet bilâkaydüşart milletindir; dedikten sonra kime sorarsanız sorunuz, bu, Cumhuriyettir. Doğan çocuğun adıdır. Ama, bu ad, bazılarına hoş gelmezmiş, varsın gelmesin…
*****
Rahmetli Atatürk’ün, 29.Ekim.1923’te ilan ettiği, kendi elleriyle, Anadolu’nun mümbit topraklarına diktiği Cumhuriyet fidanı bugün 101 yaşında.
Rahmetli Tarih Hocam, Lütfi Ernur, Devletlerin hayatındaki, ilk seksen-yüz yılı çocukluk yılları olarak vasıflandırırdı. Ve eklerdi. “Yüce Allah, her millete, büyük devlet olmayı ve kurmayı nasip etmemiştir. Türk milletinin çocukları olarak, Türk doğmak, sizlere Allah’ın bir lütfudur. Çünkü bu millet, bugün kurduğu 17.Devletin saadetini yaşıyor.”
Rahmetli Hocamı dinlediğim, yılların üzerinden elli yıldan fazla bir süre geçti. Avrupa ve Asya da sınırlar değişti. Yeni, yeni devletçikler ortaya çıktı.
Başkalarının eliyle ayakta durmaya çalışan, ancak hiçbir zaman devlet olamayan, mutlaka bir yerlere yaslanarak, üç gün beylik, beyliktir diyen hayal içinde yüzen devletçikler…
Devlet olmak, binlerce yıla dayanan tarih ister kültür ister devamlılık ister uzun soluklu mücadele azmi ve şevki ister. Devlet oldum demekle devlet olunamayacağının en çarpıcı örnekleri Orta Doğu’yu kan gölüne çevirip, huzura ve barışa hasret bırakanlar ve bıraktıranlar…
*****
Cumhuriyet; Çanakkale’dir, İzmir’dir, Samsundur, Amasya’dır! Cumhuriyet; Sivas’tır, Erzurum’dur! Cumhuriyet; Ankara’dır, Sakarya’dır, Dumlupınar’dır. Cumhuriyet; Gaziantep’tir. Şanlıurfa’dır. Kahramanmaraş’tır. Cumhuriyet; bütün vatandır!
Cumhuriyet; Umuttur…Güvendir…Adalettir… İstikbaldir… İstikrardır! Cumhuriyet altında gölgelendiğimiz bir ulu çınardır.
Cumhuriyet; Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarıdır. Cumhuriyet; şehitlerimiz ve gazilerimizdir. Cumhuriyet; yarınımızdır! Cumhuriyet; adı Türkiye olan sevdamızın teminatıdır.
Ne demişti Türkiye Cumhuriyetin banisi Mustafa Kemal Atatürk;
“Mevzubahis olan vatan ise, gerisi teferruattır!”
Cumhuriyetimizin yüz birinci yılında;
“Mevzubahis olan Cumhuriyet ise, gerisi teferruattır”
Kutlu olsun Türk Milletine…